Prisoner

26-Bunu yapamam ben.

—

—

Lexa duyduğu şey ile gülümsedi.Clarke da başını kaldırıp ona baktı.

"Tüm hayatını ?"dedi Lexa soru sorarak.

"Evet.Sadece sen ve ben."

"Buna emin misin ?"

"Çok eminim."Lexa Clarke'ın dudaklarına yaklaştığı sırada telefonu çaldı.Oflayarak komidinin üzerindeki telefonunu aldı ve açtı.

"Efendim Indra."

"Titus geldi.Görüşmek istiyor."

"Müsait değilim."

"Acilmiş."

"Müsait olmadığımı söyledim Indra iletirsin."dedi ve telefonu kapatıp tekrar ona yaklaştı ve dudaklarını birleştirdi.Çünkü yaşayacağı hayatta başka birine hiçbir zaman yer olmamıştı.O hep yalnızdı.

"Lexa bir şey sorabilir miyim ?"

"Sor."

"Bu saldıranlar kimdi ?"

"Önemli kişiler değil.Yani ben halledeceğim merak etme."

"Ne yapacaksın ?"

"Clarke.."derin bir nefes alıp verdi.

"Tamam sormadım."

"Hadi terasta güzel bir akşam yemeği yiyelim."

"Ama önce duş."

"Tamam sen duşa gir ben yemekleri hazırlamaya başlarım."

"Tamam canım."dedi ve yanağından öpüp kalktı ve banyoya girdi.

— —

Lexa mutfaktaki yemekleri bitirmek üzereyken Clarke Lexa'nın beline kollarını sarıp boynunu öptü.

"Hadi acıktım ben."dedi Lexa.

"Seni yesem olmaz mı ?"dedi Clarke.

"Lexa."Bu ses Titus'a aitti.Clarke Lexa'yı bıraktı.Lexa da öfkeli bir şekilde Titus'a döndü.

"Seninle görüşemeyeceğimi söyledim.Hem sen benim evime nasıl girebiliyorsun ? Kapı denen bir şey var."

"Clarke dışarı çık."dedi Titus.Clarke gidecekti ki Lexa onu kolundan tutup durdurdu.

"Söyle."dedi Titus'a bakarak.

"Hepinizin evine girebilirim."

"Giremezsin."arkasında bıçak saklıyordu fakat bunu Clarke'ın gözü önünde yapamazdı.Az önce de Titus'a karşı gelerek onu durdurmuştu.

"Girdim ne yapabilirsin ki ?"diyerek pişkince güldü.Lexa iyice sinirlendi.Korumalarının yanında olmadığını fırsat bilerek ne olacaksa olsun artık diye düşündü ve birden onu duvara yaslayıp boğazına bıçağı götürdü.

"Seni öldürürüm."

"Yapamazsın."

"Clarke dışarı çıkar mısın ?"dedi Lexa.

"Lexa gidemem.Buna izin veremem.Bak bunu konuşmuştuk."Lexa derin nefes alıp bıçağı yavaşça indirdi fakat onu yakasından tutmaya ve sinirle bakmaya devam ediyordu.

"Yapamayacağını söylemiştim."diyerek güldü Titus.Lexa şu an tam anlamıyla delirmiş miydi ? Evet delirmişti ve elindeki bıçağı daha da sıkarak sertçe karnına soktu.

Titus"L-Lexa."dediğinde Lexa bıçağı çıkarıp bir kez daha soktu ve kulağına yaklaştı.

"Clarke'a zarar vermeye kalkan herkesin sonu bu."

Dedi ve bıçağı çekti.Karnını tuttu Titus ve ayakta duramayarak yere düştü.

Clarke'a döndüğünde şok olmuş bir şekilde Titus'a bakıyordu.Lexa Clarke'a dokunduğu an korkarak geri çekildi.Lexa şaşırmıştı.

"Clarke ?"

"Bunu yapamam ben Lexa."dedi.

"Az önce bana tüm hayatın boyunca birlikte olmaktan bahsediyordun."

"Tüm hayatım boyunca olmak istediğim kadın.."Yerdeki Titus'a ve Lexa'nın kanlı Eline baktı.

"Bu değil.Böyle değil."dedi ve gitmeye başladı.Lexa gözlerini kapatarak yaptığı şeyin yanlışlığı ile bağırdı ve elini sertçe duvara vurdu.

"Lanet olsun !"dedi ve Titus'a baktı.Ayağını tutmaya çalışıyordu.Sertçe ona tekme attı ve ondan kurtulmaya başladı.

— —

Clarke gördüğü şeyleri kafasından silemezken Raven'ın verdiği adrese gelmişti.Kapıyı çaldı.Raven'ı görür görmez Gözünden akan yaşlara engel olamadı.

"Ne oldu ?"dedi Raven ve onu içeri aldı.

"Bilmiyorum.B-ben..İyi değilim."

—

—