I Want To Be His Dad // KookMin ✔

39. Birlikte büyüdük [E]

"Baba, gelebilir miyim?"

Minjeong sinirli bir şekilde odanın kapısını çaldığında Jungkook, kocasını öpmeyi bırakıp geri çekildi. Daha doğrusu Jimin itmişti onu. Saçlarını düzelttikten sonra yatakta doğruldu.

"Gel güzelim."

"Ne oldu?"

Oflayarak yatağın kenarına oturdu. Sinirliydi çünkü Jungmin onu deli etmişti. Durup durup kurallar koyuyordu kıza. Bu da Minjeong'u kızdırıyordu.

"Jungmin eteğimi kesti."

"Sen de o kadar kısa etek almasaydın."

"Bununla kendini haklı mı görüyorsun?" Jungmin'in yatak odasına girmesiyle Minjeong ayaklanmıştı. Kollarını önünde bağlayıp saçlarını geriye savurduğunda onları izleyen iki adam birbirine baktı. Kızları kesinlikle kendini ezdirmiyordu.

"Abinim ben senin. Saygı duy ve sus."

"Jungmin, tanrı aşkına s-"

Genç kız küfür edeceği sırada babalarının orada olduğunu hatırlamış ve tatlı bir gülümseme kondurmuştu suratına. Jimin kızına güldü. Jungkook ise kaşlarını kaldırmış onlara bakıyordu. İkili her zaman kavga ediyordu ve herkes buna alışmıştı. Liseye başladıklarından beri Jungmin kız kardeşine karşı daha korumacıydı. Ondan iki sınıf büyüktü ancak teneffüslerde yanına gidiyor, onu rahat bırakmıyordu.

"Söyle babamlar da duysun. Yine küfür edecektin değil mi? Terbiyesiz kız."

"Baba," sinirle ayağını yere vurup sırıtan çocuğu gösterdi. "Şuna bir şey söyler misiniz?"

"Jungmin, çok sıkıyorsun kardeşini. Giydiklerine karışmak da ne?"

Jungkook, Jimin'i onaylarcasına hafiften kafasını salladı ve yattığı yerden kalkarak aynanın karşısına geçti.

"Ben yapmazsam kim yapacak? Siz ona hiçbir şey demiyorsunuz ki."

"Kardeşini koruman güzel ama onu kısıtlayarak yapamazsın bunu."

Jimin'in kendisine destek olduğunu anlayan Minjeong yatağa atlamış ve babasının kolunun altına girmişti.

"Tamam, ne yaparsa yapsın. Ama birisi bir şey dediğinde yanıma gelmesin."

"Gelmem, kendimi koruyabiliyorum." Demişti yanındaki yastığı abisine fırlatırken. "Şimdi benimle alışverişe geleceksin."

"Hayır!"

"Evet, eteğimi yırttın."

Jungkook gürültüyü susturmak istercesine gözlerini kapatarak elini havaya kaldırmıştı. Bu ailede her zaman bir ağırlığı vardı. Öyle ki gençler anında susmuştu.

"Hazırlanın, hep birlikte gidelim."

"Babacığım, sinemaya da gider miyiz?"

Minjeong, Jungkook'un onayını alıp kollarını havaya kaldırarak yatakta zıplamaya başladığında Jimin de ona katılmıştı. Evin en eğlenceli ikilisi, evin neşesiydi onlar.

Herkes tamamen hazır olduğunda arabaya binmiş ve alışveriş merkezine gitmişlerdi. Minjeong babalarının koluna girerek yürümeye devam ettiğinde Jungmin ona göz devirdi.

"Baba, biz seninle şuradaki mağazaya girebilir miyiz?"

Jimin, kızının gösterdiği mağazaya baktı. Kafasını sallayarak onayladığında Minjeong gülümseyerek Jungkook'a dönmüştü.

"Babacığım, siz abimle bir yere oturun. Biz babamla hemen geleceğiz."

"Nereye gidiyorsunuz?"

"Şuradaki mağazaya gireceğiz hayatım."