22-Biz diye bir gerçek var.

510 47 10
                                    

"S-sana inanamıyorum.Bana gerçekten böyle bir şeyi nasıl sorabilirsin ? Eğer bunu yapacağımı düşündüysen biz hiç olmamışız demektir Clarke."dedi ve hayal kırıklığı ile kapıya doğru yöneldi.

"Onu deme lütfen.Biz olduk.Biz diye bir gerçek var."

Clarke da sorduğu şeyin saçma olduğunu fark etti ve onu kolundan tutmak için yöneldi.Lexa da biz diye bir şey olduğunu onun özel olduğunu biliyordu.

"Lexa ben üzgünüm.Öyle demek istemedim."Lexa ona doğru döndü.Sevdiği kadının böyle düşünmesi onu gerçekten üzmüştü.

"Ne demek istedin ?"

"Yani ben-sadece.."

"Ben sana sordum.Benden korkuyor musun dedim.Sen de hayır dedin.Şimdi ise seni öldürebileceğimi düşünüyorsun."

"Hayır sadece sordum.Öyle bir şey düşünmüyorum."

"Bu sorunun cevabını bilmen gerekirdi."dedi ve kolunu çekip kapıdan çıktı.Hayatının bok gibi ilerlediğini biliyordu.Bu sürede Clarke ile tanışması onu değiştirmişti.Sanki bambaşka biri olmuştu.Yani kendinde de fark ediyordu bunu.Yine sinirli olsa da Clarke'a karşı başka davranıyor,bir tek onun yanında iyi oluyordu fakat şimdi ise uçurumdan aşağı düşmüş gibi hissediyordu.

Bir an önce teknenin dışına çıktı ve hava almak istedi.Her şey üstüne gelmiş gibi hissetmişti.

"Lexa ?"dedi Indra.

"Efendim."

"Bir saate varırız.Söylediğin gibi evi ayarladım.Her şey tamam.Clarke ile-"

"Clarke için ayrı bir ev tut.Bir süre uzak kalsak daha iyi."

"Ama sen-"

"Dediğimi yap Indra."

"Peki.Hemen ayarlıyorum."dedi ve yanından ayrıldı.

— —

Clarke kendini yatağa bırakmış Lexa gittiğinden beri yaptığı şeyin salaklığını düşünüyordu.Lexa onu tabiki öldürmezdi.Bir anlık sinirle söylediği saçma sapan bir şeydi.Söylememesi gerekirdi.

Kapının çalması ile doğruldu.Raven gelmişti.Birkaç zamandır doğru düzgün oturup konuşamamışlardı.

"Clarke nasılsın ?"dedi sandalyeyi çekip oturarak.

"Bok gibiyim."

"Ne oldu ?"

"Lexa ile tartıştık ve söylemem gereken bir şey söyledim."gözleri dolmuş vücudu stresten titremeye başlamıştı.

"Tamam sakin ol."

"Nasıl olayım ? Ben aptalım.Aptal."dedi kafasına vurarak.Raven hızlıca onu durdurdu ve sıkıca sarıldı.

"Sana kıyamıyorum.Gördüğüm kadarı ile Lexa ile birbirinizi gerçekten seviyorsunuz.Düzelirsiniz."

"Lexa bana bir şey yapmaz.B-ben.."derin bir nefes alıp verdi."Of."diyerek ona sarılmayı bıraktı.

— —

Indra'nın dediği gibi bir saat içinde gidecekleri yere vardılar.Herkese haber verildi ve kıyıya yaklaşmaya başladılar.Her şey tamamdı.

Lexa Clarke ile göz göze geldi.Clarke sessizce "Üzgünüm."dedi.Lexa üzgün olmasının bir faydası olmadığını düşünerek başını çevirdi.

Onu herkesten,her şeyden korumak için elinden geleni yapardı.Hala da yapar.Böyle olması onu da üzmüştü ama bir süre uzak kalmak belki de daha doğruydu.En azından ona olan siniri geçene kadar.

"Lexa arabalar hazır.Söylediğin gibi bundan sonra herkes kendi başına."

"Bir dakika ne demek o ?"dedi Clarke.

"Lexa ve Titus'un diğer planı.Artık herkes kendisi.Gerekli takipleriniz yapılacak.Kaçabileceğinizi zannetmeyin.Sadece grup halinde olmayacağız artık."dedi Indra.

"Lexa bana bundan hiç bahsetmedin.Kimseye bahsetmediniz."

"Önceden söylersek-"dedi Indra fakat Clarke lafını kesmişti.

"Sana söylemedim Indra.Lexa'ya söyledim."

"Ben de sana cevabını veriyorum."

"Sen Lexa mısın ?"

Clarke'a bakarak
"Yeter.Sorgulama denileni yap."dedi ve inmek için merdivenlere yöneldi.

"Sorguluyorum.Çünkü bilmek istiyorum."

Lexa durdu.Sırtı hala Clarke'a dönüktü.Ona diklenmesene alışkındı fakat şimdi aralarında hiçbir şey olmamış gibi davranmak zordu.

Arkasını dönmeden"Gidiyoruz."dedi ve merdivenlerden inmeye başladı.

— —

"Lexa durur musun ?"dedi Clarke.Lexa arabaya binmek üzereyken.

"Sabrımı yine zorluyorsun."

"Özür dilerim.Bana böyle bir şey yapmayacağını-"Clarke'ın konuşmasını silahın ateşlenmesi kesmişti.Lexa Clarke'a hedeflenen silahı farketmişti.Birden onun önüne atladı ve kurşunun kendisine isabet etmesine izin verdi.

Kurşunun etkisiyle biraz sarsıldı.Yer sanki altından kaymıştı.Clarke düşmemesi için onu sıkıca tuttu.

"H-hemen yakalayın onu !"diye yüksek sesle zorlanarak bağırdı Lexa.

"Lexa..Lexa.Bana bak."Lexa başını kaldırıp ona baktı.

"Bir şeyin yok.Tamam mı ? Ben iyileştireceğim seni."Clarke'ın gözleri dolmuştu.

"Ö-önemli bir yara değil Clarke."

"Olmaz öyle şey.Bakacağım dedim."

"Efendim doktor çağırmamızı ister misiniz ?"dedi Indra.

"Olur."

"Hayır.Hayır.Bakın eve gidelim.Ben ona gerekli müdahaleyi yapacağım.Bir an önce gitmeliyiz."

Bir elini yanağı ile boynunun arasına götürerek hafifçe dokundu"Lexa bak doktor bekleyene kadar kan kaybedeceksin."dedi.

Tamam anlamında başını salladı Lexa.Daha fazla onunla inatlaşmayacaktı.Dediğini yaptıracağını biliyordu.

Kolundaki ağrıyı aldırmayarak Clarke'ın onu yönlendirmesine izin vermeden arabaya bindi ve evine doğru gitmeye başladılar.

PrisonerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin