Gecenin bir saatinde ben yine buradayım kdkcjkdlfjk çaktırmayın sabahtan beri yattığım için böyle kkcvjfdlkdfd neyse hadi siz bölümü okuyun..
İyi okumalar..
AYLA'DAN..
Ben Ege'ye tutunmuş yorgun bir şekilde mırıldanırken birden defne teyze "Ege, çık hadi sen oğlum.." dediğinde Ege'nin yanında gelen kişi defne teyze olduğunu anlamış oldum. Ege hızla "Ama anne.." diye itiraz edecekken defne teyze sözünü keserek "Hadi Ege." dedi.
Bu ses tonu kesinlikle itiraz istemiyorum demek istiyordu. Egede itiraz etmeden dışarı çıkıp kapıyı kapadığında dolu gözleriyle defne teyze yaklaştı yanıma. Ayakta durmaya halim olmadığı için defne teyze yatağa oturdu. Sonra da dizlerine vurarak gülümsedi..
Annem öldüğünde de böyle yapmıştık. Daha doğrusu ondan sonra ne zaman bir derdim olsa hep defne teyzenin dizlerindeydim. Yanına gidip başımı dizine koydum, vücudumu da yatağa doğru uzattım. Defne teyze saçlarımı okşarken, bir elim şişmiş olan karnımdaydı diğer elimse defne teyzenin dizinde.
Sarsıla sarsıla, hıçkıra hıçkıra ağlarken defne teyze saçlarımı okşuyordu. "Bunları ege falan biliyor ama sana daha önce söylememiştim." dediğinde merak etmiştim. Ama hala ağlıyordum aynı şekilde. Derin bir nefes aldı saçlarımı okşarken "Kumsal'ın bir ikizi olacaktı biliyor musun? Ama bir gün çok rahatsızlanmıştım. O günde tatildeydik, sonra doktora gittik. Onur ve ege de yanımızdaydı.. Erkek olacaktı o da, ama o gün onu kaybettik. Onların da doğmasına az kalmıştı, ama ben sadece kızımı doğurabildim. Ben de senin gibiydim ama sadece kimseyle konuşmuyordum. Mert kızdı bir gün bana senin tek çocuğun o değil falan diye çünkü o da benim halime üzülüyordu. Sonra aklım başıma geldi, benim karnımda kızım vardı onu da benim aptallıklarım yüzünden mi kaybedecektim? İki tane oğlum vardı, mert vardı.. Onlar için güçlü durmak zorundaydım. Ama şuan bile aklımdan çıkmıyor, keşke olsa diyorum ama o cennete gitti. Ama kalbimin hep bir yarısı eksik ayla.. Mert'in, Ege'ye hapse düştüğünde o yüzden o kadar kızdı. Belki onu da kaybetmek istemiyordu." Derin bir nefes aldı ama titrek bir nefesti.
"Ama senin diğer çocukların vardı defne teyze, onlara tutundun.. Onlar için güçlü durdun, onlarla belki de onun yokluğunu giderdin. Ya ben?" dedim hıçkırarak. Defne teyze saçlarımı okşayarak "Ege var.. Ege var Ayla. Tamam canın çok yanıyor ama Ege'nin de canı acıyor.. Ayla uzak durma ondan. Bak eğer ona sığınırsan acıların hafifleyecek emin ol.. Onun da, senin de birbirinize ihtiyacı var ayla.. Sen de Ege'ye tutun olmaz mı?" Hıçkırıklarım geçmişti, sadece ağlıyordum. Rahatlamıştım, belki de iyi gelmişti konuşmak. Ama haklıydı.. Ege'nin ne suçu vardı? Kimsenin bir suçu yoktu, kimseye böyle davranmaya hakkımda yoktu.
Bende Ege'ye tutunurdum.. Hep iyi geliyordu onun yanımda olduğunu bilmek. O zaman neden böyle yapıyordum? Haklıydı..
"Tamam ama emin olmadan aldırmam kızımı defne teyze.. Çünkü ben hissediyorum onun yaşadığını, ölse hissederdim değil mi?" Hala saçlarımı okşarken "Hissederdin kızım.. Sen nasıl istiyorsan öyle olsun, birkaç doktora daha gidersiniz.. Bak ne diyeceğim sana iyi gelecekse şimdi bile ninni söyleyebilirsin kızına?" Dediğinde hafif bir tebessüm ettim.
"Olur mu ki?"
Kıkırdadığını duymuştum "Neden olmasın? Hem sesinden dolayı çekiniyorsan çok güzel olmasa da idare edecek bir ses tonun var. Hem her bebeğe annesinin sesi güzel gelir." Ben de kıkırdadım. "Şey.. Peki o zaman.."
"Ceylan gibi yüzün olsun
Selvi gibi boyun olsun
Talihin hep açık olsun
Uyan güzel kızım uyan melek kızımUyan canım kızım uyan uyan
Uyan güzel kızım uyan melek kızım
Uyan canım kızım uyan uyan
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ALPARSLAN
Adventureyeşil çay kitabının devamıdır. onu okumasanız pek bir şey kaybetmezseniz, okursanız konulara daha hakim olursunuz ama okumanıza gerek yok. Sadece askeri bir kitap değil! Çoğunlukla tatlı bir aşk hikayesi fakat askeri kısımlarda vardır. Hem Askeri bi...