(27) Dünkünden de uzun... (27)

239 15 27
                                    

15.02.2020 Cumartesi - 10.03

Ulrika gözlerini açarken yattığı yerde gerinip vücudunu rahatlattı. Baek Hyun yanında uyuyordu. Gece fazlasıyla uzun sürmüştü ve yorulmuşlardı. Bu yüzden uyandırmayıp sessizce yataktan kalktı. Baek Hyun gece iç çamaşırını parçaladığı için yüzünü buruşturup giyinmekten vazgeçti. Sadece sütyenini takıp Baek Hyun'un dolabını açtı ve ne giyebileceğine bakındı. Baek Hyun'la yaptığı 'seksten sonra sadece gömlek giyen kadın' konuşmasını hatırlayıp beyaz gömleklerden birini eline aldı ve giydi. Evde kimse olmadığını umuyordu. Baek Hyun'un dediğine göre Jong Dae ailesiyle beraberdi. Taehyung da annesinin evine gitmişti. Gelmemelerini umarak telefonunu aldı, odadan çıktı ve tuvalete girdi. İşini bitirip yüzünü güzelce yıkadıktan sonra salona gitti ve kendini koltuğa bıraktı. Bildirimlerini kontrol ederken kendine gelmeye çalışıyordu. Birkaç mesaja cevap verip telefonu kenara bıraktı ve arkasına yaslanıp gözlerini kapattı.

"Bacaklarını sergiler gibi niye oturuyorsun burda? Biri gelse ne yapacaksın?"

Baek Hyun koltuğun kolçağına otururken söylemiş ve elinin üstünü bacağında gezindirmişti.

"Ayrıca tekrar kafanı koyup uyuyacaksan niye kalkıyorsun?"

"Uyumayacaktım ki..."

"Hm hm, belli oluyor. Hadi gel, bir şeyler yiyelim."

"Hmm..."

Baek Hyun gülümseyip Ulrika'nın yüzüne düşen saçlarını çekti.

"Ya da gidip geri yatalım."

Ulrika bir anda doğrulup gözlerini açtı.

"Hayır. Uyumak yok."

"Neden?"

"Tüm hafta sonum senin, demiştin. Bu vakti boşa harcayamam."

Ulrika ayağa kalkar kalkmaz Baek Hyun bileğinden tutup kendine çekti. Alınlarını birleştirip elini bel boşluğuna yerleştirdi ve hafifçe okşadı.

"Çok çekicisin."

"Hmm..."

Ulrika, Baek Hyun'u biraz arkaya iterek dudaklarını birleştirdi. Baek Hyun'un eli hemen kalçasının altında duruyordu. Midesinin kazındığını hissettiğinde hızlıca geri çekilip mutfağa yöneldi.

"Açım ben."

Baek Hyun arkasından gülerek bakıp kısa bir süre sonra yanına gitti. Eğlenceli bir gün olacağa benziyordu.

Beraber kahvaltı hazırlayıp masaya geçtiler ve yemeye başladılar. Baek Hyun, Ulrika'nın sandalyesini altından tutup hızlı bir hareketle kendine çekti. Ulrika'dan küçük bir çığlık kopmuştu.

"Öyle uzak oluyorsun. Gerek yok."

"Bak sen!"

Baek Hyun aldığı lokmayı ağzına alırken elini de bacağına koyup parmaklarını iç tarafına sürterek yukarı doğru çıkardı. Ulrika hem sırıtarak hem de 'sırası mı şimdi' bakışı atarak kafasını ona çevirirken Baek Hyun'un telefonu çalmaya başladı. İkisi de gözlerini ekrana çevirdiğinde "Annem" yazısını görmüştü.

"Basıldık Baek."

Baek Hyun gülerek telefonu eline aldı ve açtı.

"Annemm?"

"Oğlum. Ne yapıyorsun?"

"Kahvaltı yapıyorum."

"Sen de gelseydin keşke Taehyung'la birlikte."

"Planım vardı. Yarın akşam geleyim, olur mu?"

"Kız arkadaşınla birlikteymişsin."

Baek Hyun'un gözleri Ulrika'ya kayarken içinden Taehyung'a sövüyordu.

BARTENDERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin