Bana çarpıp giden adamı vampir hızında yavaşça takip ediyordum. Adam gecenin karanlığında karanlık sokaklarda karanlığa karıştığı için belli ki karanlık işler yapıyordu.
Terkedilmiş bir binanın önünde durdu. Cep telefonuyla birini aradı ve kısa bir konuşma gerçekleşti...
-Alo
-Efendim.
-Alo-
-Çekmiyor...Bekle.....Sesim geliyormu?
-Evet.
-Hah.
-Alo, alo.
-Hallettinmi adamı!
-Çekmiyor herhalde.
Telefonu kapatıp cebine soktu. Ben tüm konuşmaları vampir kulaklarımla duymuş idim. Ne adamı halletmesinden bahsediyordu telefonda ki diğer adam!
Sonra önce sağına soluna baktı ve terkedilmiş binanın kapısından girdi .Ben de arkasından sessizce takip ettim.İçerisi çok karanlıktı.Adam cebinden el feneri çıkarttı ve evin içinde ilerlemeye koyuldu.
O önde ben arkada sessizce ilerledik. Üzerinde beyaz boyayla X işareti olan bir odanın kapısının önünde durdu. Ben de kolidorun ucundan onu izliyordum.Adam sertçe kapıya tekme attı ve kapıyı kırdı. Tekme atarken bacak kaslarını seçebiliyordum.
Adam içeri girdi ve bir el silah sesi ateşlenidiğini duydum. Yani silahla bir kere ateş edilmişti.Ben korkuyla önce kaçmayı düşündüm ama sonra vazgeçtim çünkü kurşunlardan vanpir hızıyla kaçabileceğimi düşündüm .
Kesin birini vurmuştu bu kaba herif.Belki de,
belki de o adam tehlikeli bir ganster di!!!
Dört kulağımla odada olup biteni dinliyordum. Silah sesinden sonra sürükleme seslerine benzer sesler duydum. Belli ki adam birini önce vurmuş sonra da sürüklüyordu. SOnra birden sesler kesildi. Nefesimi tutup neler olacağını heyecanla bekledim. Adam odadan çıktığında korkuyla kolidorun arka tarafındaki eski bir masanın altına saklanıverdim.
Adam sert adımlarla yürürken biryandan da mendil ile silahının ucunu siliyordu. Aman allahım az önce bir cinayete tanık olmuştum!!! Çıktı gitti ve ben arkasından bakkaldım! Adamın binayı terkettiğinden emin olduktan sonra yavaş adımlarla o odaya girdim. İğrenç bir manzara vardı!
Duvarın köşesine sürüklenmiş,sürüklenirkende yerde kandan iz bırakmış, göğsünde delik olan bir cesetle göz göze geldik. Önce midem bulandı ve öğürdüm, sonra hemen cesedin yanına gittim. Uzun boylu, hafif sarı saçlı, birazcıkda kaslı bir erkekti bu yatan. Elimi şahdamarına koydum. Hala sıcaktı ve inanamıyorum!!!! Nabzı hala atıyordu! Henüz ölmemişti!
Saniyeler içinde neler yapabileceğimi düşündüm. Böyle yakışıklı bir erkeği gözgöre göre ölüme terkedemezdim! Hastahaneyi çağırsam çok geçti.
Sanırım onu kurtarabilecek tekbir şey vardı...
DÖNÜŞTÜRMEK!
Yorumlarınızı ve bığenilerinzi bekliyorum :))))
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kanlı Öpücük
FantasyNeşe dolu, hanım hanımcık, karıncayı bile incitmeye korkan bir vampirken hayatına giren insanlar tarafından çok canı yakılan ve giderek gaddarlaşan Dilara.. Babasının emriyle kendini öldürtmek zorunda kalan fakat sürpriz bir olay sonucu hayatta kala...
