Ediz
Yağmur'u sonunda birlikte olmaya ikna edebilmiştim ve bana hazırladığı sürprizden dolayı heyecanlıydım. Ona kendi telefon numaramdan mesaj atmaya karar verdim.
Ediz: selam canım (:
Güzelim: selam da
Güzelim: bir garip oldu ya böyle
Güzelim: patlamış mısıra alışmışım ):
Ediz: yani istersen yine patlamış mısır koyabilirsin
Ediz: ama sevgilin değil arkadaşınmış gibi olur sanki
Ediz: O yüzden sen yapıştır sevgilimi aşkımı
Güzelim: aa dur bir be
Güzelim: sevgilim aşkım herkes diyor bir kere
Güzelim: hani bizim aşkımız büyülüydü ):
Ediz: büyülü tabiki (:
Güzelim: O zaman patlamış mısır olacaksın bende :D
Güzelim: O isim bende çok şey ifade ediyor çünkü (:
Ediz: Peki güzelim (:
Güzelim: ee nasılsın
Ediz: seninle konuşunca çok iyi oluyorum sen?
Güzelim: iyi bende
Güzelim: sürprizin için hazır mısın peki?
Ediz: hazırım tabiki
Ediz: şu an hemen gel desen gelirim
Güzelim: dur be nereye gelcen
Ediz: hiç farketmez
Güzelim: ay neyse yarın söyliycem onu
Ediz: ciddi mi?
Güzelim: evet yarın gelmen gereken yeri söyleyeceğim
Güzelim: ve sende oraya gelip sürprizinin tadını çıkartacaksın (:
Ediz: hadi bakalım
Ediz: merak ediyorum ne yapacaksın
Güzelim: bizim için anlamlı bir şey yapacağımı söyleyebilirim sadece (:
Ediz: seninleyken her şey anlamlı zaten canım (:
Güzelim: evet seninle de öyle (:
Ediz: seni seviyorum
Güzelim: iyi geceler
Ediz: iyi geceler güzelim
Telefonu bir kenara koyup yatağa uzandım ve boş boş tavanı seyretmeye başladım. Anne ve babam yine kavga ediyorlardı ve sesleri tüm evde yankılanıyordu.
Onun kavgalarının arasında kendi odamda Yağmur ile konuştuğumda mutlu oluyordum sadece. Bir anda sanki tüm ev yıkılıyor ve sadece bu oda ve ben kalıyorum. Hiçbir şeyi duymuyorum.
Gecenin bir vaktinde kapı çalınca ayaklandım. Anne ve babam gürültüden duymazlar tabiki. Odam zemin kattaydı. Koşar adım merdivenlerden yukarı çıktım. Evin yardımcısı kapıyı açmak için gelmişti. "Sen gidebilirsin. Ben bakarım."
"Peki efendim." Kapıyı açtığım gibi Caner üzerime yığıldı. Her tarafı kan ve çamur içindeydi. "Caner! Ne oldu oğlum sana?" Ağzından anlamadığım birkaç kelime çıktı sadece. Kapıyı örtüp onu içeri götürdüm.
Ama onu koltuğa oturtursam annemden büyük laf yerdim. Bu yüzden onu merdivenlerden aşağı indirip benim odama getirdim ve bahçeye çıkardım. "Gel böyle Caner." Şezlonglardan birine yatırdım onu ve iyice yüzüne baktım. Fena benzetmişlerdi. İçten içe 'İyi yapmışlar.' diyordum ama yine de ona yardım etmek için odamdan ilk yardım çantası getirdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Patlamış Mısır | Texting
ChickLitBilinmeyen Numara: Şu patlamış mısırı azıcık yavaş ye kıskanıyorum Yağmur: Sen beni mısırdan mı kıskanıyorsun gerizekalı? Bilinmeyen Numara: Ama çok güzel yiyorsun hele o dudakların... Yağmur: Yuh sapık! Sen kimsin oğlum? Bilinmeyen Numara: Ben yan...