Medya : Ateş Çağıran
/////
Çağlar'dan ;
"Çok sıkıldım artık ya! Uğraşmayın şunlarla!"
Arsu'nun boş söylenmelerine karşı göz devirdim. "Aynen, Badel'in abisini ayartan sensin, uğraşan biziz."
Mete gülerken, Ekin gayet ciddi duruyordu. "Arsu, Burak'tan uzak dur!"
"Sebep? Bir kere ben Badel için değil, Burak'ı sevdiğim için onunlayım."
Mete, Arsu'ya 'kesin öyledir' bakışları atarken, sınıfa Badel ve tayfasının girmesiyle hepimiz susup onlara döndük.
Aslında bu grupla bir sorunum yoktu. Sinirleniyordum, hatta nefret ediyordum ama kendi içimde cevabını bulamıyordum.
Birbirlerine bağlılıkları sinir bozucuydu. Gerçek arkadaşlıkları vardı.
Bizim aksimize...
Biz birbirimize bayıldığımız için değil mecbur olduğumuz için gruptuk.
Mete ve Arsu ikiz, diğerlerimizde kuzendik.pek sevdiğimiz (!) ailelerimiz böyle uygun gördüğü içinde sürekli grup gibi takılmak zorunda kalıyorduk.
"Yalnız yanağım hâlâ acıyor be! Nasıl vurduysa şerefsiz."
Karşı grubun üstünde ki bakışlarımı Mete'ye çevirdim. Badel'in bileğini sıktıktan sonra ettiğimiz kavgadan kalan hafif bir morluk vardı yüzünde.
"Hakettiniz! Özellikle de sen Çağlar. Kızın zaten canı acıyordu, daha çok üstüne gittin!"
Ekin'e verecek bir cevabım yoktu, haklı sayılırdı. Ama pişman değildim.
"Aman, haketti aptal!"
Ekin, Arsu'nun omzuna hafifçe vurdu.
"Kuyruk acısı çekme lan!"Arsu beklemeden tiz sesiyle cevap verdi. "Ne kuyruk acısı?! Hem sizde de suç var. Onlar sizi yumruklarken neden karşılık vermediniz?"
"Ben vermeye çalıştım da, Bera iyi sıçtı ağzıma."
Ekin, Mete'ye göz devirip devam etti. "Ben bilerek vermedim. Haksızdık! Badel'e değer verdiklerini biliyoruz, ona küçük bir şey bile olsa büyük tepki veriyorlar."
Bu sefer göz deviren Mete oldu. "Bu hangi tarafta ben çözemedim."
Arsu alaylı bir gülüş attı. "Bence karşı taraftan aramıza sızan bir ajan."
Ekin bir kez daha göz devirdi. "Hangi tarafta olduğumun bir önemi yok! Haklı olan kimse, onu savunurum."
Onlar konuşurken ben sadece düşünüyordum. Sanırım artık harakete geçme vakti gelmişti.
"Bugün işimiz var. Bir yerden başlamak lazım!"
Yeterince sessiz kalmıştık, artık sıra bize geçmeliydi...
"Aklından neler geçiyor senin?" Diye soran Ekin'e kısa bir bakış atıp Arsu'ya döndüm.
"Bugün kimsenin olmadığı bir yerde Badel'le kavga ediyorsun, sonra da Burak'a gidip olayı anlatıp senin tarafına geçmesini sağlıyorsun. .........
...................."Bütün planı anlattıktan sonra Arsu zaferle sırıtırken, Ekin tiksinir gibi bakıyordu yüzüme.
Kimin nasıl baktığı da umrumda değildi. Onlara cezasını vermek lazımdı.
Badel'den devam ;
Şuan öğle arasındayız ve çocuklarımla uslu uslu yemeğimizi yiyoruz.
Sanırım uzun zaman sonra ilk defa bu kadar sakin bir okul günü geçiriyorduk.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
VAZGEÇ | YARI TEXTİNG
Novela Juvenil*TAMAMLANDI* 3 abi ve 3 erkek yakın arkadaşınız varken kalbinizin kapılarını birine açmak o kadarda kolay olmuyor. Bir gün Badel'e gelen anonim bir mesajla her şey değişiyor ve onun yapacak hiç bir şeyi kalmıyor. Kalbi mi daha baskın çıkacak, yo...