28. L̸̖͒å̵̝n̴͔̚e̷̮͂t̵̒͜l̷̰̋į̵̈ ̶̫̇Ỏ̸͇r̷̙͠m̴̭̔a̶̖͠n̷̥̈

39 3 0
                                    

____Marza____

Kaptan Tan ile birlikte öğlen vakti ormanın içine yani adanın orta kısımlarına doğru yolculuğa çıktık. Yanımıza daha önce yapmış olduğumuz fakat benim hatırlamadığım silahları aldık. Ağaç dallarından mızrak ve sarmaşıktan halat yapmışız. Bir de küçük nançaku var.

Ben küçüklüğümden beri nançakuları çok severdim demekki bunu ben yapmışım. Zaten yıllar önce babamın japonyadan getirttiği özel hoca bana ninjalık eğitimi vermişti. İşte mafia olmanın böyle zorlukları vardır. Herşey silah değil yakın döğüştede iyi olmalısın.

Yürüdükçe ağaçlar artıyordu ve ağaçların gölgesi güneşi kapatıyordu. Etrafta değişik tropic hayvanlar, bukalemun, maymun ve bissürü değişik hayvanlar vardı. Kaptan yılanlardan çok korktuğu için yerlere bakarak yürüyor ama ben asla korkmam!!

Yılan demişken aklıma Alev cadısı geldi! Acabağa ne yapıyordur? Belkide sihirli aynasından beni ne hallere düşürdüğünü izleyip kahkahalar atıyordur

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Yılan demişken aklıma Alev cadısı geldi! Acabağa ne yapıyordur? Belkide sihirli aynasından beni ne hallere düşürdüğünü izleyip kahkahalar atıyordur. Ama beni öldürmediğine pişman olacak. Çünkü hayatımın geri kalanında sadece Alevi yok etmek için çabalayacağım. Bu dediğimi unutmayın!!!

Kaptan birden bağırdı ve üzerime atladı. Onu havada yakaladım.

"Patron!! Yılan var!! Çabuk yok et şunu!!!" Diye bağırındı.

Onu yavaşça yere bıraktım. "Yılan değil o basit bir dal parçası!!"dedim ve kaptanın yılan sandığı dalı alıp gösterdim.

"Çok kokrtum!"

"Kocaman kaslı bir adamsın. Neden bu kadar korkuyorsun?"

"Neden mi korkuyorum? Şuan hiçbilmediğimiz garip bir adadayız. Yılanlar muhakat zehirli olmalı. Yılan sokarsa acı içinde felç geçirip ölürüm. Bunu mu istiyorsun patron?"

"Yılanlar durup dururken insanı sokmaz. Onlar da bizden korkar."

"Peki patron. Korkmamaya çalışacağım. Zaten çok gerginim. Bu tehlikeli ormana girmemiz için kafayı yemiş olmalıyız!"

"Bunu tekrar tartışmayacağım kaptan!! Bu adadan kurtulmak için herşeyi yapmak zorundayız. Buna tehlikeli hayvanlarla veya yamyam kabilelerle karşılaşmak da dahill!!"

Kaptan tek bir kelime dâhi etmeden yoluna devam etti. Ulan niye buna bu kadar yüz vermişim anlamadım!! Bana babamdan başka kimse karşı çıkamazdı çünkü anında kafasına sıkacağımı bilirdi! Neyse.. şimdi birbirimize muhtacız. Onun saygısızlıklarını görmezden geleceğim.

Yürüdükçe yürüdük. Arada bir durup yemek falan yedik. Yemek dediysem de coconat! Başka yiyecek bişey yok. Hava kararmaya başladı. İster istemez benim de içime bir gerginlik çöktü. Karanlıktan korktuğum için değil de bişeye takılıp düşerim falan diye gerildim. Kaptan çantasından meşale çıkardı ve yaktı. Önümüz biraz olsun aydınlanmıştı.

Kanlı Öpücük Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin