23. Yeniden baba oluyoruz

9K 657 354
                                    

Stres ve mutluluk karışımı ile bacağını sallarken bir yandan da sürekli saatini kontrol ediyordu. Çok sevdiği sevgilisinin gelmesine çok az bir süre kalmıştı. Öyle ki her an burada olabilirdi.

Bugün Jungkook'la gidecekleri hastaneye acil çıkan bir toplantı yüzünden Soo Jung ile gitmek zorunda kalmıştı. Jungkook içi rahat etmese de bu toplantıya katılmaya mecburdu. Ancak sevgilisini yalnız bırakmamak için de kız kardeşine ona eşlik etmesini söylemişti. Soo Jung da seve seve kabul etmişti.

Birlikte gittikleri hastaneye girdikleri ilk anda Jimin'in midesi hastane kokusundan tekrar bulanmaya başlamış ve yakınındaki bir doktor ona yardım etmişti. Daha sonra ne şikayetle buraya geldiklerini öğrenince şüphelenerek Jimin'den bazı testler istemiş ve onu ultrasona sokmuşlardı. Tam da doktorun tahmin ettiği gibi olmuştu. Elindeki teste bakarak sıcak bir gülümseme vermişti genç ve endişeli olduğu her yerden belli olan adama.

"Tebrikler, Bay Park. Baba oluyorsunuz."

Tek bir cümleyle Jimin'in kalbine bombayı bırakıp kaçmıştı sanki. Heyecan ve şaşkınlık karışımı ile Jungkook'un aramasını reddettiğini hatırlıyordu. Soo Jung da onunla birlikte girdiği ultrason odasında elini ağzına koymuş dolu gözlerle bakıyordu öylece bir noktaya bakan adama. Yeniden hala olacaktı.

Doktor vakit kaybetmeden bebeğin görüntülerini de göstermişti. Jimin ve Soo Jung'ın artık işleri yoktu. Tüm o hastalık diye düşündükleri şeyin aslını öğrenmiş, mutlu bir şekilde ayrılmışlardı hastaneden.

Soo Jung heyecanlı bedeni evlerinin önüne geldiğinde sıkıca kucaklamış ve çok kez tebrik edip nasıl mutlu olduğunu hissettirmişti. Vedalaşıp eve girerken çalan telefonu yeniden reddetti. Hattın diğer ucundaki Jungkook'un sinirden çıldırdığını bilmeden. Şu an konuşursa heyecanla ağzından kaçırırdı. Bu yüzden iyi olduğuna dair kısa bir mesaj attı sevgilisine. Jungkook ise akşam gelince azar işiteceğini söylemişti kendisini korkuttuğu için. Tabi akşam geldiğinde azar çekecek hali kalmayacaktı.

Şimdi ise Jimin hazırladığı çeşitli yemeklerle süslenmiş masayı kontrol ediyor ve Jungkook'un gelmesini bekliyordu. Aradan çok geçmeden istediği zil sesini duyduğunda kalbi hızını arttırmıştı. Böyle bir haberi ilk kez verecekti ve ne söylemesi gerektiğini tam olarak bilmiyordu bile. Jungmin de söyleyecek kimsesi olmadığı için rahattı ancak şimdi ne yapacağını bilmiyor, eli ayağına dolaşıyordu. Sanki ilk kez hamile kalıyor gibiydi.

"Babam geldi!"

Jungmin koşarak kapıya ulaştığında Jimin de geç kalkmadan kapının önünde bitmişti. Jungmin, babası ile sıkıca kucaklaşıp öpücükleşirken Jimin onlara gülerek baktı. Fazla sevimlilerdi.

"Hoş geldin." Uzanıp yanağına minik bir öpücük kondurdu.

"Nasılsın?" Demişti Jungkook endişesi gözünden okunurken. Oğluyla içeri girerken sarışından bir cevap bekliyordu. "Ne dedi doktor?"

"İyiyim."

"Bu kadar mı?" Oğlunu kucağından indirip ceketini çıkardı ve gömleğinin kollarını kıvırdı. Üstten birkaç düğmesini de açıyordu. Jimin bu görüntüyü boş vermeye çalışarak gözlerine baktı ve kafasını salladı.

"Hadi git üzerini değiştir, masada bekliyoruz."

Jungkook bir sorun olduğunun farkındaydı. Uzatmadı ve odaya çıkıp hızlıca işlerini halletti. Tekrar aynı hızda merdivenleri inerken Jungmin de mutfaktan çıkıyordu. Oğlunun elini tuttu ve birlikte girdiler salona. Jungkook oğlunu yanına oturtup her zamanki yerine geçerken sarışın da yemekleri servis edip yerine geçmişti.

I Want To Be His Dad // KookMin ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin