79.bölüm

1.1K 62 0
                                    

Liseyi de bitirştim ama üniversiteye gitmek istememiştim.

Herneyse.

Dedem ve babam dinimiz ile ilgili herşeyi o kadar iyi öğretmişlerdi ki , genç yaşımda kuranı kerimi aklıma kazıyıp ezberlemiştim.

Bir gün dışarda bahçele ilgilenirken , evimize orta yaşlarda bir adam geldi.

Dedemi evden alıp arabaya bindirip gittiler.

Ben babamın yanına gittim hemen ya baba , şu gizemli perdeyi aralayın artık lütfen , sen bir yandan , dedem bir yandan .

Meraktan öleceğim. Anlatın artık , nereye gidiyorsun , ne yapıyorsunuz falan gibi konuşma yaptım.

Aslında insanlara yardım ettiklerini biliyordum ama ben detay peşindeydim.

Babam imam olduğu için , dua isteyen , yardım isteyenler olurdu bu normaldi tamam ama ya dedem. ? Onun gizemi neydi.

Babam bana bakarak , zamanı gelince deden sana uygun bir dille açıklama yapacaktır dedi ve benim camiye gitmem gerek , vakit gelmek üzere , sende gecikme , ezana 20 dakika var , işini hallet camiye gel dedi.

Ardındanda yanımdan ayrıldı.

Aradan yıllar geçti . 26. Yaşıma gireceğim gece bir rüya gördüm.

Ama rüya demeye bin şahit ister. Tıpkın gerçek gibiydi.

Ben , demem ve babam bizim evin bahçesindeyiz.

Hepimiz bembeyaz ihramlık giyinmişiz.

Babam elindeki kazmayla 2 metre boyunda bir mezar kazmış.

Hayırdır bana , bu çukur da ne , neden kazdın dedim.

Birazdan öğrenirsin dedi.

Ardındanda dedem elimi tuttu ve dedemle birlikte mezarın içine girip sırt üstü yattık.

Ben sorular sorsamda kimse cevap vermiyordu.

Bende kendimi daha fazla yormayıp , olacakları seyretmeye başladım.

Babam ise , elindeki kürekle üzerimize toprak atıp bizi gömmeye başladı.

Dedem ise dua okuyordu.

Çok geçmedi ki kendimden geçmiş ve karanlık bir yerde bulmuştum kendimi .

Ama dedem yanımda yoktu.

Karanlıkta yolunu kasbetmiş biçimde ilerlerken , buraya gel evlat diyen bir ses duydum.

Dedemin sesiydi.

Sen gelği yöne doğru ilerledim.

Karşımda , benim gibi bembeyaz giyili bir kaç insan topluluğu vardı.

Çember oluşturmuşladı 

Oraya gider gitmez çember açıldı ve kendimi çemberin içinde beni bekleyen dedemin yanında buldum.

Ama hiç kimse konuşmuyordu.

Çemberde ki topluluktan biri daha çembere girdi.

Dualar ede ede sağ elimi tuttu. Sonra da , dedem , ben ve bu kişi ile küçük bir çember oluşturdu.

Dua ede ede saat yönünde dönmeye başladık.

Ardından da durdu ve elimi bıraktı. 

Ardından tekrar sağ elimi tutup , dedemin sağ eliyle birleştirdiği anda avucumun içi alev gibi yanmaya başladı.

O anda uykumdan uyandım.

Ama nasıl terlemişim anlatamam.

Bu rüyada neydi şimdi . Çok gerçekçiydi diyerek odamdan çıkıp , bahçeye çıktım. Temiz hava alsam iyi olacaktı.

Biraz hava aldıktan sonra. İçeri girdim. Odama gidecekken dedemin odasının kapısın altından sızan bembeyaz ışık dikkatimi çekti.

Sanki nur inmişti . O kadar parlaktı.

Bismillah diyerek odama geçtim ve uyudum.

Sabah uyandığım da abdest almak için bahçeye çıktım.

Çeşme başında yüzümü yıkarken , sağ avucumda ki iz beni şok etti. Hatta korkuttu.

Koşarak babamın yanına gidip ona gösterdim.

Babamda büyük bir heyecanla beni dedemin yanına götürdü.

Dedem Avucumda ki ize bakıp , allahım sana şükürler olsun diyip , bana kendi sağ avucunda ki izi gösterdi.

Aman allahım , bu izi benim avucumdakiyle aynıydı.

Yarım hilal gibi bir izdi.

Dedem hemen avuçlarımızı birleştirip dua okuyarak ağlamaya başladı.

Zamanı geldi evlat dedi ağlarken.

O sıra babam da ağlıyordu.

Bende onları görünce , duygulanıp , onlara sarılıp , ne olduğunu anlamasamda ağlamaya başladım.

Ardından sabah namazını kıldık.

Sonra da hep beraber dedemin odasına girdik.

Dedem söze girdi.

Bak evlat , sırası geldi. Herşeyi öğreneceksin .

Dünya'yı , ahireti , bilineni ve bilinmeyeni . Herşeyi öğreneceksin dedi.

Ben merakla dinlemeye başlarken dedem söze girdi.

Bak evlat.

Ben allah yolunda ilerleyen ve onun bana verdiği görevleri yerine getirmeye çalışan bir zat'ım.

Hüddam ilmi nedir bilir misin dedi.

Ben merakla , hayır  , bilmiyorum dedim.

Dedem de a'dan z'ye herşeyi anlattı.

Ben can kulağı ile dinledim her anlattığını.

Şimdi sana bildiğim herşeyi öğretme zamanı dedi.

Ben ise , dedem , neden ben dedim. 

Babam senin oğlun , neden o değilde , ben dedim.

Dedem ise , bak evlat , bu sorunda haklısın ama babanında bir oğlu , yani sen olduğun için ve ben halen hayatta olduğum için , kanımı taşıyan en genç insan seçilir . Bu yüzden sen seçildin. Senden sonra da senin evlatların şeçilecek ve ona tercihleri sorulacak. Eğer kabul etmezlerse bu döngü sonra erecek , kabul ederlerse nesilden nesile gidecek , eğer sen şu an bu görevi kabul etmezsen ,İşte o zaman sıra babana geçer , çünkü döngünün bir halkası da babandır dedi.

Durum biraz bana karışık gelsede tamam dede dedim.

Sen nasıl uygun görürsen. Senin izinden ve yolundan gitmek bana şeref verir dedim.

HÜDDAM'IN HAYATI - SEYYİD ALİ - Korku Hikayeleri - Paranormal - KorkuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin