Hoş geldiniz.
Bölüme geçmeden minik bir konuşma yapmak istedim.
Tam üni sınavı bitti derken sonuç stresi ve tercihler girdi, biraz kafamı dinlendirmek istedim. Daha sonra tam bölüm yazmaya başladım, bitmek üzereyken ülkemiz yangınlarla sarıldı. Saygısızlık edip bölüm atmak istemedim ancak hayata devam etmek zorundayız. Umuyorum ki her şey en yakın zamanda biter ve tüm yaralar sarılır.İyi okumalar dilerim <3
'Şirket yemeği mi? O da nereden çıktı hayatım?'
'Ya aslında Jungkook'u ve ailemizi tanıtmak için desem yeridir güzelim.'
'Jimin'e de sormam lazım, ben seni ararım.'
'Tamamdır hayatım, öptüm.'
Jungchin gülümseyerek telefonu kapattı. Cebine koyup Jimin'in yanına ilerledi.
"Jiminciğim, ne yapıyorsun?"
"Jiwoo'yu uyuttum ben de televizyon başında uyukluyorum baba. Bir şey mi oldu?"
Jungchin, Jimin'in yanına oturduğunda merakla bakıyordu Jimin ona.
"Bu akşam şirket yemeği ayarlamayı planlıyor Hwajung, ne dersin? Senin için uygun mu?"
"Biz de mi katılacağız?"
"Tabii ki bebeğim. Jungkook'u ve ailemizi şirkete tanıtmak için."
"Benim açımdan sorun yok, bu akşam yapabiliriz."
Jimin, yanındaki telsizden yükselen ağlama sesiyle hızla ayaklandı.
"Jiwoo'yu alıp geleyim. Çok bile uyumuştu..."
Jimin, uyanan kızını kucağına alıp nazik nazik sırtını sıvazladı. Yanağına narin bir öpücük bırakıp derin bir nefes çekti.
"Akşam babanın iş arkadaşlarına gidelim mi bebeğim? Hm?"
Jimin, Jiwoo'yu yeniden öpüp göğüsüne yatırdı. Salona gidip Jungchin'in yanına oturdu.
"Ay benim prensesim uyanmış."
Jimin, kızını Jungchin'e verip gülümseyerek izlemeye başladı ikisini.
"Jiwoo seni çok ayrı seviyor baba. Baksana nasıl da uslu duruyor."
Jungchin, Jiwoo'nun başını dikkatlice öpüp gülümsedi.
"O benim ilk göz ağrım."
Jimin yeniden güldüğü sırada telefonu çalmaya başladı. Cebinden çıkarıp yanıtladı.
'Efendim hayatım?'
'Balım ya, akşama şirket yemeği varmış. Haberin var mı?'
'Evet, evet var. Ne oldu ki?'
'Ya eve gelip sana ve Jiwoo'ya sarılarak dinlenmek varken buradakilerle yemek yiyeceğim... Sizi istiyorum ben...'
'Aşkım yemekte biz de olacağız ya.'
'Ciddi misin?!'
Jimin minik bir kahkaha attığı sırada telefonu yüzüne kapanmıştı.
"Ne güzel güldün öyle. Ne oldu birtanem?"
"Jungkook yemeğe bizim de katılacağımızı bilmiyormuş. Ona gülüyorum."
"Şapşal çocuk..."
Akşam hızla olurken Jimin ve Jungchin çok güzel hazırlanmışlardı, tabii bunun yanında bebeklerini de hazırlamışlardı.
"Baba, bu kadar şık olmamıza gerek var mıydı sahiden?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Babysitter |Kookmin|
FanfictionYirmi yaşına kadar tek çocuk kalan Jeon Jungkook'a ailesi, kardeşi olacağını söyler. Jungkook bu durumdan çok rahatsız olur ve bebekten nefret eder, nefret eder, nefret eder... Ta ki ailesi bakıcı Park Jimin'i işe alana kadar... -Omegaverse- #1 Kook...