(51) Mutlu uyanmıştım. (51)

95 14 19
                                    

05.07.2021 Pazartesi - 05.14

Baek Hyun ve Taehyung yan yana durup dedelerini alan arabanın gidişini izlerken Elisé kendini yere bıraktı. Sert bir düşüş olmasını Seo Joon engellemişti. Elisé'i eve götürürken Baek Hyun ve Taehyung'a baktı. Baek Hyun sorun olmadığını işaret ederek babasını gönderdi.

"Haftayı bitiremez demiştin. Haftaya doğru düzgün giremedi bile."

Taehyung fısıldar gibi konuştuğunda Baek Hyun ona döndü. Diyebileceği pek bir şey yoktu.

"İçeri girelim hadi."

"Çok garip."

"Ne garip?"

"Toplasan dedemle ne kadar vakit geçirmişizdir ki?"

"Böyle düşünme. Her zaman çok yakındı ve şu an aklımıza gelenden daha fazla anımız olduğuna eminim. Anılar az olsaydı bile onu seviyoruz. Üzülmemiz çok normal."

"Sanırım üzülmemek için bahane üretmeye çalışıyorum."

"Olabilir. Ama yapma. Sonra daha kötü olur."

Taehyung hafifçe başını sallarken Adreanna yavaş adımlarla yanlarına geldi.

"İyi mis- sanırım saçma bir soru olacak."

Baek Hyun burukça gülümsedi ve teşekkür edercesine gözlerini kırptı.

"Kahvaltı hazırlamışlar. Yemek istiyorsanız tabii..."

"Yemeliyiz. Yemesek bile gidip annemin yediğinden emin olmalıyız."

Taehyung söylediklerini bitirir bitirmez eve doğru yürüdü. İkisi de arkasından bakakalmıştı.

"Taehyung senden daha çok etkilenmiş gibi."

"Bilmiyorum. Kafam allak bullak."

"Geldiğinizden beri gözlemlerimden ne çıkardığımı öğrenmek ister misin?"

Baek Hyun hafif çatılı kaşlarıyla kuzenine döndü.

"Onları toparlamaya çalışıp duruyorsun."

"Birinin yapması-"

"Hayır. Önünde sonunda hepiniz toparlanacaksınız zaten. Kendini bu kadar sorunun içine sokma."

"Ama-"

"Dediğimi yap. Yasını da daha iyi tutacaksın, etkisi azaldığında da daha iyi olacaksın."

Adreanna başka bir şey demeden eve doğru yürüdü. Baek Hyun da birkaç saniye sonra arkasından gitti. Herkes yemek masasında toplanmıştı ama kimse yemeye başlamamıştı. Baek Hyun da yerine otururken Adreanna masadakilere göz gezdirdi.

"Dedem böyle olmanızı istemezdi. Bu yüzden en azından birkaç lokma yerseni-"

"O senin deden değildi Anna."

Frank sesindeki sinirle söylediğinde masaya kısa süreli bir sessizlik çöktü.

"Ne yapıyorsun Frank? Aileyiz biz."(Elisé)

"Ah öyle mi? Nedense ben-"

"Bizim dedemiz olmayabilir ama senin gerçekten böyle mi davranmanı isterdi acaba, baban?"

Alain de aynı ses tonuyla karşılık vermişti.

"Alain! Sırası mı şu an?!"

"Anne-"

"Sus!"

"Niye susalım anne? Böyle davranmasını bekliyorduk ama en azından birkaç gün bekleyemez miydi?"

BARTENDERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin