Teyzem tehditkar bir ses tonuyla "Nereye gidiyorsun?" diye sordu.
"Okul saati geldi. Gitmem gerekiyor." dedim.
"Okul çıkışı direkt dükkana geliyorsun. Bugün işler yoğun." dedi. Teyzemin küçük bir lokantası vardı. Bu lokantayı da annem ve babamdan kalan eşyaları satarak almıştı.
"Zaten başka gidecek bir yerim yok." dedim.
"Hala laf yetiştiriyor, terbiyesize bak." diye söylenen teyzemi takmadan evden çıkıp ayakkabılarımı giydim.
Annem ve babam vefat ettiğinden beri teyzemin yanında kalıyordum. Tam bir işkenceydi. Evde kalmış yaşlı bunak.
Ben Belgin Kandemir. On yedi yaşındayım. Annem ve babam iki sene önce araba kazasında vefat etmişlerdi. Aslında arabada bende vardım. Bir gece hastalandım diye babam arabayla beni hastaneye götürüyordu. O sırada kırmızı ışıkta geçen bir araç bize yanlamasına çarpmıştı.
Babam olay yerinde hayatını kaybederken annem hastaneye kadar yaşayabilmişti. Beni kurtaran şey ise arabanın arka koltuğunda ağrıdan öne doğru iki büklüm oturuyor olmamdı.
Bazenleri sadece bende o kazada ölmek istiyorum. Arabadan çıkıp babamın ve annemin kanlar içindeki bedenlerini gördüğüm an gözümün önünden gitmiyor. Sık sık gözümün önüne geliyor.
Birine çarpmam ile yere çakıldım. O kadar çok düşüncelere dalmıştım ki önüme bile bakmamıştım.
Altay elini uzattı ve "İyi misin?" diye sordu.
Elini tutmadan ayağa kalktım ve "İyiyim." dedim.
Tam bir şey diyecekti ki onu orada bırakıp okul bahçesine girdim. Okuldaki insanlar ile konuşmak istemiyordum. Bunun iki nedeni vardı. Çünkü konuştuklarımın yarısı bana zorbalık yapan insanlardı. Diğer yarısı ise benimle konuştular diye zorbalık yapanların dalgasına maruz kalıyordu.
"Oo eziğimiz de gelmiş!" diye bağıran bir çocuğu duymazlıktan gelerek okul binasına girdim.
Bu ezik lakabımı nasıl aldığımı sorarsanız cevabı biraz acı verici. Bir gün annemlerin mezarına gittiğim için ilk dersi kaçırmıştım. Öğretmenim de durumumu bildiği için teyzemi arayıp birkaç gün daha okula gelmeyebilir demişti. Teyzem de teneffüsteyken okula basıp herkesin ortasında beni azarlayıp annemlerin katili olduğumu söylemişti.
Tabii zamanımızdaki arkadaşların nasıl olduğunu biliyorsunuz. Hocaların gözdesiyim diye derslerde övülüyorum. Bu da onları kudurtuyor. Benim canımı yakan acımı da öğrendikleri için bunu kullanmaktan çekinmiyorlar. Bende bu acım kullanılıyor diye karşılarında güçsüz kalıyordum. Bu da beni ezik yapıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mazide Kalanlar
ChickLitYetim olduğu için dışlanan bir kız ve onu korumaya çalışan bir erkeğin birbirlerinden habersiz değişimleri ve yıllar sonra karşılaşmaları...