67 | Effect

6.4K 642 1K
                                    

Jungkook

Hyemin beni sürekli tabiri caizse "taciz" ediyordu.

Tamam, tam olarak taciz sayılmazdı. Sonuçta bazen ben de ona karşılık veriyordum, ama o beni de aşan hareketler yapıyordu. Ailesinin ortalıkta olmadığı her fırsatta bana yapışıyor, öpüyor, sarılıyor veya vücuduma dokunuyordu. Bunun hoşuma gitmediğini söylersem büyük bir yalancı olurdum fakat bu durum beni geriyordu. Hem ailesine yakalanmaktan, hem de sonunda nefsime hakim olamayıp Hyemin'i yatağa-

Neyse! Bu yüz kızartıcı şeyleri düşünmek istemesem de aklımdan çıkması imkansızdı.

1 haftadır onlarda kalıyordum, Bay ve Bayan Gyeon da varlığıma çabucak alışmışlardı ve ailenin bir parçası gibi olmuştum. Bir anne babaya sahip
olmanın ne kadar güzel bir şey olduğunu buradayken daha iyi anlamıştım. Sahip olanların değerini bilmesi gereken bir şeydi.

Köpeğimiz Donghee de sevimliliği sayesinde Bay ve Bayan Gyeon'a kendini çabucak alıştırmayı başarmıştı. Hatta Bayan Gyeon ona malzemeler ve oyuncaklar almak için onunla birlikte dışarıya çıkmıştı.

Tabi Hyemin fırsatı kaçırır mı...

Yatağın kenarına düşen telefonumu almak için eğilmiştim, o sırada popomda gezinen bir el hissedince irkilerek başımı kaldırdım.

"H-Hyemin?! Ne yapıyorsun?!" dedim ona doğru dönüp, namusumu korumaya çalışır gibi ellerimle popomu kapatarak.

Sırıtarak bana baktı. "Hiiiç. Fırsatı kaçırmak istemedim o kadar."

Onu uzun süredir tanımama rağmen her seferinde bu kadar cesur ve açık sözlü olmasına şaşırmadan edemiyordum.

Tamam, kalçalarımı beğeniyor olabilirdi. Ama ellemek bambaşka bir durumdu!

"Beni ellemeyi kesmelisin." dedim derin bir nefes alıp vererek, yüzüm cayır cayır tanıyordu. "Ben senin popona dokunuyor muyum?"

Diğer elindeki çubuk kraker paketinden bir dal alıp ısırdı. "Yapamayacağını kim söyledi?"

Tükürüğüm boğazıma kaçmıştı. "N-Ne dedin?!" dedim öksürüklerimin arasından.

"Bilirsin, Jungoo." dedi bana doğru yaklaşıp dudaklarımın arasına bir kraker sıkıştırarak. "Normalde sürekli öpüşmek, sarılmak, elleşmek, hatta genel olarak romantik şeyler falan hiç benlik değildir. Ama sen..." gözlerini yüzümde gezdirip gülümsedi. "Sen bende çok farklı hisler uyandırıyorsun. Ve hissettiklerimin yalnızca ergenliğin getirdiği basit fiziksel etkileşimler olduğunu düşünmüyorum. Sende bir şey var, beni mıknatıs gibi kendine çeken. Bir erkeğe bakıp, 'vay bu çok yakışıklı, ondan çok hoşlanıyorum' diye düşünmekle de aynı değil. Belki de aşkın yarattığı bir durumdur. Başka nasıl tarif edeceğimi bilmiyorum ama, sen içimdeki yaramaz kızı ortaya çıkaran bir etkiye sahipsin."

Yaklaşıp dudağıma sıkıştırdığı krakerin diğer parçasını ısırdı ve gülümseyerek dönüp odadan çıktı.

Bense dudaklarımın arasında kalan kraker parçası ve kaskatı kesilen bedenimle öylece duruyordum. Duyduklarımı idrak etmeye çalışırken kalbim de hızla çarpıyordu.

Hyemin'in beni neden bu kadar sıkıştırdığını şimdi daha iyi anlamıştım, fakat bunu yapması ikimiz için de iyi değildi...


■■■


Hyemin

Jungkook abileriyle, ben de kızlarla buluşmuştum. Miyeon abla bizi pijama partisine davet etmişti.

• Animeboy Π Jeon Jungkook •Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin