33. Bölüm

327 24 0
                                    

Pazartesi günü iki saatlik iksir dersinde sıkılmıştım. Uykusuzluk seviyem tavan yapıyordu. Okulun ilk gecesi kütüphanede çalışmıştım. Ve aşırı yorgundum.

Dersten çıkacağım sırada profesör Snape:

"Bayan Hamilton. Siz kalıyorsunuz."

Kaşlarım çatılırken diğerleri çoktan çıkmıştı. Profesör Snape asasıyla kapıyı kapattıktan sonra ciddi bir ses tonuyla:

"Duyduğum kadarıyla derslerinizde fazlasıyla başarılıymışsınız. Ve iksir dersinde ayrı bir yeteneğiniz olduğunu düşünüyorum."

"Sadece sıkı çalışma profesör."

"Anladım. Bu arada doğuştan bir zihnefendar olduğunuzu duydum."

"Siz..."

"Endişelenmeyin. Zaten çoğu zihnefendar durumun ortaya çıkmasından memnun değildir."

"Aynen öyle."

Dişlerimi sıkmıştım. Profesör Snape:

"Bay Potter benimle birlikte zihnebend derslerine başlayacak. Sizinde bana yardımcı olabileceğinizi düşünüyorum."

"Ne? ben..."

"Yeteneklisiniz ve bir insan zihnine harika bir şekilde girebilirsiniz. Bay Potter zihnini kapatmayı öğrenmeli. Hemde yüksek seviyede."

"Anlıyorum."

"Bu akşam altıda sizi bekleyeceğim."

Başımı evet anlamında salladıktan sonra dışarı çıktım. Kesinlikle bu derslere girmek istemiyordum. Evet doğuştan olmak bir ayrıcalıktı ama Potter'ın zihninde gezinmek. İşte bu berbattı. Hemde fazlasıyla.

Öğle yemeğinde Neville ile oturuyordum. Neville:

"O kitap için teşekkür ederim Diana."

"Bir şey değil. Hem Asya bitkilerini merak ettiğini biliyorum."

"Kesinlikle. Özellikle bambu ağaçlarındaki sihir. İnanılmaz."

"Aynen. Ama biliyorsun bitkiler pek benim alanım değil."

Önümdeki sıcak çorbayı içerken Anna küt diye yanıma oturdu. Yanakları kızarmıştı. Elinde ise mektup vardı. Anna:

"Bir sonraki Hogsmeade gezisi on dört şubat. Kimle gidiyorsun?"

"Kimseyle. Hem sana ne oldu?"

Mektubu gözüme sokarken Anna:

"Joey. Sevgililer gününde buraya geliyor."

"İnanılmaz. Senin adına sevindim."

"Teşekkür ederim. Hem senide görmek istediğini yazmış."

"Neden?"

"Bilmiyorum. Tek yazdığı şey önemli bir şey olduğu."

"Anladım."

"Tamam o zaman. Hogsmeade'de görüşürüz."

Anna yanımızdan kalkınca Neville:

"Bu kadar enerjik nasıl olabiliyor?"

"Bilmiyorum. Hiçbir fikrim yok."

Akşam yemeğinden sonra Neville ile kütüphaneye geçtim. Ksks ödevinden sonra zindanların yolunu tuttum. Snape'e dersinde yardımcı olacaktım. Ve zihin okumak kesinlikle berbattı.

İçeri girdiğimde Snape aklından bir düşünceyi çıkartıyor gibiydi. İkiside beni görünce sustu. Snape:

"İçeri girin bayan Hamilton. Ve kapıyı kapatın."

Ölüm Meleği...Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin