55. Uyan Dilara! Uyan!!!

28 2 1
                                    

_____Hyu______

Dilaraya ulaşamıyorum. Telefonu hep kapalı. Büyük ihtimalle beni engellemiş. Tabi kız haklı. Benden soğuması için ona çok kötü davrandım. Şimdi uçağa biniyorum. Türkiyeye gidip onunla yüz yüze konuşacağım. Ona durumu anlatacağım. Öleceğimi sandığım için üzülme diye seni kendimden soğuttum diyeceğim. Bana hak verip affedeceğini düşünüyorum.

Uçağa bindim ve koltuğuma oturdum. Dünyanın en kaliteli hava yolu şirketi olan Turkish airlines ile uçuyorum. Türkler her konuda olduğu gibi hava taşımacılığı konusunda da iyiler.

Hostes geldi ve bana ingilizce "İçecek alır mısınız efendim"dedi.

"Bir viski alırım."dedim Türkçe.

"Ah! Türkçe biliyorsunuz."dedi hostes şaşkınlıkla.

"Evet. Kız arkadaşım da Türk. Daha doğrusu İsveçli ama uzun yıllar Türkiyede yaşadığı için kendini türk olarak görüyor."

"Sizin adınıza sevindim. Kız arkadaşınız çok şanslı biri. Çünkü çok tatlısınız."

"Teşekkürler. Siz de çok güzelsiniz."dedim yüzüm kızararak.

Hostes viski getirmek üzere yanımdan ayrıldı. Bana iltifat edince utandım ve yüzüm kızardı. Şimdi önümde uzun bir yolculuk var. Sonra eğer şanslıysam kız arkadaşım beni affedecek ve o güzel eski günlerimize döneceğiz.

Yaklaşık 10 saatlik yolculuğun ardından nihayet istanbula indik. Ben hemen havalimanından çıktım ve bir taksi çevirdim. Hızlıca Dilaramın evine doğru gittik.

Dilaranın dairesinin önüne geldiğimizde kalbim yerinden fırlaycak gibiydi. Hem onu çok özlemiştim, hem de vereceği tepkiden çok korkuyordum. Onunla nasıl iğrenç bir şekilde ayrıldığımızı hatırlıyorsunuz. Beni hemen affetmesi hiç kolay olmayacak. Ama geçerli sebeplerim vardı. Ben ölseydim Dilara Marzayla savaşmaya kalksaydı o da ölecekti. Bunu yapmam lazımdı. Umarım durumu anlar ve beni bağışlar.

Taksiden indim ve yukarı Dilaranın dairesine baktım. Işıkları yanıyordu. Demekki evdeydi. Eskiden olduğu gibi balkona tırmanıp mı girsem, yoksa kapıdan mı gitsem karar veremedim. En iyisi tıpkı eski günlerdeki gibi balkondan girmek. Eminim bu şekilde girmem onu çok mutlu edecektir.

Önce çevreme bakındım. Saat sabahın 3ü olduğu için herkes uyumuştu ve beni görebilecek kimse yoktu. Sonra hızlıca balkondan balkona atlayarak Dilaranın dayiresine ulaştım. Kalbim şimdi daha hızlı çarpıyor..

İçeri girmeden önce pencereden evin içine baktım. Sevgilim, birtanem, tek aşkım salonda oturuyordu. Her zamanki gibi çok güzeldi. Üzerinde şık bir kıyafet vardı. Ve içimi ısıtan bir gülümsemesi vardı.

 Ve içimi ısıtan bir gülümsemesi vardı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Medya = Dilara

Güldüğüne göre demekki ayrılık şokunu atlatmıştı. Bu iyi haber çünkü morali iyiyse beni affetmesi de kolay olur. Artık içeri girip onunla yüzleşebilirim..

Tam balkon kapısını açacakken içeride gördüğüm şey aklımı kaybetmeme sebep oluyordu. 40lı yaşlarda bir adam sırıtarak Dilaranın yanına geldi ve oturdu. Sonra ona sarıldı..

Sonra onu dudağından öptü..

..

Kim bu adam..

Dilara.. Daha ayrılalı 4 gün geçmeden hemen başkasını mı buldun?

Az önce heyecanla çarpan kalbim şu an acı çekiyor. Yaşadığım acıyı asla tarif edemem.

İçeri  girip hesap sormak istiyorum! Ama bu çok yanlış bir hareket olur.. O adamın ağzını burnunu kırmak istiyorum! Sen benim kadınımın yanında ne arıyorsun demek istiyorum! Ama 4 gün önce Dilaraya yaptıklarım aklıma geliyor...

O adama son bir kez baktım.

O adama son bir kez baktım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Medya = Arkan Bey

Dilaramı benden çalan adam işte bu.. Ondan nefret ediyorum! Ama elimden hiçbişey gelmez. Çaresizce balkonun ucuna geldim ve kendimi boşluğa bıraktım. Yere vampir inişi yaptıktan sonra kendi malikaneme doğru vampir hızında koştum..

________Dilara_______

Galiba az önce hayal gördüm. Sanki biri balkondan içeriyi izliyormuş gibi geldi. Kalkıp bakmak istedim ama sevgilimin kollarından ayrılmak istemedim. Evet Arkan benim sevgilim.

Hatırlarsanız birkaç gün önce kendime bir tılsımlı tabut yaptırmıştım. Sonra içine girip uyumuştum. Ama beni uyandıracak kimsem yoktu. İşte tam o anda Arkan çıkıp geldi ve beni sonsuz uykumdan uyandırdı. Uyumadan önce beni kim uyandırırsa beni en çok seven ve düşünen kişi odur demiştim. Demekki o kişi Arkanmış.. Aslında ben Hyu veya Noyan'ın beni uyandıracağını düşünüyordum. Ama ikisi de başka kızlarla birlikteler. Beni düşünmelerini beklemem saçma olur.

Arkan beni uyandırdığında onu karşımda görünce şok oldum. Demekki bana ilk görüşte aşık olmuştu ve uyandırmak için taa evime kadar gelmişti. Bu beni çok etkiledi. Zaten inanılmaz olgun ve karizmatik bir adam. Ben de neden olmasın dedim. Şimdi onunla film izliyoruz. Az sonra uyuyacağız. Evet Artık uyuyabildiğimi biliyorsunuz. Ve Arkan'ın uşağı sabah bizi uyandıracak. Tıpkı normal insanlar gibi bir hayatım oldu sanırım. Sevgilimle uyuyup uyanıyorum, kahvaltı yapıyorım, akşam yemeği yiyorum. Herşey bu kadar iyiyken umarım Arkan bana Hyuyu unutmamda yardımcı olur. Çünkü az önce balkonda gördüğümü sandığım şeyin Hyu olması için herşeyimi feda edebilirdim. Onu hala çok özlüyorum..

Arkandan sadece hoşlanıyorum. Onunla iyi vakit geçiriyorum. Olgun, görmüş geçirmiş bir adam. Hem eğlenip hem bilgeliğinden faydalanıyorum. Hyuyu uyuyarak unutmaktansa böyle karizmatik bir adamın yanında unutmak çok daha iyi olur diye düşündüm. Sizce doğru yapmış mıyım?

##_#_#_#####_#_#_####__##

Bu bölüm biraz kısa oldu ;) Sizce Arkan mı iyi yoksa Hyu mu?

Kanlı Öpücük Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin