Neşe dolu, hanım hanımcık, karıncayı bile incitmeye korkan bir vampirken hayatına giren insanlar tarafından çok canı yakılan ve giderek gaddarlaşan Dilara..
Babasının emriyle kendini öldürtmek zorunda kalan fakat sürpriz bir olay sonucu hayatta kala...
Günlerdir araştırma yapıyorum. Ama hiçbir ipucu bulmuş değilim. Marzanın sağ kalan bir avuç adamı vardı. Hepsi de ya yurtdışına kaçmıştı ya da başka mafyalara girmişti. Onu saat başı arayan adamını bulamayacağım sanırım..
Masada gerildim ve kaslarımı esnettim. Dilaram hala tabutunda uyuyordu. Ben de kendime tabut yaptırmak isterdim ama ne yazık ki tanıdığımız tek tabutçu sevgilimin eski sevgilisi. Ona gidip tabut yaptırmak pek hoş olmaz doğrusu. Belki bu başımızdaki belalar geçince uzun bir dünya turuna çıkarım ve başka ülkelerde yaşayan tabutçuları ararım. Eminim dünyada hala başka tabutçular vardır.
Güneş doğmak üzereydi. Dilaramın tabutunda bir kıpırdanmalar oldu. Sonra kapak sertçe açıldı ve Dilara tabuttan fırlayıp üzerime atladı. Sıkıca boynuma sarıldı ve yüzümün heryerini öptü.
"Günaydın sevgilim.."dedi gülümseyerek.
"Asıl sana günaydın. Ben hiç uyumadım."dedim gözlerimi devirip.
"Sana diyorum bir kere deneyelim diye."
"Olmaz! O tabuttaki tılsım sana göre yapıldı. İkimiz birden tabuta girersek büyük ihtimalle ben sen uyanana kadar tabutun içinde hapsolurum."
"Sen bilirsin."dedi ve kucağımdan indi Dilara.
Ben de bilgisayarımı kapattım ve koltuğa oturdum. Dilara da başını dizlerime koydu.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Bugün ne yapacağız?"diye sordu bana bakıp.
"Bilmem? Ne yapmak istersin?"
"Gezelim istiyorum. Son zamanlarda eve tıkılıp kaldık."
"Nereyi gezmek istersin?"
"Hmmm... Benim eski memleketime gidebiliriz. Yüzyıllardır gitmiyorum. Ne kadar değiştiğini merak ediyorum."
"Isviçreye mi gideceğiz?"
"Evet. Neden olmasın?"dedi Dilara sırıtarak.
"O zaman uçağı hazırlatayım.."dedim ve telefonumu çıkarttım.
Koredeki şirketimi sattıktan sonra kendime özel bir jet aldım. Çok büyük bir uçak değil fakat dünyanın heryerine uçabiliyor. Dilaramla dünyanın her yerini gezeceğiz.
Pilotu aradım ve uyandırdım. Ona isveçe gideceğimizi söyledim. O da işlemleri öğlene kadar halledebileceğini söyledi. Yani akşama İsviçrede oluruz..
