Mazide Kalanlar

Yemek

"Belki Pelin Hanım daha güzel yapardı ama bende bu kadar yapabildim. Yoksa sadece Pelin mi demeliydim." dedim ve tabağı masaya koydum.

"Belgin anladım. Kıskanıyorsun ama konuyu uzatmadın mı?" diye sordu.

"Aslında haklısın. Kız sadece bir günde sevgilimi benden daha çok görebiliyor. Birde iş bahanesiyle e-posta atabiliyor." dedim.

"Sevgilim kıskanıyor. O yüzden seni işten atıyorum mu dememi bekliyorsun?" diye sordu.

"Bir şey demeni istemiyorum." dedim ve kendi tabağımı da masaya koyup sandalyeye oturdum.

"O zaman niye şimdi bu konudan bahsedip ikimizin de moodunu düşünüyorsun?" diye sordu.

"O kızdan hoşlanmıyorum. Bu canımı sıkıyor. Onda bir şeyler var." dedim.

"Yine de bir hisse dayanarak onu işten atamam. Eğer iş ahlâkî ve görevlerini düzgünce yapmazsa işten atarım." dedi.

"Peki." dedim.

Elimi tuttu ve "Yanlış bir hareketi olmasına asla izin vermem." dedi.

"Olursa ben demiştim diyerek iyi trip atarım." dedim.

Gülümseyerek "Atarsın." deyince "Şimdi soğutmadan yemeğini ye. O kadar uğraştım." dedim.

"Hemen." deyip yemeğe başlayınca "Nasıl olmuş?" diye sordum.

"Harika." deyince "Çünkü ben yaptım." dedim.

"Egoistlik seziyorum." dedi gülerek.

"Model gibi kızım. Dur lan. Zaten bir kerelik de olsa model çekimim oldu." dedim.

Oflayarak "Çok yakın pozlar verdiniz." dedi.

"Sibel ile Çağıl yakın zamanda birlikte olurlar. Kıskanmana gerek yok." dedim.

"Buna çok sevindim." diyerek sırıtmasına karşılık olarak "Yüzün bunu yansıtıyor." dedim.

"Bak ne yapalım? Yemekten sonra çizimlere başlayayım. Sende benden giyecek bir şeyler al. Çizimim bittikten sonra beraber vakit geçirelim. Hatta bugün bende kal." dedi.

"Aslında güzel fikir ama yarın aynı kıyafetler ile işe gitmeyeyim." dedim.

"Güzelim bir tasarımcının evinde olduğunu unutma. Tasarımını yaptığımız her kıyafetten birer parça evde bulundururum." dedi.

"Bu işi sevdim ben ya. Evine mi taşınsam ki." dedim.

"Onun da zamanı gelecek." deyince utanarak gözlerimi kaçırdım.