15

5.5K 546 422
                                    

Önceki bölüm içime hiç sinmediği için oturdum bölüm yazdım, günün ikinci bölümüne hoş geldiniz :) Öncekinin sınırını boşverin, bugünün asıl bölümü buymuş gibi devam edelim! Ayrıca hızlı hızlı yazdım ve geç olmaması için kontrol etmiyorum, yazım yanlışlarım varsa özür dilerimm!

Yeni bölüm sınırı: 75 oy ve 90 yorum.

Jungkook, geçen iki haftada kendini suçlamayı bırakmaya başlamıştı. Hwajung da tamamen iyileşmek üzereydi.

"Yani, sonuç olarak siz sevgiliydiniz ve ayrıldınız. Öyle mi?"

"Tebrikler Jungkook, sonunda anladın yani."

Taehyung büyük bir sitemle konuştuğunda Jimin onu kolundan tuttu.

"Çok abartıyorsunuz Taehyung, bir kavgayla evinizi ayırıyorsunuz."

"Beyefendi bana tahammül edemiyor, ben de siktir olup gidiyorum işte. Otursun şimdi rahat rahat."

Taehyung, elindeki tişörtünü sinirle valize fırlattı katlamadan, "En baştan yanlıştı zaten, iki ay bile olmadı işte. Ama ben dedim, bana tahammül edemez dedim. Kibirliyim, mükemmelim dedim."

Jimin, onun gelişi güzel fırlattığı kıyafetleri katlayıp düzgünce valize koyarken, Jungkook da ona yardım ediyordu.

"Siz niye kavga ettiniz ki?"

"Çok birikmiş beyefendi, patladı çekti gitti. Ama ben altta kalır mıyım? Asla. O değil, giden ben olacağım. Eve geldiğinde beni bulamasın da göreyim ben onu."

"Onu patlatan olay neydi peki?"

"Benim tişörtümü giymişti, ben de söylendim. Yanlışlıkla giymişim falan dedi ama ben yer miyim? Asla. Baktı tarzım ondan güzel kaptı kıyafetimi. Bir anda bağırındı falan gitti işte."

Taehyung, askıdan aldığı kıyafete baktı. Namjoon'un olduğunu fark ettiğinde sinirle fırlattı kazağı.

"Sikik herif, bir dolabıma sulanmadığın kalmıştı."

Elleri titrerken, askıdan kıyafetlerini almaya devam etti. Ağlayacak gibi hissettiğinde son askıyı da alıp yatağa oturdu. Yığılı kıyafetleri katlamaya çalışan Jimin ve Jungkook'a katıldı.

"Ağlıyorsun."

Jungkook, çekinmeden söylediğinde Taehyung başını kaldırıp ona baktı.

"Ağlamıyorum, sus."

Jimin, dizlerinin üstüne kalkıp Taehyung'un yanına geldi. Süzülen gözyaşını silip yanaklarını okşadı.

"Jimin, yapma."

Jimin uzaklaşmak yerine ona sıkıca sarıldığında Taehyung onu itmeye çalıştı.

"Bırak Jimin, işim var."

"Düşür artık şu gardını. Ağlamak seni kusurlu yapmaz."

Taehyung, Jimin'in dediğiyle onu itmeyi bıraktı. Bir süre nefesini tuttu. Jimin, Taehyung'un saçlarını okşadığında gardını indirdi Taehyung. Başını eğip çenesini Jimin'in omzuna yasladı.

"Katlanılmaz olduğumu biliyorum ama bu değiştirebileceğim bir şey değil ki. Ona da söyledim daha en başında, ki beni yılardır tanıyor zaten. Şimdi, bir anda böyle olması... Ne bileyim işte."

"Üzülmemeye çalış, yakında barışacaksınız."

Jimin sakin sakin Taehyung'un saçlarını okşuyorken, Jungkook derin bir nefes verdi.

Babysitter |Kookmin|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin