7. Bölüm

1.1K 120 110
                                    


"Dolunay ben çok özür dilerim Zeynep hastanede"
"Ne hastanesi Hatice?"
Biriden telefon kulağımdan çekilince alan kişiye baktım, Atakan!
"Ver şu telefonu!"
Hattinden fazla yüksek çıkan sesim onu sinirlendirmiş olucak ki birden kaşlarını çattı.

"Ne dedin sen?"
Sağır yemin ederim sağır.
"Ver şu telefonu dedim, ver!"
Birden beni ittirerek sırtımı aşırı sert bir şekilde duvar ile buluşturdu.
Şuan kalbim güm güm atıyordu, neden acaba? Neden olacak Zeynep hastanede ve nesi olduğunu bilmiyorum.
Elleri boğazıma buldu
"Sana kaç kere benle düzgün konuşman gerektiğini söyledim"
Kasıklarına dizimi geçirince elini gevşetmek zorunda kaldı.
"Ben kimseden emir almam!"

Arkadan Kemal kollarımı tuttu,
Atakan duruşunu dikleştirdi. Tam bana yaklaşıyordu ki Murat geldi.
"Adnan dışarda seni bekliyor bekletme adamcağızı"
Atakan bana öldürecek gibi bir bakış atıp dışarı çıktı.

Kemal kollarımı bırakınca koşarak Sevgi ablanın Yanına gittim, beni görür görmez ayağa kalkan sevgi abla telaşla konuştu.
"Noluyor Dolunay"
Derin bir nefes aldım sakin olmam gerekiyor.
"Zeynep!"
"Nolmuş Zeynebe"
Sakinim, sakinim
"Hastanedeymiş nesi olduğunu bilmiyorum ve benim Zeyneb'in yanına gitmem gerekiyor."
Sevgi ablanın gözleri yuvalarından çıkacak kadar açıldı.

"Benim onun yanına gitmem gerekiyor"
Sevgi abla gözlerini yumup yeniden açtı.
"Aklında bir plan var mı?"

〰️

Sevgi abla yere düşünce titremeye başladı.
Elim ayağım titrerken koşarak dışarı çıktım.
"Yardım edin!"
Sesimi duyan korumalar koşarak yanıma geldiler.
"S-sevgi abla k-kriz geçiriyor"
Korumaların ikisi yukarı sevgi ablanın Yanına giderken diğer ikisi Bodrum'a indiler.

açık olan kapıdan son hız koşarak çıktım.
Evin yolunun tam zıttına koşmaya başladım.
Plan işe yaramıştı, Sevgi abla kriz geçiriyor taklidi yapmış bense yardım isteyen korkmuş kadın rolünü oynamıştım.
Koşarak yola çıktığımda hızı kesmeden koşmaya devam ettim.
Biraz ileride bir araba gözüktü Allah'ım inşallah yardım isteye bileceğim biridir.

Araba yanımda durunca içi gözükmeyen arabanın camını tıklattım.
Kapısı açıldığında içinden murat indi, ne yapacağımı bilmez bir şekilde etrafıma bakındım hızlı bir şekilde arkamı dönüp koşmaya başladığım sırada ayağım düz yolda takıldı ve düştüm.
Ben yerde bileğimi tutmuş bir şekilde bağırırken Murat yanıma geldi.

"Kızım kaçmayı bile beceremiyorsun ha"
Hala ayağımı tutmuş bir şekilde inlerken murat kolumdan tutup ayağa kaldırmaya çalıştı.
"N'apıyorsun ya yürüyemiyorum kucakla kesin kırıldı ya kesin!"
Murat sabır dilenircesine yukarı baktı.

Yanıma geldiğinde bir elini bacaklarımın diğer elini belime koyup yerden kaldırdı.
Düşmemek için kollarımı beline doladım.

"Dur!" Aniden bağırmam ile durdu.
"Yere bir indir beni çabuk. hadi çabuk kramp girdi!"
Beni yere indirdiği anda tek hamlede arkasına geçip belinden aldığım silahın kabzasını boynundaki hassas yere vurdum yere yığılıp kalan Murat'ın üstüne tükürüp arabaya bindim gazı kökleyip hastaneye sürdüm.

〰️

Hastanenin içine girince danışmanın olduğu tarafa koştum.

"Zeynep Belen, kızım hangi odada"
"Bir saniye" bilgisayardan bir kaç şeye bakıp geri bana döndü.
"İkinci kat, altmış yedi numaralı oda"

Danışmanın yanından ayrılırken asansörü es geçip Merdivenlerden koşarak ikinci kata çıktım.
Koridorun en sonunda altmış yedi sayısını görünce direk o tarafa doğru koştum.
Kapıyı açtığımda yatakta yatan Zeynebi gördüm, kafasında sargı bezi vardı.

"Zeynep"
Bakışları beni bulduğunda gözlerinin içinin parladığına yemin bile edebilirdim, bana doğru koşarak gelmeye başlayınca yere diz çöktüm. Küçücük kolları boynuma sarılırken onu ne kadar çok özlediğimi fark ettim.

"Anne Hatice ablanın bir suçu yok hepsi benim hatam sakın ona kızma."
Zeynepte böyle biri işte kendi yanacak olsa bile tanıdığı yada tanımadığı herkesi korur kollardı. Anlını öpüp  yanaklarını ellerimin arasına aldım.

"Canın acıyor mu?"
Kafasını iki yana salladı elleri kafasındaki bandaja gitti.
"Kafama daha iyi bakabilmek için saçımın yan tarafını kestiler"
"Eminim öylede çok güzel olmuştur"
"Kaç gündür yoksun anne, neredeydin?"
Kaçırıldım kızım, böyle bir sürü adam kaçırdı bizi onların evinde yaşıyoruz.
Hatta biri sağır.
"kuzum Sevgi teyzen hastalandı  ona bakıyorum."

"Tamam o zaman sen şimdi git anne ben iyiyim sevgi teyzeme bak sen o iyileşsin"
Ah be kızım seni kim iyileştirsin?
Sessizliğim onun içine büyük bir cevaptı cevabını almış olucak ki gülümseyip kafasını salladı.
Yatağa oturup Zeynebi kucağıma otutturdum.

"Anne ben acıktım."
Başını öpüp kucağımdan indirdim,
"Sen otur ben sana yiyecek bir şeyler getiririm"
Odadan çıkıp kantine indim bir kaç tane çikolata, bir tane meyve suyu aldım, aldıklarımın parasını ödemek için kasaya gittim.
Adama aldıklarımı verdim elim cebime gitti. Sıçtım param yok ya lan benim ne kadar malım.
Sahte bir üzüntü ile adama baktım.

"Çok özür dilerim ben cüzdanımı odada unutmuşum hemen alıp gelsem sizin için bir sorun olur mu acaba?"
Adama pişmiş kelle gibi sırıtıp
"Siz aldıklarınızı götürün parayı hastanenin arkasına getirirsiniz"
Dudağımı ıssırdım demek arka tarafa peki adamım bunu sen istedin.
"Tamamdır"
A

dama gülüp Zeynebin yanına gittim.

Yemin ederim Kusucam! Dünyada ne kadar sapık adam var lanet herif.

Odaya çıktığımda Hatice de buradaydı.
Elimdekileri Zeynebe verip Hatice'nin kulağına eğildim.
"Para versene bana"
Hatice cebinden bir miktar para çıkarıp elime verdi.

Geri odadan çıkıp şerefsiz adamın dediği yere gitmeye başladım. Hastaneden çıkıp arka tarafa gittiğimde duvara yaşlanmış bir şekilde beni bekliyordu.
Tam adamın yanına gidiyordum ki arka kapıda gördüğüm kemal ile koca bir küfür savurdum hızla beni bekleyen adamın yanına gittim.
"Ağzını aç"
Anlamamış bir şekilde bana bakarken aniden boğazına yapıştım.
"AĞZINI AÇ?"
Korkmuş olacak ki ağzını açtı, elimdeki parayı adamın ağzına soktum, yüzüne en sertlerinden bir yumruk attım.  adam burnu tutmaya başladı kırıldı galiba çokta umrumda.
"Bizde kimsenin parası kalmaz"
Bir yumruk daha atıp koşarak odaya çıktım.

Zeynep tek başına yatakta oturuyordu.
"Hatice nerde?"
"Telefon çaldı konuşarak odadan çıktı"
Hızla zeyenbi kucağıma alıp koşarak odadan çıktık.

Araba arka kapıda olduğu için giriş kapısından çıkıcaktık.
Hastanenin ilerisindeki sokağa girdiğimizde önümüzde bir araba durdu cam açılırken içinde pis pis sırıtan Atakan bize bakıyordu.

"Benden kaça bileceğinizi mi sandınız?"

TUTSAKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin