Alanis hala şaşkınca kapanmış panele bakarken Five, Alanis'in elini tuttuğu gibi eve geri ışınladı. Herkes odalarında olmalıydı.
İkisi beraber NUMBER 1 yazan odaya girdiklerinde Luther ağırlık kaldırıyordu. Five, Luther'ın yakasını tutup kaldırmaya başladı ama hiç etki etmiyordu.
-ALANIS-
Five, Luther'a asıldıkça Luther sanki bir böcek varmış gibi üstünü silkeliyordu. Five bu durumdan rahatsız olmuş olacak ki artık pes etti.
Five: Her şeyi biliyoruz Number 1!
Luther: Her şey derken?
Alanis: Mesela *düşünür gibi yapar* Vanya'yı sevdiğini?
Luther büyük bir kahkaha patlattı.
Luther: Ben - ahahahhaha - Vanya'yı - ahahhahahaha - mı seviyormuşum?
Five: Hiç anlamamazlığa yatma. Biliyoruz!
Luther: Siz- siz saçmalamışsınız. Ben Allison'i seviyorum.
Five: Agh, yeter artık. Alanis kontrol eder misin?
Başımı salladım.
Alanis: Bir söylenti duydum Luther, gerçekleri anlatıyormuşsun.
Luther'ın gözleri beyazlaştı.
Luther: Ben Allison'ı seviyorum.
Five&Alanis: Ne!
Five: Sonsuzluk panelinin yanlış olması imkansız! Bunu biri yapmış olmalı-
Five: HANDLER!
Handler'ın kim olduğunu sorunca Five bana onun komisyonun başkanı olduğunu söyledi.
Alanis: Handler neden böyle bir şey yapsın ki?
Five: Çünkü kıyameti durdurmamızı istemiyor ve bu yüzden bize yanlış ipucu verdi!
Five ellerini saçlarına geçirip çekmeye başladı. Yanına gittim ve ellerini tutup bana bakmasını sağladım.
Alanis: Five... Anlıyorum, dünyanın sonu geliyor ama kendini bu kadar yorma. İllaki bir çözüm yolu bulacağız. İnanıyorum.
Five: *gülümseyerek* Peki. Mutfağa gidelim, biraz atıştıralım.
Beraber mutfağa girdik. Five kahve yaparken ben sandviç hazırlıyordum. Ne kadar rahatız değil mi? Kıyamet kopacak ama biz burada yemek yiyoruz. Hah!
Arkamı dönüp Five'a bakacağım sırada duvardaki takvim dikkatimi çekti. Bu kadar zaman ne ara geçmişti? Aman Tanrım!
Alanis: *eliyle takvimi göstererek* Five, şuraya bak.
Five: Bir dakika... Bu kadar zaman geçmiş olamaz. Yani biz bu kadar zamanda ne yaptık? NASIL KIYAMET İKİ GUN SONRA!?
Five'a sarıldım. Onu sakinleştirmek için saçlarını okşamaya başladım. Kendini iyi hissettiğine kanaat getirince kahve ve sandviç ile dolu tepsiyi alıp ıçeri geçtik.
Büyük koltukta birbirimize dönük oturup tepsiyi ortamıza yerleştirdim.
Alanis: Vanya ve Ben'e söyleyecek miyiz?
Five derin bir nefes aldı. Tam konuşmaya başlayacakken başka biri söze girdi.
Pogo: Merhaba Efendi Alanis ve Efendi Five.
Alanis: Merhaba Pogo-
Five: Pogo, babamızın gizli yeri neresi?
Pogo: B-bunu söyleyemem Efendi Five-
Five: Zaten babamız öldü. Bak eğer kıyameti durdurmak istiyorsan söyle. Belki orada bir ipucu vardır.
Pogo: Peki.
Pogo yeri tarif edince Five bizi oraya ışınladı. İçerisi siyahın tonlarını barındırıyordu. Mobilyalardan bir kaçı sadece beyazdı.
Five: Ben dolaplarını arayacağım. Sen masasını ara.
Başımı sallamakla yetinip masaya ilerledim. Masanın üstündeki dosyalara baktığımda hiçbirinin kıyamet ile yakından uzaktan ilgisinin olmadığını gördüm.
Masanın diğer çekmecelerine bakmak için doğrulduğumda duyduğum sesle kaskatı kesildim.
??? : Buraya geleceğinizi biliyordum sevgili Five ve Alanis.
Biraz kısa oldu.
Sizce gelen kim?
Online Muah ♥️
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kemanlardan Çıkan Gerçek | TUA
Fanfiction"Sahneye çıkmaya hazır mısın Alanis?" "Ben her zaman hazırım Vanya." --- "Kemanlardan Çıkan Gerçek" adlı ilk kitaptır. "Cover By: @mirainohokage" --- #¹ aidan #¹ keman #¹ tua #¹ netflix #¹ kıyamet #¹ gr...