5-Teşekkür ederim.

1.1K 95 9
                                    

Aşkta ve savaşta hiçbir şey adil değil.

"Demek beni nefret edecek kadar önemsiyorsun Clarke."dedi ve üstünden çekildi.

"Hayır-"Geri cevap vermesine izin vermeden lafına devam etti Lexa.

"Raven yok diye geldim.Sana merakımdan değil.Beş dakika içinde sahilde olun.Konuşacağız."dedi ve Clarke'ın cevabını dinlemeden odadan çıktı.Clarke da sinirle üstünü giyinmeye başladı.

— —

"Nasılsın Clarke ?"dedi Bellamy onu görür görmez.Bu insanlar arasında ona tek iyi davranan o ve Raven'dı.Daha doğrusu yakın hissettikleri onlar gibiydi.Tabi daha Bellamy'i tanımıyordu.

"İyiyim sen."

"Ben de iyiyim.Lexa birkaç kuraldan bahsedecek.İletişimle ilgili falan."

"Tamam.Gidelim."dedi ve birlikte gölgede bulunan masaya doğru gittiler.

Lexa elindeki kağıtları inceliyordu.Aslında bir insanın ondan etkilenmemesi imkansızdı.Clarke sadece kendini kandırıyordu.Dikkatli inceleyince onun gibi kusursuz yüz hatları ve fiziğe sahip birini daha önce görmediğine kendisi de emin oldu fakat davranışları farklıydı.

"Hiçbiriniz artık ailenizle iletişim karamayacaksınız.Hayatınız yeniden başlıyor.Burada.Bir sorun olması ihtimali için herkesin kendine ait telsizi olacak.Bir şey olduğunda oradan birbirinize ulaşabilirsiniz."

"Peki ya sen ?"dedi Clarke meraklı gözlerle ona bakarak.

"Ben ne ?"

"Senin ailen.Senin ailen yok mu ? Çünkü bir insanın ailesiyle iletişime geçmemesi çok zordur."

"Bunun seni ilgilendirdiğini sanmıyorum.Sadece uymanız gerekeni söylüyorum.Hem nefret ettiğin birini neden merak ediyorsun ?"dedi Lexa ciddi bir şekilde.

"Sadece anlayış göstermeni bekliyorum."

"Senin ailen öldü Clarke.Neden benden anlayış bekliyorsun ?"

"S-sen nasıl ?"

"Öğrenemeyeceğim bir şeyin olmadığını söylemiştim.Neyse dediğimi duydunuz.Eğer bir kişiyle iletişime geçtiğiniz kulağıma gelirse neler olacağını tahmin ediyorsunuzdur."dedi ve kimsenin bir şey söylemesine izin vermeden içeri gitti Lexa.Bu sert görünüşünün sebebi çok açıktı.Ailesinden kaçmış,kendine bir hayat kurmaya çalışmıştı.Çünkü annesinin içindeki o karanlık ona da geçmiş bir katil olmuştu.Çoğu kez vazgeçmek istese de bunun içinden çıkamamış ve Titus'un verdiği görevleri yapan birisi olmuştu.

Titus yanına geldi.

"Güzel konuşma.Bu Clarke moralini bozuyorsa onu aldırabilirim.Gustus'u kurtardı.Onu kullandık."

"Titus..Artık birilerini öldürmekten sıkılmadın mı ? Zaten bir süre sonra gideceksin.Amerika'da işler Luna'ya kaldı."

"Ailen ile ilgili-"

"Hiçbir şey söyleme."

"Peki ben gidiyorum.Bu arada-"derin bir nefes alıp verdi.

"Öldürdüğün kız..Costia."

"Evet."

"Luna onun cesedini halletmiş.Sahi onu neden öldürmüştün ?"

"Bir önemi var mı ?"

"Haklısın yok.Görüşürüz."dedi ve odadan çıktı.Lexa bıkkınlıkla kendini koltuğa bıraktı.Aslında onu öldürmesinin sebebi ona göre basitti.Hapisten kaçarken o da gelmek istemişti.Fakat onun polis ile iletişime geçtiğini öğrendiğinde onu öldürmek zorunda kaldı ve ayrıca onun yüzünden bir sürü kişiyi de öldürmek zorunda kalmıştı.

Başına iş açan insanları sevmemesinin sebebi daha önce yaşadıklarıydı.Clarke'a böyle davranmasının sebebi de onun yüzünden yine birilerini öldürmek istemiyordu.Artık birilerini öldürmekten o kadar sıkılmıştı ki..Sade bir hayat istiyordu.Bunun pek onluk olmadığı açık ve netti ama gerçekten çok sıkılmıştı.

"Gelebilir miyim ?"dedi Bellamy.

"Gel."

"Clarke ile ilgili gözlemlerim devam ediyor.Sorun çıkaracak gibi gözükmüyor."

"Yine de dikkat et.Bir de sakın ona kapılayım falan deme.Aşk meşkle uğraşacak vaktimiz yok."

"Tamam Lexa.Aşk yok.Zaten Clarke'ın bana o gözle baktığını düşünmüyorum."

"Bize çıkardığı en ufak pürüz bir sürü şeye mâl olabilir.O yüzden dikkat ediyoruz Bellamy."

"Tamamdır.Bence ona kötü davranmamalısın.O iyi biri."

"Daha iki gündür tanıyorsun onu nasıl bu sonucu çıkardın ?"

"Neyse haklısın ama üstüne vardıkça ters tepebilir yapma dediğin şeyleri yapabilir."

"Tamam Bellamy.Çıkabilirsin."dedi ve Bellamy ordan ayrıldı.

Lexa da dışarı çıktı ve kendi kendine kalmak için yürümeye başladı.Ağaçların arasından gittikçe daha da uzaklaşmıştı oradan.Tek sahip olduğu şey işiydi.Annesini düşündükçe gözleri dolmaya başladı.Hayatının hiçbir döneminde ondan sevgi görememesi onu bu kadar sert yapmıştı.İçine attıkça da kötüleşiyordu.

"Yardım edin !"kimin sesi olduğunu tam anlayamadı.Hızlıca sesin geldiği yöne doğru gitti.

İki tane kadın bir kadını itiyorlardı.Arkadan gördüğü kadarıyla sarışın kadın yere düştü.Koşmaya başladı ve bağırdı.

"Bırakın onu !"İki kadın da Lexa'yı görür görmez kaçmaya başladılar.

Yere düşmüş,yüzünü seçemediği kadına elini uzattı.Yerdeki kadın ona doğru döndüğünde onun Clarke olduğunu anladı.Gözleri dolmuş bir şekilde ona bakıyordu.Kolundan tutarak onu kaldırdı.

Clarke resmen titriyordu.Lexa onun hareketlerine dikkatlice baktığında Bellamy'nin haklı olabileceğini,belki de onun kendisine karşı bir tehdit oluşturmayacağını düşündü.

"Teşekkür ederim."

PrisonerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin