(38) Neden bu kadar güzel? (38)

185 12 112
                                    

06.05.2020 - 09.13

Ulrika belini okşayan el ve boynunda gezinen dudaklarla gülümsedi ve yavaşça gözlerini açtı. Baek Hyun üzerine eğilmiş, yavaş hareketlerle boynunu ve köprücük kemiklerinin etrafını öpüyordu. Ulrika elini saçlarına götürüp okşadı.

"Yanına yarıçıplak yatmak hataydı galiba."

"Şu an sadece gerçekten burda mısın diye emin olmaya çalışıyorum. Uyandığımda sana arkam dönüktü ve bir an her şeyin rüya olduğunu sandım."

"Baek Hyun."

Baek Hyun başını kaldırıp yüzünü gösterdi ve gözlerine baktı. İkisinin de yüzünde küçük bir gülümseme vardı.

"Rüya değildi. Kavuştuk. Seni seviyorum."

"Ben de seni seviyorum."

Baek Hyun eğilip dudaklarını birleştirdi. Uzun süre ağır hareketlerle öpüştüler. Özlemlerini gidermeye çalışıyorlardı. Haftalardır çektikleri acının bedenlerinden uzaklaşışını hissediyorlardı. Ulrika belinde dolaşan parmakları, Baek Hyun da saçlarını çekiştiren parmakları özlemişti ve ikisi de bunu biliyormuş gibiydi.

Baek Hyun dudaklarını çekip tekrar boynunu öptüğünde Ulrika gülümsedi ve Baek Hyun'u kendine çekip tamamen üzerine yatmasını sağladı. Ağırlığı hâlâ yataktaydı. Baek Hyun dudaklarını boynunda ve omzunda gezdiriyordu.

"Tanrım... nasıl inandık dediği her şeye Ulrika? Iseul gibi birinin dediği her şeye nasıl inandık?"

"Fotoğraflar fazla büyük bir kanıttı Baek. Bunu dert etme artık."

"Yine de en azından Eun Ah bana yalan olabilir mi diye sorduğunda azıcık şüphelensem belki de bu kadar beklemeyecektik."

"Eun Ah'la mı konuştunuz? Ne zaman? Nerde?"

"Boş ver. Bir ara konuştuk işte."

"Söylesene Baek Hyun? Ne zaman konuştunuz?"

"İlk hafta. Sizin evin önünde."

"Nasıl yani? Evime mi geldin?"

"Nerdeyse her gün."

"Ne?"

Ulrika vücudunu geri çekip Baek Hyun'un yüzüne baktı. Şaşkındı.

"Seni görmek istiyordum. Karşına çıkacak yüzüm yoktu. Ben de işe giderken görürüm en azından kafasıyla..."

"Yani her şeyi beklerdim ama takipçi sapık birine dönüşmeni beklemezdim Baek."

Baek Hyun gülümseyip yanağını okşadı.

"Eun Ah sürekli geldiğimi fark etmiş. O sırada sordu."

"Bana bundan bahsetmemişti."

"Chan Yeol de Eun Ah da beni senden uzak tutmak için uğraştılar."

"Abartmışlar sanki."

"Beni daha kolay unutman için benden uzak olman gerekiyordu."

Ulrika, Baek Hyun'un yüzünü okşayan elini tuttu ve dudaklarına götürüp avcunu öptü.

"Bu arada, Eun Ah'la konuştuğum gün Sehun'la birlikteydin. Resmen yıkıldım."

"Beraber öğle yemeği yedik Baek. Dışarı çıkmak istemediğim için eve çağırdım. Sonra da beni işe bıraktı."

"Yine de aramız ne zaman bozuk olsa seni Sehun'la görüyorum."

Baek Hyun elini karnına indirip gıdıklamaya başladığında Ulrika vücudunu büküp kaçmaya çalıştı. Baek Hyun kulaklarına dolan melodik kahkahanın etkisiyle dizlerinin üstüne oturup iki eliyle gıdıklamaya başladı. Nefesi kesilene kadar gıdıklamış ve durduğunda kendisi de yorulduğu için tekrar yanına bırakmıştı kendini.

BARTENDERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin