VAZGEÇ | YARI TEXTİNG

31. BÖLÜM

"Yanına gitmeyecek misin?" Diye soran Alican'a boş bakışlarımı gönderdim.

"Bana neden düğün gecesi gerdeğe Yekta'yla değilde, Ekin'le girmişim gibi davranıyorsunuz?"

Verdiğim örnekle ikisininde gözleri yerlerinden fırlayacak gibi açıldı. Ekin bile 3 metre öteden duraksamıştı.

Nasıl duymuştu o beni?

"Ne diyorsun Badel?"

Bera'ya döndüm. "Diyorum ki, sizi 4 çocukla terk edip başka adama kaçmıyorum! Sadece bugünü Ekin'le geçirmek istiyorum, sonuçta her gün sizinleyim Bugün de onunla olsam ne olur sanki?"

"Biz bu zamana kadar birlikte plan yaptığımızda ne olursa olsun iptal etmedik Badel. Ailemizle bile kavga ettiğimiz oldu, sen şimdi bunu bozuyor musun?" Dedi Bera.

"Sizcede fazla abartmıyor musunuz?"

Alican kolumu cimciklediğinde beklemediğim için tiz bir ses çıkardım. Bütün sınıf bana bakıyor tşk.

"Ne yapıyorsun be?!"

"Ben sizi ekmemek için 2 gün parkta uyumuştum, ne abartması?!"

Göz devirdim. "Gösteriş yapmak için parkta uyumuştun. Sonra içkicilerin tacizine uğrayıp o gece yanıma gelmiş ve korkudan elimi tutarak uyumuştun."

Bera gülmeye başladığında Alican 'yazıklar olsun' bakışı atıyordu.

***

Günün sonu klasik gelmişti ve biz Ekin'le bir kafeye geçip oturmuştuk. Aklım ne kadar Yekta ve diğerlerinde de olsada, Ekin'le eğleniyordum.

Onları üzmek istemiyordum, hele bunu bir başkası için yapmak hiç istemiyordum. Fakat beni anlamıyorlardı. Onların yanından ayrılmayayım istiyorlardı ama bende artık ssosyalleşmek istiyordum.

Başta Yekta olmak üzere hepsi, Ekin'e daha çok değer verdiğimi düşünüyorlardı ama bu imkansızdı. Benim için hiç kimse onlar kadar değerli olamazdı.

Önüme koyulan pastayla düşüncelerimden sıyrıldım. Bakışlarım tabağa çevrildiğinde tek kaşımı istemsiz kaldırmıştım.

O pastanın üstünde ki kumkuat mıydı?

Ekin'in gülme sesini duyduğumda ona baktım. "Hadi dene bakalım."

Çatalı elime alıp pastadan küçük bir parça yedim.

Allah'ım sana geliyorum hem pasta hem kumkuat tadı! İnanabiliyor musunuz?
Hem pasta... Hem kumkuat...

"Ekin, bu senin üstün zekân değil mi?"

Keyifle güldü. "Beğendin mi?"

Gözlerimden kalpler çıkıyor resmen, beğenmekte ne demek? "Aşık oldum!"

Kaşları çatıldı "Kafanı kaldır ve tam karşına bak, aşık olman gereken şey orada."

Göz devirip pastama gömüldüm. Bir kaç dakika sessiz kaldığımız da, Ekin sessizliği bozdu. "Bugün Yekta'yla bir şey mi oldu? Sana bozuk gibiydi."

Başımla onayladım. "Hep birlikte bir şeyler yapmak istediler, bende seninle olacağımı söyleyip reddettim. Sadece Yekta değil, hepsi bozuldu."

Yüz ifadesi şaşkın bir hal aldı. Bu haraketimi asla beklemezdi. Haklıydı tabii.

"Ciddi misin?"

"Evet."

"Kızmakta haklılar."

"Ne?"

"Sen niye onları ekip benimle geliyorsun, kızım?"