14. Buradayım

10.8K 863 303
                                    

Jimin, Jungkook'un anlattığı şeylerin önemli yerlerini hızlıca not alıyor, ayrıyeten ciddi olduğunda ne kadar çekici olduğunu düşünüyordu. Tabi beyninin diğer bir yanı da Jungmin'deydi. Gelmeden önce hafif ateşi olduğunu fark etmişti. Jungkook ısrar etse de hastaneye götürmeyi reddetmişti. Endişeleniyordu fakat küçük bir sıcaklık için işini yarım bırakamazdı.

"Bay Jeon," kapıdan giren Mina'ya baktı. Endişeli yüz ifadesini gördüğünde yerinde doğrulup kaşlarını çattı. Toplantıya girmeden önce uyuyan oğlunu Mina'ya emanet etmişti. "Jungmin'in çok ateşi var."

Jimin hızlıca ayağa kalkmış ve telaşla Jungkook'a bakmıştı. Hayatındaki en önemli varlık oğluydu, ona bir şey olsa öleceğini hissederdi Jimin.

"Bay J-"

"Gidebilirsin, Jimin."

Jungkook, Jimin'in cümlesini bile tamamlamasına izin vermeden kapıyı gösterdiğinde Jimin hızlıca eşyalarını toplayarak Mina ile birlikte çıkmıştı. Hemen ardından Jungkook da toplantıyı yarıda bırakıp peşinden gitti.

"Bebeğim, ağlama. Buradayım ben." Jungmin vücudunu saran ateş yüzünden hıçkırarak ağlıyor ve bu Jimin'i de kötü yapıyordu.

"Ne bekliyorsun, hadi." Diyerek Jungmin'i kucağına aldı, Jungkook. İçinde büyüyen endişeye anlam veremese de bu küçük çocukla arasında farkında olmadan bir bağ oluşmuştu. Nasıl olmasındı ki, babasıydı bu küçüğün. Her ne kadar şu anlık bilmese de gerçek buydu.

"Baba..."

Hızlıca asansöre binmiş ve Jimin'in telaşla tuşlara bakmasına bakmıştı. Kucağındaki çocuğun mırıldanmasına karşılık saçlarında gezdirdi dudaklarını. Kendine has kokusu burnuna dolduğunda hafifçe gülümsedi.

"Buradayım..." Bunu söyleyen Jimin değil Jungkook'tu. Dolu gözler Jungkook'u bulduğunda ağlama isteğini bastıramamış ve ağzından bir hıçkırık kaçırmıştı. Jungkook'un gözleri onunkileri buldu.

Yatıştırıcı bir ses çıkararak çocuğu sıkıca tutmuş ve bir elini sarışının yanağına koyarak okşamıştı. "Merak etme, her çocuk hasta olur."

Doğru söylüyordu ancak Jimin'in ağladığı tek şey o değildi. Jungmin babasına seslendiğinde 'buradayım' diyerek ona karşılık vermesi kalbinin ağrımasına neden olmuştu. Belki de yanlış düşünüyordu. Jungkook, Jungmin'i isteyecekti. Jimin, gerçeği sakladığı her saniye baba ve oğulu ayırıyordu birbirinden.

"Özür dilerim." Diye mırıldandı ama asansörden inip arabasına yürüyen Jungkook onu duymamıştı. Onun da dikkati ateşler içindeki çocukdaydı.

Ön koltuğa oturan Jimin'in kucağına çocuğu bırakmış ve şoför koltuğuna geçerek hızla en yakın hastaneye sürmeye başlamıştı. Jimin dudaklarını kucağındaki minik bedenin alnına bastırıp ateşini kontrol ettiğinde hala sıcacık olduğunu gördü.

"Geldik işte."

Arabayı gelişi güzel kapının önüne bırakıp Jimin'in kucağından çocuğu alıp hastaneye girmişti. Doktorlar gelip Jungmin'i gerekli yere götürürken Jimin sessizce ağlıyordu. Jungkook tereddüt etmeden yaklaşıp ensesinden yavaşça kendine çekerek göğsüne yasladı ağlayan bedeni. Dudakları saçlarının arasında geziyor, bir eli ensesini okşarken diğeri belinde geziniyordu.

"Ağlama artık. Daha önce hiç hasta olmadı mı?"

"Oldu ama korkuyorum işte. Elimde değil, korkuyorum."

"Neden korkuyorsun, doktorlar müdahale edecek ve hiçbir şeyi kalmayacak. O bir çocuk, Jimin. Sık sık hasta olur, ateşi çıkar. En iyi senin bilmen lazım."

Konuşarak koltuklara oturmuşlardı. Ancak hala bedenleri birbirine yapışıktı. Ayrılmak istemiyordu her ikisi de. Jimin aklına doluşan anılarla gülümsedi.

"Önceden sen de hep hasta olurdun." Hasta olduğu zamanlar Jungkook'dan huysuzu yoktu. Jimin'in tüm dikkatini üzerinde ister, başka bir şeyle uğraşsın istemezdi.

"Sen de bana bir bebek gibi bakardın." Durup kocaman sırıttı. "Eğer çabuk iyileşirsem de öpücük vereceğini söylerdin."

"Ve sen de çabuk iyileşmek için sevmediğin tüm ilaçları büyük bir istekle içerdin."

"İyileşmek için değildi o. Senden öpücük alabilmek içindi."

Jimin kıkırdayarak kafasını kaldırıp yüzüne bakmış ve Jungkook'un da gülümsediğini görmüştü. Aralarındaki mesafeden birbirlerinin nefeslerini hissedebiliyorlardı. Jungkook yakınlıktan dolayı kendini tutamadı, dolgun dudaklara kendi dudaklarını bastırdı. Bu küçük masum bir öpücüktü fakat ikisinin de aklı başından gitmişti.

________________

Şimdi sizinle bir anlaşma yapacağız. Diğer bölüm Jungkook'a her şeyi anlatıyoruz ama siz bu bölüm de söylemediğim için bana sövmüyorsunuz ieöxieöxşçdix anlaştık ✊🏻

 Diğer bölüm Jungkook'a her şeyi anlatıyoruz ama siz bu bölüm de söylemediğim için bana sövmüyorsunuz ieöxieöxşçdix anlaştık ✊🏻

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

~Maria'

I Want To Be His Dad // KookMin ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin