"İyi ki doğdun Jungkook, mutlu yıllar sana~"
Hep bir ağızdan söyledikleri doğum günü şarkısını dinlerken gülmeden edemiyordum. Taehyung hyung bir operacı gibi söylüyor, Hoseok hyung beatbox yapıyor, Jin ve Jimin hyung tiz vokal yapıyor, Namjoon ve Yoongi hyunglar ise adeta playback yapıyorlardı. Bu ahengi yakalamak için prova falan mı yapmışlardı?
Lia ablanın önüme koyduğu pastadaki renkli mumları üfledim. Herkes alkışlayıp neşeli nidalar çıkarırken gülümseyerek fotoğrafımı çeken Yoongi hyung'a poz verdim.
"Vay be. İlk kez Jungkook'un doğum günü bu kadar coşkulu geçiyor. Eskiden kutlama yapmaktan bahsedince bile yüzünü buruştururdu." dedi Lia abla gülümseyerek.
"Elbette kutlama olacak. Koskoca Animeboy doğum günü partisi yapmayacak da kim yapacak?" dedi Jimin hyung sırıtarak.
"Animeboy demişken," Hyemin orta büyüklükte kırmızı bir hediye paketini bana uzattı. "İlk hediyen benden. Umarım beğenirsin." dedi gülümseyerek.
Ona gülümseyip heyecanla paketi çözdüm. İçinden çıkan şeyi görünce neredeyse çenem yere yapışacaktı.
"O...o-o gördüğüm XP-Pen Artist 12 mi?!" dedi Jimin hyung şok içinde.
Ellerimde, uzun zamandır hayalini kurduğum, oldukça pahalı ve en iyi çizim tabletlerinden biri olan XP-Pen Artist 12 duruyordu ve ben gözlerime inanamıyordum.
"Sen zaten mükemmel bir çizersin ama belki bu yaptığını daha iyi yapmana yardımcı olur diye düşündüm." dedi Hyemin ellerini önünde birleştirmiş gülümserken.
Dolan gözlerimle ona bakarken tableti sehpaya bıraktım ve ayağa kalkıp ona sıkıca sarıldım. "Teşekkür ederim."
O da kollarını etrafıma sararken bir an için çevremizdeki diğer herkes ortadan kaybolmuş gibiydi.
"Siz ikiniz çıkıyor musunuz yoksa?" Namjoon hyung aniden sorunca bir anda geriye çekilip bize merakla bakan yüzlerle göz göze geldim.
"Ş-şe... Yani... Biz..." paniğe kapılmış bir halde konuşamazken gözlerim Hyemin'e kaydı. Hyemin hafifçe gülümsedi ve kaşlarını kaldırarak bana baktı. "Bilmem?" dedi kollarını göğsünde birleştirerek. "Çıkıyor muyuz?"
Kırmızının 50 tonu yüzümde alarm verirken kaskatı kesilmiştim. Taehyung hyung bana kaş göz işaretleri yapınca derin bir nefes alıp verdim ve yavaşça başımı salladım. "E... Evet... Çıkıyor olmalıyız. Yani, olmalıyız değil, çıkıyoruz!"
Saçmalayarak bitirdiğim cümlemin sonunda herkes gülmüştü ve abilerim sırtıma vurarak erkek olmakla ilgili şeyler zırvalamışlardı.
"Gerçekten mi? Çok sevindim! Zaten en başından beri seni gelinim olarak gözüme kestirmiştim." dedi Lia abla gülerek Hyemin'e sarılırken. Hyemin de gülerken onun sarılışına karşılık verdi.
"G-gelin mi?!"
Biraz hızlı gitmiyorlar mıydı?! Yoksa amaçları beni kalpten götürmek falan mıydı?!
Diğerleri de bana hediyelerini vermişti, geriye bir tek Jin hyung kalmıştı.
"Jungkook, benim varlığım senin için bir hediye olduğu için sana hediye almadım."
"Ne?!"
"Saçmalama ve çocuğa hediyesini ver!" dedi Lia ablam onun omzuna vurarak.
"İşte hediyen!" Jin hyung gelip bana sıkıca sarıldı.
"Cidden hediye almamış mı?" dedi Hoseok hyung şaşkın bir şekilde.
"Yoongi bile üşenmeyip çocuğa tuval ve boya seti almış, hatta Yoongi'nin sevgilisi bile hediye göndermiş, senin neyin eksik?" dedi Lia abla kızarak.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
• Animeboy Π Jeon Jungkook •
FanficPopüler bir instagram kullanıcısı olan Animeboy, gerçek hayatta sosyal fobisi olan, en ufak şeyden kaygılanan ve insanlarla rahatça iletişim kuramayan biridir. Platonik olarak aşık olduğu kızı instagram üzerinden takip etmesiyle işler karışmaya başl...