Kanlı Öpücük

33. Osas'ın Sırrı

______Noyan___

...Sakinleştikten Sonra telefonumu çıkarttım. Şu Osas meselesi için koreli dedektif dostumu arayacaktım. Zaten uzun zamandır görüşmüyorduk. Bir halini hatrını sorayım keratanın.. Hızlıca Hyu'yu aradım. Telefon uzun uzun çaldıktan sonra açıldı.

"Alo Hyunga!! Eski dostum. Sana işim düştü." dedim heyecanla.

Telfondaki sesi duyduğumda aklımı kaybedecek gibi oldum..

"Noyan?"

Bu ses..

BU..

Bu ses

DİLARA'nın SESİ!!!!!

Başımdan aşağı kaynar sular döküldü adeta. Neden Hyunun telefonunu Dilara açıyor? Bunlar neden beraber? Böyle bişeyi asla tahmin edemezdim. Eski dostum eski sevgilimle hem de daha ayrılalı bikaç gün olmuşken!!

Sakin olmalıyım..

Sakin ol..

Sonuçta biz onunla ayrıldık. Kiminle olduğu beni alakadar etmez. Ama en azından aradan biraz zaman geçseydi.. Gerçi ben de artık Denizden hoşlanıyorum. Yani tam emin değilim ama sanırım hoşlanıyorum. O yüzden öfkelenmem anlamsız. Hem Dilarayla neden ayrıldığımı hatırla. O benim büyük dedemin eski sevgilisi!!

Sesimi temizledim ve gayet sakin bir şekilde cevap verdim.

"Dilara sen misin?"

"Evet.."dedi sesi titriyordu.

"Öhö öhömm.. Şey.. Hyu oralarda mı?"

"Hyu şuan duş alıyor. Çıkınca aramasını söylerim."

nE? Bir de duş alıyor.. Neyse.. sakinim. Sakin olmalıyım.

"Bunu yaparsan çok sevinirim Dilara. Ona ihtiyacım var."

"Söylerim merak etme."

"Peki.."

".."

"...."

"Dilara!"

"Efendim Noyan."

"Umarım Hyuyla mutlu olursunuz.."

"Sağol!"dedi sertçe ve telefonu yüzüme kapattı.

Allah kahretsin! Bana hala öfkeli. Ama öfkelenmekte sonuna kadar haklı. Sonuçta ona bir açıklama bile yapmadan terkettim. Tam bir öküzüm. Yapacağım açıklama çok zor. Yani ona sen benim dedemin eski sevgilsisin dersem çok garip durabilir. Belki bunda bir sorun olmayacağını ve olanların yüzyıl önce olduğunu söyleyecekti. Ama ben bu gerçeği anladığım an ondan soğuduğumu hissettim bile. Bu yüzden bu ilişkiye devam etmenin bir mantığı yok!

Hem artık hayatlarımızda yeni insanlar var. Hyunun onu mutlu edeceğinden eminim. Zaten biz çıkarken ondan şüpheleniyordum. Dilaraya karşı birşeyler hissettiğini anlamıştım. Kıskançlıklarım boşuna değilmiş. Neyse.. Umarım ben de Deniz ile mutlu olabilirim.

Acaba Denize hislerimi söylesem mi? Zaten kızı zorla sekreterim yaparak alıkoyduğumu hissediyorum. Bir de bu malikanede yaşamaya zorladım. Benim derdim ne böyle? Ben nasıl bir insanım!! Belki de kızın holding dışında çok güzel bir hayatı vardı. Sekreterim olmak ister misin diye sormadım bile. Acaba benden korktuğu için mi itiraz etmedi? Ya benimle çalışmayı hiç istemiyorsa? Onunla konuşsam iyi olacak. Az önce kıza bağırmasaydım şimdi gider konuşurdum ama kız iyice korkmasın. Yarın sabah konuşurum..

Telefonum çalıyor. Arayan kişi Hyu.. Birden gerildiğimi hissettim. Hyuyla eski düşmandık fakat sonra sağlam bir dostluk kurduk. Bir bayanın aramızı açması kötü olurdu doğrusu. Telfonu açtım.