Bölüm ⁷

1.4K 140 141
                                    

İthaf nazlersun <3.

-ALANIS-

Dün yaşadıklarımı bir türlü sindirememiştim. Bugün onlarla yüzleşecektim. Geçmişimi ve bilmediğim her şeyi öğrenecektim.

Daha önce onların evine bir kez gittiğimden nerede olduğunu biliyordum. Kulaklığımı taktım ve evlerine geleme kadar yürümeye başladım.

Evin önüne geldiğinde büyük demir kapıyı açtım ve evin bahçesine girdim. Gidil zili çalıp bekledim. Kapıyı sarı saçlı bir kadın açmıştı. Anneleri idi sanırım.

Alanis: Merhaba ben Alanis. Vanya ile konuşmaya geldim.

Grace: Merhaba tatlım ben Grace. Gel seni Vanya'nın odasına götüreyim.

O önden ben arkadan ilerliyorduk. Üst kata çıktığımızda aynı zamanda Five da kapısından esneyerek çıktı ve beni görünce esnemesi durdu. Onu umursamayıp Grace' i izlemeye devam ettim.

Bir kapının önünde durunca ona teşekkür ettim ve kapıyı tıklayıp içeri girdim. Vanya makyaj masasının önünde oturmuş, saçını örüyordu. Hiç bir zaman saçını doğru düzgün öremezdi.

Gülümseyerek yanına gittim ve saçını örmeye başladım. O da ellerini indirdi ve aynadan bakmaya başladı.

Alanis: Sizinle her şeyi konuşmak için geldim. Dikkatini çekerim, her şeyi.

Vanya: Söz verdim Alanis. Hem senin sayende Klaus bu aralar içmeyi bıraktı.

Buna mutlu olmuştum. Klaus iyi biriydi. Ve eğer içmezse daha da iyi olabilirdi.

Vanya'nın saçını örmeye bitirince beraber aşağıya inip diğerlerini bekledik. Hepsi gelince Vanya anlatmaya başladı.

Vanya: Alanis eskiden senin annen ve baban, bizim babamız Reginald'a çalışıyorlardı. Birbirlerini sevdiler ve evlendiler. 1 Ekim 1989 tarihinde daha önce hamile olmamasına rağmen 43 tane kadın çocuk doğurdu. Bunlardan yedisi biziz, biri de sen. Reginald bulabildiği çocukları evlatlık aldı.

Vanya: Evlatlık almasının sebebi merhameti değildi. O 43 çocuğun özel güçleri vardı. Annen kimliğinde doğum tarihini değiştirmişti. Nedeni buydu. Reginald'in seni almasını istemiyordu. Bu yüzden sen doğduğunda seni sakladılar. Ve 7 Temmuz 1990 da doğdun gibi gösterdiler.

Vanya: Babanın doğumundan bir kaç yıl sonra ölmesinin sebebi Handler idi. Handler kim diye sorarsan zamanla uğraşan bir komisyonun başkanı kısaca.

Vanya: Handler senin özel güçlerin olduğunu öğrenmişti. Bu yüzden sizin evinize geldiklerinde baban, annen ile seni başka bir yere gönderdi. Kendisi Handler'ı oyalamaya başladı. Bu kargaşa sırasında öldü.

Vanya: Dün yaptığımız şey için özür dileriz. Senin gücünün olup olmadığına baktık. Ve gerçekten gücün varmış. Gücünün ne olduğunu öğrenmek ve geliştirmek için de büyük ihtimalle Reginald seni evlatlık alacak.

Vanya: Ayy, çok konuştum ben!

Her şey bir anda üst üste gelmişti. Çok bilgi yüklenmişti beynime. Yüzümü ellerime gömüp sıvazlamaya başladım. Biraz sonra kafamı kaldırdım ve merak ettiğim soruyu sordum.

Alanis: Peki, daha çabuk inanabilmek için güçlerinizi gösterir misiniz?

Luther: Peki ben başlıyorum. Babam bana Number 1 der. Ve gücüm senin deyiminle hulk gibi olmak.

Ve koltuğu işaret parmağıyla kaldırdı. Ağzım açık kaldı.

Diego: Ben Number 2. Gücüm telekinezi ve bıçaklar ile ilgili diyebiliriz.

Cebinden bıçağını çıkardı ve bana doğru fırlattı. Tam ayak serçe parmağımın ucuna geldi. Bıçağı aldım ve sinirle ona doğru fırlattım. Diego ise sadece elini kaldırdı ve bıçak durdu.

Allison: Ben Number 3. Gücüm herkese istediğini yaptırabilme.

Alanis: O nasıl oluyor?

Allison: Bir söylenti duydum Alanis, Five'a vuruyormuşsun.

Bir anda bir güç beni ayağa kaldırıp Five'in yanına getirdi. Kendimi tutamıyordum. Elim havaya kalktı, kendimi ona vurmamak için zorladım. Ve geri geri gidip yerime oturdum.

Allison: Bu-bu nasıl olur? Bir dakika. Bir söylenti duydum Luther. Yere düşüyormuşsun.

Luther küt diye yere düştü. Klaus kahkaha atmaya başladı.

Allison: Oh be. Gücüm hala yerinde ama neden sende işe yaramadı, bilmiyorum.

Klaus: Ben Number 4. Ölülerle konuşabiliyorum. UuUuUuUu.

Alanis: Mesela babamla konuşabilir misin?

Klaus: Tabiiki de. Hatta şu an seni çok sevdiğini söylüyor.

Alanis: Onun babam olduğunu anlamak için bir soru sorabilir miyim?

Klaus: Sor bakayım.

Alanis: Küçükken en sevdiğim çizgi film neydi?

Klaus: Caillou ile Marsupilami arasında kalmış. 

Alanis: *fısıldayarak* Babam.

Five: Number 5. Işınlanabiliyorum.

Arada bir sessizlik oldu. Göstermesini bekliyordum. 

Alanis: Eeee, göstermeyecek mi-

Bir anda önüme ışınlanınca ağzımdan küçük bir çığlık kaçtı. 

Ben: Ben Ben. Bu cümleyi kurmayı çok seviyorum. 

Kıkırdadım.

Ben: Diğer adım Number 6. Gücümü şöyle anlatayım. Karnımdan ahtapot kollar çıkıyor.

Bir anda altı tane ahtapot kolu bana doğru gelmeye başladı. Koltuktan kalkıp koşmaya başladım. Vanya'nın yanına gidip iyice sindim. Kahkaha atmaya başladılar. Yanaklarım kızarmaya başladı.

Vanya: Ve son olarak ben Number 7. Gücüm bir nevi yıkıcı kuvvet dalgaları oluşturmak. Bunu sana göstermek isterdim ama evi başımıza yıkmayı istemem.

Online Muah ♥️

Kemanlardan Çıkan Gerçek | TUAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin