La ben size bölüm atıcaktım ya! Uyuyakalmışım bağışlayın beni kuzucuklarım.
İyi okumalarrrr
Yazardan devam
"Dokuz saat kırk dört dakika altı saniye; yedi, sekiz, dokuz, on, on bir, on iki(...)"
Saniyeleri sayan Aşkın'a baktı herkes. Kimi üzülüyor kimi garipsiyordu. İklim daha fazla dayanamayıp oturduğu yerden kalktı ve Aşkın'ın yanına gitti. Kocaman camın önünde durup içeride yatan arkadaşına bakıyor ve hâlâ saniyeleri sayıyordu. Uyanmadığından beri tek yaptığı zamanı saymak ve beklemekti.
"Elli üç, elli dört, elli beş, elli alt-"
İklim eliyle Aşkın'ın ağzını kapattığında masum bakışlarıyla gözlerinin içine baktı.
"Kendine işkence etmeyi bırak." dedi. Cidden bu kendinide kötü hissettiriyordu.
"Uyanmıyor.." diye mırıldandı Aşkın. İklim elini Aşkın'ın yanağına koyup yavaşça okşadı. Onu iyi hissettirmek için bir şeyler diyecekti.
O sırada geldiğinden beri tek kelime etmeyen Eren "Morelimizi sikmeye devam edersen neden uyansın?" dedi.
"Sana karışma hakkını kim verdi sarı kafa?"
"Ben verdim gerizekalı. Şimdi kapa çeneni ve öyle bekle."
Defne araya girdi.
"Çocuk zaten üzgün, sen ne diye küfredip aşağılıyorsun Eren?"
"Madem üzgün sussun ve kafa ütülemesin."
Defne oflayıp boş sandalyeye oturdu. "Kime ne anlatıyorsam.." diye mırıldanırken kafasını eğip bakışlarını ayakkabılarına dikti.
Eren umursamadan boş beyaz duvara bakmaya devam etti. Önüne gelen sarı saçlarını geriye atıyor, bazen kafasını kaldırıp camın ardına bakıyordu. Fakat yüzünde hep aynı umursamazlık vardı.
"Aşkın, Aşkın durumu nasıl oğlum, iyi mi?"
Duyduğu sesle beraber kafasını kaldırdı tekrardan Eren. Orta yaşlarda bi kadın ve onun eşi olduğunu düşündüğü bi adam Aşkın ile konuşuyordu.
Ne konuştuklarını duymadığı için etrafına göz gezdirdi. Kimsenin bakmadığından emin olduğu an görünmez olup onlara yaklaştı.
"Uyanmıyor işte" dedi kırık çıkan sesiyle Aşkın.
Sürekli uyanmıyor dediğinin bile farkında değildi, o denli bitik hissediyordu.
İki yetişkin birbirine bakıp ne yapıcakları hakkında düşündü kısa bir süre.
Deniz'in annesi "Kuzum sen hiç uyumadın mı..? Gel bakalım benimle." diyerekten kolunu Aşkın'ın omzuna attı ve yürümeye başladı.
Aslında Aşkın beklemek istiyordu. Vücudu bu kadar ağır gelmeseydi beklerdide. Deniz'in annesi ne derse sorgulamadığından ve güvendiğinden onunla gitmişti.
Cidden uyumadığı mosmor göz altlarından anlaşılıyordu.
İklim'de onların ardından gittiğinde camın önünde Deniz'in babası ve görünmez olan Eren kalmıştı.
Defne bir kaç adım uzaktaki sandalyelerde oturuyordu. Biraz uzağında duvarın kenarında ayakta bekleyen Barış ise kendi halindeydi.
"Evet delikanlı merakının sebebini öğrenmek isterim." dedi bay Erdem.
Eren kaşlarını çattı, ona dememiştir heralde diye düşündü. Hâlâ görünmezdi çünkü.
E o zaman kiminle konuşuyordu bu adam?
![](https://img.wattpad.com/cover/250448825-288-k177172.jpg)