I Want To Be His Dad // KookMin ✔

30. Babam tıpkı bir meleğe benziyor

Yüzünde gitmek bilmeyen gülümsemeyle beşiğinde uyuyan kızını seyrediyordu Jungkook. Daha güneş bile doğmamıştı. Minik bebekleri yarım saat öncesinde oldukça yüksek bir sesle ağlamaya başlamış ve Jungkook eşinden önce uyanıp onu yeniden uyutmuştu. Sonrasında ise onu izlemeye dalmıştı. Gözünü kırpmadan ona bakıyor, uyurken değişen mimiklerini gülümseyerek izliyordu. Uykusuzluğu veya şirkette ne kadar yorulduğu önemli değildi. Ailesini gördüğü an hepsi geçiyordu.

"Baba?"

Jungmin kardeşinin odasının önünden geçerken babasını görmesiyle açık kapıdan içeri girdi. Jungkook sessiz olmasını işaret ettikten sonra onu kucağına aldı.

"Kardeşin uyuyor bebeğim, sessiz ol."

"Burada ne yapıyorsun?" Oğlunun fısıldayarak konuşmasına gülümsedi.

"Kardeşin uyandı ve ben de onu uyutmak için geldim. Sen neden bu saatte ayaktasın?"

"Tuvaletim gelmişti, lavaboya gidiyordum." Utanarak söylemesine karşılık Jungkook kıkırdayarak tombul yanağını öptü.

"Öyleyse seni götürelim."

İkisi odadan çıktıktan sonra banyoya gidip işlerini halletmiş daha sonra ise Jungmin'in özel isteği üzerine birlikte yatak odasına geçmişlerdi.

"Babanı uyandırmayalım."

"Babam tıpkı bir meleğe benziyor."

Jungmin'in hayranlıkla söylediği cümleyle kıkırdadı ve onu onaylarcasına kafasını salladı. Yatakta uyuyan beden gerçekten de melek gibiydi. Özenle dağılmış sarı saçları, hamileleğin getirisi olan daha da dolgunlaşmış yanaklarına baktı. Yastığın baskısı yüzünden büzülmüş dudaklarını öpmek istedi.

Sessizce yatağa çıkan küçük, Jimin'e sarılmadan önce saçlarına öpücük kondurmuştu. Hala uyuyan Jimin kollarını oğluna sardı. Jungkook onların sevimli hallerine gülerken yanlarına yatmış ikisine birden sarılmıştı.

Tam uykuya dalacakları sırada evi dolduran ağlama sesleriyle sıçradı Jungkook. Kızları yine ağlıyor, babalarının uyumasına izin vermiyordu. Yanında uyuyan bedenleri rahatsız etmeden kalktı ve hızlı adımlarla kızlarının odasına yürüdü. Açık olan kapıdan girip beşikte huysuzlanan kızını kucağına aldı.

"Babacığım, neden ağlıyorsun? Bak Jimin baban çok yoruldu zaten. Seni taşımak onun için hiç kolay olmadı."

Kendi kendine gülüp dikkatli bir şekilde omzuna yatırdı. Hafif şarkı mırıldanarak sırtını okşuyordu. Minjeong sonunda susup yeniden uykuya daldığında Jungkook uyanmaması için sustu ve odadaki koltuğa oturup geriye yaslandı. Anlaşılan kızı bu gece onu uyutmayacaktı. Omzunda uyuyan minik bedenin parmaklarını öpüp gözlerini kapattı.

***

Jimin uyandığında yanında kocasını bulamamış, onun yerine kendisine sımsıkı sarılmış oğlunu görmüştü. Kocaman gülümseyerek öptü burnunu ve uyanmaması için dikkatli bir şekilde kalktı yataktan. Ama dayanamayıp yeniden eğilip tombul yanakları öptü. Babası oğluna çok aşıktı.

Yatak odasından çıktıktan sonra hedefi kızlarının odası olmuştu. Garip bir şekilde dün gece hiç ağlama sesi duymamıştı. Bilmiyordu ki sevgili eşi uyanmaması için koşup kızını susturmuştu.

Odaya girdiğinde koltukta uyuyan ikiliyi gördüğünde gözlerini kaybolana dek gülümsedi. Kocası omzuna yatırdığı kızları ile birlikte uyuyordu koltukta. Onlara biraz daha yaklaştığında aslında kızlarının uyanık olduğunu ve uslu uslu babasının boynunda durduğunu gördü.

"Babanın kokusunu çok sevdin sanırım." Kızının tatlı sesler çıkardığını duyduğunda kıkırdadı. "Evet, ben de çok seviyorum."

Jungkook'un daha fazla rahatsız olmaması için yavaşça kucağına aldı küçüğü. Emindi ki kocası kalkınca boynu tutulduğu için huysuzluk yapacaktı.

Jungkook'un üzerine kenarda duran örtüyü güzelce örttü. Anlaşılan kocası tüm gece ilgilenmişti kızlarıyla. Eşinin saçlarını okşayıp kızının altını hızlıca değiştirdi. Üzerine çok sıkmayacak şeyler giydirip çıktı odadan.

"Babaya mükemmel bir kahvaltı hazırlayalım."

Kızını bebeklere özel olan sandalyeye oturtmuş ve önüne odadan çıkmadan önce aldığı oyuncaklardan birini koymuştu. Bir yandan kendilerine kahvaltı hazırlarken diğer yandan kızının mamasını yapıyordu. Arkasında saçma ama sevimli sesler çıkaran küçüğe dönüp öpücük attı. Bu minik kızı heyecanlandırmış ve ellerini hızlıca sallamaya başlamıştı.

Her şey tamamen hazır olduğunda usluca babasını izleyen küçüğü kucaklayıp henüz yeni çıkmaya başlamış saçlarına öpücük bıraktı. Önce gidip Jungmin'i uyandırmış sonrasında ise hep birlikte Jungkook'un uyuduğu odaya gelmişlerdi.

Jungmin babasının kucağına oturup yanağını öptüğünde Jungkook gözlerini aralamıştı. Oğluna sarılıp uyumaya devam ettiğinde Jimin onaylamayan sesler çıkardı.

"Jungkook, bebeklerimiz acıkmış ve senin kalkmanı bekliyorlar."

Aniden gözlerini açıp ayakta bebeklerini tutan eşinin güzel yüzüne baktı. Gün geçtikçe daha çok aşık olduğu adamın elini avuçları arasına aldıktan sonra dudaklarını yumuşak ele bastırıp kalktı.

"Yüzümü yıkayıp hemen geleceğim."

Kızının yumruk yaptığı ellerini tek tek öpmüş ve odadan çıkmıştı. Arkasından dolu gözleriyle bakan küçük çocuğun farkında değildi. Odadan çıkan babalarının arkasından o da çıktı. Sonunda hepsi kahvaltı masasına yerleştiğinde Jimin, Jungmin'in tabağına yiyecekleri koymuş sonrasında ise kızına mama yedirmeye başlamıştı. Jungkook da hem kahvaltı ediyor hem de yanına oturduğu kızını seviyordu.

Jimin yemeğini yemeyip tabağıyla oynayan oğluna baktı. Elindeki çatalı yiyeceklerin arasında gezdiriyor, kızı ile hem kahvaltı edip hem oyun oynayan babasına kaçamak bakışlar atıyordu. Hafifçe Jungkook'u dürttü masanın altından. Jungkook ona baktıktan sonra ise gözleriyle Jungmin'i gösterdi. Suratı asık oğlunu inceledi kısaca. Büyük ihtimalle onunla değil de Minjeong'la ilgilendiği için üzüldüğünü düşündü. Haklıydı.

"Babacığım," diyerek Jungmin'in yanına geçti. "Neden kahvaltını etmiyorsun?"

"İstemiyorum." Demişti huysuzca.

"Benim yedirmemi ister misin?"

Oğlunun gözlerinin parladığını gördüğünde kendine kızdı Jungkook. Nasıl onu ihmal edebilmişti. Kesinlikle bilerek yaptığı bir şey değildi. İlk kez bebeği olmuştu ve bu onun aklını başından almıştı. Daha sık vakit geçirmeyi aklına yazdı. Saçlarına bir öpücük bırakıp elinden çatalı aldı ve sohbet ederek yedirmeye başladı. Gün içinde ne yapacaklarını konuştular, Jungmin lunaparka gitmek istemişti. Jungkook seve seve kabul etti. Kendini affettirmesi gerektiğini düşünüyordu.

________________

Çok yakında bir uyarlama ile dönüş yapacağım. Heyecanlıyım. Bts başrol de olmak üzere çoğu idol olacak ficte.

~Maria'