Bomba.. Bir, İki Ve Üç!

53 4 70
                                    

Hızlıca bölüme geçeceğim sizi tutmak istemiyorum. Oy verenlere teşekkürler..

İyi okumalar :)

ASENA'DAN..

Mert amca bizi yalnız bırakmak istediği için odadan çıktı. Ardından Onur da, Mert amca ile konuşmak istediğini belirtip odadan çıkınca yalnız kalmıştık Defne teyze ile. Yüzüne bakmaya cesaretim var mıydı? Bilmiyorum. Haklılardı en azından söylememiz lazımdı fakat ben bunu Onur'a söylemiştim zaten. Bir anda deli cesaretiyle Defne teyze ile konuşmuştum belki de yumuşamıştı ama şimdi o cesaretten bende yoktu.

Bir anda tüm cesaretim uçup gitmişti sanki ve ben hiçbir şey yapamamıştım gibi hissediyorum. Çok tuhaf bir durumun içindeydim gerçekten.. Evlenmiştik fakat sonrasında normal bir gelin ve damadın yaşamadığı olaylar olmuştu. Öncesinden evlenme durumunu söylemediğimiz için pişmandım çünkü zaten karşı çıkmazlardı. Bilmiyorum, keşke o gün Onur'a bunu söyleseydim. Fakat insan o anda tüm sorunları unutuyordu sanki, herkesi unutuyordu sadece ikiniz kalıyordunuz sanki. Kalbimi dinlemiştim ilk defa beynimle değil kalbimle hareket etmiştim. Zaten kalbime karşı koyamamıştım ki, midemin heyecandan kasılması, başımın heyecandan zonklaması ve kalbimin ritmi adeta kafesinden çıkmaya çalışan minik bir serçenin hızlı kanat çırpması gibi hızlı atıyordu.. İşte bu yüzden birilerine evleneceğimizi söylemeyi unutmuştum belki de.

Ne bileyim şuanda da bir yandan pişmandım ama bir yanım pişman değilsin diyordu. Kafam daha fazla karışmıştı ama köpek gibi pişmandım.. Yanlış anlaşılmasın! Onur ile evlendiğim için değil! Kimseye söylemediğimiz için pişmandım.

Ben odada bakışlarımı gezdirirken Defne teyzenin yanıma oturduğunu hissettim. Ben daha ne olduğunu anlamadan bana sarılınca şaşkınlıkla bir an durdum. Dayanamayıp bende ellerimi beline doladığımda kokusunu içime çektim. Anne kokuyordu...

Çok özel ve benim özlediğim bir kokuydu..

Ayrıldığımızda bir elimi tutarken diğer elini de yanağıma koymuştu. Gülümserken "Güzel kızım benim.." dediğinde yutkundum, annemde böyle derdi. "Asena, belki de benimle hiçbir şeyi umursamadan konuşma yapmasaydın sizi biraz daha geç affedebilirdim. Ben sizin evlenmenize hiçbir zaman karşı çıkmadım ki.. Hatta siz küçükken bile annenle dua ederdik-Yutkundu.- Tabii o şahit olamadı belki ama ben karşı çıkmazdım ki. Aksine mutlu olurdum, tamam belki düğününüz olmayacak diye azıcık sitem ederdim. Gelinlik giymeyeceksin diye biraz mızmızlanırdım fakat yine de engel olmazdım. Mesela kendini benim yerime koy? Eminim sen daha fevri davranırdın. Yanılıyor muyum?-Kafamı iki yana salladım, gülümsedi.- En azından bir telefon açsaydınız yetişirdik Asena. Ben sadece kırıldım, üzüldüm.. En doğal hakkım değil miydi sizi evlenirken görmek? Öyle daha mutlu, daha güzel olmaz mıydı güzel kızım? Ev konusuna gelirsek de çekinme, hayallerin nasılsa öyle bir ev al." diye ekledi. Gülümseyerek kafamı salladım. Haklıydı, en doğal hakkıydı oğlunun mürüvvetini görmek. Düşünememiştik işte, her şey aceleye gelmişti.

"Haklısın Defne teyze, çok haklısın. Düşünemedik biz.. Neler olacağını göze almıştık ama sizi aramak aklımızın ucundan geçmedi. Özür dilerim. Bir anda-" diyemeden Defne teyze sözümü devraldı. "Bir anda tüm dünyayı unuttunuz değil mi? Biz de gençken öyleydik.. O kadar heyecanlıydım ki, tir tir titriyordum resmen. Kalbim zaten maratona çıkmış gibiydi, bir de nikah kıyıldıktan sonra Mert anlımdan öpünce daha da hızlanmıştı. O da bir o kadar heyecanlıydı, yanlış bir hareket yapmaktan bile korkuyordu. Yerinde duramıyordu, neredeyse nikah kıyılırken etrafta yürüyecekti. Anlımı öpmek için duvağımı açarken elleri titriyordu. Geçti gitti işte.. Üç tane evladımız oldu, iki tane en yakın arkadaşımız oldu. Sonra sizi de sayarsak altı tane yavrumuz oldu. Şimdi de mürüvvetinizi görüyoruz, Ayla'm hamile.. Torun sahibi olacağım artık." İkimiz de kahkaha atarken "Sen benden gençsin Defne teyze. Olur mu hiç öyle şey?" dediğimde daha çok gülmeye başladık. Aşağı inmek için ayaklandı ve odadan çıktı.

ALPARSLANHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin