7.BÖLÜM

7.5K 375 133
                                    

Medya : Ateş Çağıran

/////

En son cuma günü kantinde çıkan kavgadan sonra okul klasik geçmişti. Sonra zaten araya hafta sonu girmişti ve genel olarak bizim grupla, abilerimle ve tramorla geçirmiştim.

Bugün yine o lanet okul günü gelmişti ve ben yatağıma yapışmış bir haldeydim. Kalkmayı geçin, tam 20 dakikadır gözümü bile açmadan aynı pozisyon da yatıyordum ve sıkıntı şu ki uyumuyordum da.

Odamın kapısı açıldığında Özgür abimin geldiğini düşünmüştüm ki burnuma gelen Ateş abimin parfüm kokusu olmuştu.

Bu erkek parfümleri neden bu kadar mükemmel ya!

Bir kaç saniye içinde saçlarım da bir el hissettim ve parfüm kokusu yoğunlaştı. Yanağımı öpen abimle birlikte kapalı gözlerimin arasından gülümsedim.

"Hadi güzelim uyan, geç kalacaksın."

Abimin naif sesini duyduğum da gözlerimi açtım ve yüz üstü pozisyonumdan kurtulup sırt üstü yattım. Yanımda açtığım yeri gösterdiğim de abim gülümseyip yanıma oturdu. Anında başımı dizine koyduğum da eli tekrar saçlarıma gitti.

"Abi ya bugün sen şirkete gitmesen, bende okula gitmesem böyle kalsak olmaz mı?"

Abimin hafif güldüğünü duydum. "Olmaz yer cücesi hadi kalk, söz bu gece seninleyim."

Oflaya oflaya oturur pozisyona geçtim abime umutsuz vaka bakışları atarken güldü ve alnıma kısa bir öpücük kondurup odamdan çıktı.

Bende hızlıca kalkıp hazırlanmaya başladım.

Salona indiğim de sadece Burak abimin olduğunu fark ettim. "Günaydın, diğerleri nerede?"

Telefonuna gömdüğü bakışlarını bana çevirdi. "Onların erken çıkması gerekti hadi kahvaltını yap bizde çıkalım."

Olumsuz anlamda başımı salladım. "Canım istemiyor, hemen çıkalım."

Abim ayaklandığın da birlikte evden çıkıp arabaya bindik.

Okula gelir gelmez bahçede beni bekleyen çocuklarımın yanına gittim.
"Günaydın çocuklarım."

Hepsi bana bakıp gülümsedi. "Günaydın."

"Ee ne yapıyorsunuz burada?"

Yekta kolunu omzuma attı. "Seni bekliyorduk, hadi gidelim sınıfa."

Birlikte sınıfa çıkıp sıralarımıza geçtik. Karşı grubun gözleri yine üzerimizdeydi hissediyordum ama biz konuştuğumuz gibi onları görmezden gelip kendi eğlencemize bakıyorduk.

Çok gariplerdi biz sürekli bir şeyler konuşup gülüşüyorduk, birbirimizle şakalaşıp uğraşıyorduk ama onlar öyle değillerdi.
Birbirleriyle neredeyse konuşmuyorlardı bile sadece bir kaç kelime edip susuyorlardı.

Günün ilerleyen saatleri fazlaca klasik geçmişti. Dersler, tenefüsler vs.

Öğle arasına geldiğimizde nefret ettiğim kızlar tuvaletine gittim. Ellerimi yıkıyordum ki yanımda rujunu düzelten kızın konuşmasıyla duraksadım.

"Badel, duyduğuma göre yeni grupla anlaşamamışsınız. Ama abin tarafını seçmiş gibi gözüküyor."

Kaşlarım çatılı ona döndüm. "Pardon? Ne diyorsun sen?"

Oda rujunun kapağını kapatıp bana döndü.

Allah'ın muhabbet kuşu...

"Diyorum ki, okul şuan ikiye bölünmüş durumda. Bir çoğu sizin tarafınız da tabii, ama sizi çekemeyenler yeni grubu tutuyor. Abin de o kızla fazla yakın, herkes kardeşinin değil yeni gelen bir kızın yanında olduğunu konuşuyor."

VAZGEÇ | YARI TEXTİNGHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin