Ölüm Meleğinden Özgürlük

3 1 0
                                    

Şimdi tüm öğrendiklerimizden sonra, bilgelerimizin "'Harut (kazınmış) taşlara,' dediklerinde bunu Harut (kazınmış) olarak değil Herut (özgürlük) olarak telaffuz etmeli zira bunlar ölüm meleğinden özgür kılınmışlardır" sözlerini gerçekten anlama yolu bulabiliyoruz.

"Matan Tora" ve "Arvut" makalelerinde açıklandığı gibi, manevi edinime gelmeden önce herhangi bir kişisel maldan feragat edilmesi zannettiler, şu sözlerde ifade edildiği gibi, "Erdemlilerin Krallığı" ve tüm Yaratılışın amacı – Yaradan'la eşitlik içinde O'na tutunmadır: O almayıp ihsan ettiği için, onlar da almayıp ihsan edecekler. Bu "Arvut" makalesinin sonunda yazan "Kutsal ulus," sözleriyle ifade edildiği gibi Yaradan'la bütünleşmenin son derecesidir.

Daha önce sizi insanın özünün, yani alma arzusu olarak tanımlanan bencilliğinin, işin sadece yarısı olduğunu ve sadece bir sahip olma imajına ya da ümidine büründüğünde var olabileceğini anlama noktasına getirdim. Çünkü sadece o zaman maddemiz tamamlanıp, "insanın özü" olarak tanımlanabilir.

Böylece, halk o kutsal durumda tam bütünlük ile ödüllendirildiklerinde, alma kapları tüm dünyevi varlıklardan arınmış Yaradan'a eşitlik formunda tutunmuşlardı. Bu, yaratıcılarının onlardan haz alabilmesi için, başkalarına memnuniyet ihsan etme boyutu dışında hiçbir kişisel varlığa arzu duymamaları anlamına geliyor.

Ve alma arzuları o nesneye büründüğü, onun içine giydirildiği için onunla tam bütünlük içinde bağlanmış oldu. Dolayısıyla, elbette ölüm meleğinden özgür kılınmışlardı, zira ölüm muhakkak ki belli bir nesnenin varlığının yokluğu ve hükümsüzlüğüdür. Ancak sadece kendi zevki için var olmak isteyen bir kıvılcım varsa onunla ilgili olarak, yok olduğu ya da öldüğü için mevcut değil demek mümkün olabilir.

Bununla beraber, Yaratılışın amacını gerçekleştirdiğinde ve Yaradan ondan haz aldığında, çünkü Arzusu yerine getirilmiştir, O'nun memnuniyetiyle dolmuş olan insanın özüne tıpkı O'nun gibi tam, bütün sonsuzluk bahşedilir. Böylece, ölüm meleğinden özgürlük ile ödüllendirilmiştir. Bu, Midraş'ın (Midraş Rabba, Shemot, 41, Madde 7) sözlerinin anlamıdır: "Ölüm meleğinden özgürlük." Ve Mişna'da (Avot 86): "Harut (kazınmış) taşlara; dediklerinde bunu Harut (kazınmış) olarak değil Herut (özgürlük) olarak telaffuz etmeli zira kimse özgür değildir, maneviyatı çalışmıyorlarsa." 

Kabala BilimiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin