Yağmur
Selin sizi "Buluşma" grubuna ekledi.
Selin: Selam milletttt
Emre: selam
Buse: selam
Yağmur: selamm
Selin: bugün yağmur ile konuşmuştuk zaten
Selin: birlikte bir şeyler yapalım diyoruz
Furkan: ne gibi?
Cenk: isterseniz bir yerlere gidebiliriz
Ediz: aynen gezi gibi olabilir
Yağmur: güzel bir yer olacaksa neden olmasın
Ediz: sahilde piknik?
Cenk: dağ evinde oyun?
Biraz düşündüm. Açıkçası bir daha dağ evi falan görmek istemiyordum ve Ediz'in sahil fikri daha güzel gelmişti. Dalgaların karşısında bir şeyler yemek güzel olurdu.
Yağmur: sahilde piknik yapalım
Gökçe: bencede
Buse: ayn
Selin: tamam o zaman yiyecek içecekler benden
Selin: siz sadece kendinizi getirin yeter
Yağmur: biz de bir şeyler getirseydik selin?
Selin: yok olmaz
Selin: ben sizi davet ettim
Selin: ben getireceğim
Yağmur: iyi bakalım
Yağmur: ne zaman yapıyoruz peki?
Ediz: bu cumartesi sabah 10
Gökçe: uygundur bence
Buse: evet
Yağmur: tamam o zaman görüşürüz
Selin: okey görüşürüz
Ediz: görüşürüz
Cenk: bye
Telefonumu kapatıp kızlara döndüm. "Off!" Kendimi yatağa attım. "Kendimden beklenmeyecek şeyler yapıyorum ya!" İkisi de şaşkınca yanıma geldiler.
"Ne yaptın ki kızım? Aaa! Yoksa bu Patlamış Mısır ile mi ilgili?" Buse manidar manidar güldü. "Evet."
Gökçe hemen beni dürtükledi. "E hadi anlatsana Yağmur."
"Ona ondan hoşlandığımı söyledim."
"Ne?!" İkisi de ayağa fırladı. "Yağmurrr! Ben biliyordum!" Gökçe bana sıkıca sarıldı.
"E artık yüzünü göreceğiz eniştemizin değil mi?" Buse'nin sorusuna umutsuzca baktım. "Hayır. Yani henüz değil."
"Niye be? Daha ne istiyormuş paşam?" Güldüm. "Benim duygularımdan emin olmak istiyormuş."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Patlamış Mısır | Texting
ChickLitBilinmeyen Numara: Şu patlamış mısırı azıcık yavaş ye kıskanıyorum Yağmur: Sen beni mısırdan mı kıskanıyorsun gerizekalı? Bilinmeyen Numara: Ama çok güzel yiyorsun hele o dudakların... Yağmur: Yuh sapık! Sen kimsin oğlum? Bilinmeyen Numara: Ben yan...