21. Bölüm

728 58 87
                                        


"Bu dosyanın burda ne işi var? GÜVENLİK"

Aha sıçtık!

Kapıdan çıkıp gitmek için harekete geçmiştik ki Adnan'ın sesi ile geri ona döndük.
"Siz ikiniz gelin buraya!"
Ama olmaz ki böyle emir veriyor bu adam. neyse dayanmak zorundayım.

Kapıdan iki tane güvenlik girdi.
"Bir şey mi oldu Adnan bey?"
"Dün bura benden habersiz kimse girdi mi?"
"Hayır Adnan bey"

Adnan'ın bakışları beni buldu. Karnımı tutan ellerimi bir az daha sıktım. Zaten gözlerimi doldurmuştum dokunsalar ağlayacak dereceye gelmiştim.
"Sen yaptın değil mi?"
Evet ben yaptım ama bunu senin bilmene gerek yok.
"Neyi?"
"Bu dosyayı buraya sen koydun. Söyle kimin için çalışıyorsun?"
Atakan Kurtbey için.

"N-ne diyorsun sen ya?" Evet şimdi ağlamaya başlamıştım.
"Ben geldiğimde dolabın yanına çökmüş bir vaziyetteydi"
Ceyda'nın sözleri üzerine Adnan derin bir nefes aldı.
"Kimin için çalışıyorsun dedim?"
"KİMSE!" diye bağırdımda Adnan yanıma gelip kolumdan çekiştirerek odadan çıkardı. Herkez bize bakarken sürüklerken asansöre kattı. Kendi de girdiğinde birinci kata bastı. Ben ise yere çöküp karnımı tutarak ağlamaya devam ettim. Senin kadar iyi rol yapan birini görmedim helal olsun.

Asansör durunca kolumdan tutarak ayağa kaldırdı birlikte holding den çıktık.

Arabaya bindiğimizde şoföre kendisinin süreceğini söyleyerek arabaya bindi.

〰️

Nerdeyse bir saat süren yolculuğun sonunda ağaçların arasında tahtadan yapılmış bir eve geldik.

İçeri girdiğimizde ben hala gözlerim doldu dolu karnımı tutuyordum.
Hayır yani numara yapıcam derken gerçek olucaktı. Karnımı tutucam diye belim de ağrımaya başladı zaten.

Hemen ardımızdan gelen başka bir arabadan elinde büyük bir çanta ile başka bir adam indi.

Çantayı yanıma koyan adama baktım.
"Ne yapıyorsun?"
"Muayene edicem"
"İstemiyorum"

Adnan yanıma gelip gözlerini gözlerime dikti.
"Ne o yoksa yaptığın numara belli olmasın diye mi istemiyorsun?"
Adnan'a cevap vermek için ağzımı açtığım sırada doktor benden önce davranıp konuştu.
"Uzanıp karnınızı açar mısınız?"
Sert sesi yüzünden adama baktığımda sağ gözü ile iki kere göz kırptı.

Bu bizim Hatice ile aramızda olan bir işaret; eğer sağ gözünü iki kere kırparsa her şey yolunda, sol gözünü iki kere kırparsa bir sorun var demek anlamına geliyordu.

Adam Adnan'a baktı.
"Muayene etmem için dışarı çıkmanız gerekiyor."
Adnan ikiletmeden dışarı çıkarken adam Adnan'ın çıkışı ile hemen bana döndü.
"Beni Hatice gönderdi her şey yolundaymış."

Kafamı salladığımda muayene ediyor gibi yapıyor ama aslında benle konuşuyor du.

"Hatice dün akşam şirketin güvenlik ağına girip kameraların ayarları ile oynamış evden kameranın ayarlarını değiştirebikiyor.Yani senin resim yaptığın yer ve yere çöküşün gözüküyor ondan ayrı dosyayı çıkarışın yada koyuşun gözükmüyor. Hiçbir şey belli olmasın diye yedi dakikada bir kaç saniyelik kayıt etmiyor."
Hatice bunları bana neden söyleme gereğinde bulunmuyor acaba?

"Başka bir şey dedi mi?"
"Bundan sonrasında işler karışa bilirmiş. Daha çok dikkatli olman gerekiyomuş."

Adnan aniden odaya girince adam  baştan beri sağlığım hakkında konuşurmuş gibi yapmaya devam etti.
"Büyük ihtimalle içtiğiniz meyve suyunun tarihi geçmişti. Bundan sonra yiyip içtiğiniz şeylerin tarihine dikkat edin"

TUTSAKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin