31

834 78 2
                                    

Sessizlik...

Masada bir ses bile yoktu şuan. Az önce Jimin'in kendini kaybederek ağızından kaçırdığı şey yüzünden herkes şok olmuş durumdaydı.

Ben hariç.

Hoseok, daha kapıdan girerken Jimin'in sebepsiz kıskançlıklara gireceğini biliyordum ama kendini bu denli kaybedeceğini düşünememiştim. Birden haykırmıştı

'' Kıskanıyorum. Çünkü Yoongi'yi seviyorum.'' demişti Hoseok'a pat deiye.

Öylece oturmuş sessizce birbirimize bakıyorduk. Birisi sessizliği bölsün diye bekliyorduk resmen. Kimse de konuşmaya cesaret edemiyor gibi duruyordu.

Junghee sessizce konuşunca hepimiz silkelenmiştik.

'' Aşık mı olmuş'' demişti Jungkook'a yanaşarak. Sessiz olmayı planlarken. Masa da herkesin dediği şeyi duymasıyla hafifçe Jungkook'un arkasına saklandı. Hala kimse konuşmuyordu.

'' Ben gitsem iyi olur.'' dedi Yoongi dakikalar sonra.

'' Ben seni eve bırakıyım '' diyen Hoseok'la beraber kalktılar. Jimin ise bu sırada başını eğmiş öylece duruyordu.

'' Görüşürüz.'' diyerek hızla bulunduğumuz yerden ayrılan Yoongi ve onun ardından giden Hoseok'la ağızımı nihayet araladım.

'' Jimin. İyi misin?''

Ne konuşacağımı bilmiyordum. Şuan için en mantıklısı nasıl olduğunu öğrenmekti.

'' İyiyim. Sadece ağızımı sikmek istiyorum.'' demesiyle Jungkook elleriyle Junghee'nin kulaklarını kapatmıştı.

'' Çocuk var masada.'' dedi sertçe.

'' Of! Taehyung bu gece yalnız kalsam olur mu? Yani sen Jungkook'ta kalsan...''

'' Ben kalırım da sen yalnız kalmasan daha iyi olur bence.''

'' Bak kafam şuan hiçbir şey kaldırmıyor. Her şeyi mahvettim. Beni biraz kendimle bırak lütfen.''

'' Tamam Jimin. Taehyung bende kalır bu gece ama yarın sen de kahvaltıya geleceksin. anlaştık mı?''

'' Bakarız ben şimdi eve geçiyorum.'' dedi ve hızlıca ayaklandı ve çıktı. Şimdi masada Kook, Hee ve ben kalmıştık.

'' Sen biliyordun değil mi?'' dedi Jungkook bana dönerken.

'' Nereden anladın?''

'' Seni sandığından fazla tanıyorum. Hareketlerin ele veriyor seni her seferinde.''

'' Şuan bu dediğin şeye düşmem gerekirdi ama Jimin için o kadar üzülüyorum ki tepki veremiyorum.'' dememle gülümsedi.

'' Belki daha iyi olmuştur. Gerçi çok saçma bir çift olurlardı ama belki de bundan sonrası iyi gelişir.''

'' Kısmet bu işler Jungkook. Neyse ya biz de kalkalım, Junghee uyukluyor.'' dedim. işaret ederek.

Jungkook da onun uyuklayan halini görünce gülümseyerek kucağına aldı minik bedenini ve hesabı ödeyip biz de çıktık.

*******************

Jimin Pov's:

Elimdeki birayı kafama dikerken bu hale nasıl geldiğimi sorguluyordum. Resmen duygusal müzik dinleyip bira içiyordum ve eş zamanlı olarak da aşk acısı çekiyordum. Beni bu hale düşürenin Yoongi olması da cabasıydı.

Ne mal adamdım. kendimi tutamıyordum asla. İtiraf et tamam ama herkesin içinde mal gibi haykırmak ne Jimin?

Sinirle biramı sehpaya bıraktım ve ayağa kalkarak evin içini turlamaya başladım. İtiraf ettiğimle kalmıştım resmen. Bir cevap dahi alamamıştım. Hadi bana cevap verme onu geçtim bari Hoseokla sevgili misin onu anlat. Onun da cevabını alamamıştım.

'' Ulan gecenin sonunda adamı götüren Hoseok oldu. resmen şaka gibi !'' diyerek evin içinde deliler gibi geziyordum. Sinirle kendimi koltuğa atınca yanımda duran telefonumun ışığı dikkatimi çekti ama umursamadım kesin Taehyung'du.

Öylece oturup kendime sövmeye devam ederken kulağıma dolan telefonumun melodisiyle telefonu elime aldım ve aramayı cevaplayarak tüm nefretimi kustum.

''Taehyung arama amına koyayım. Zaten bok gibiyim. Kafamı dinlemek istiyorum.'' dedim ama beklediğim cevabı alamadım.

'' Taehyung konuşsana lan.''

'' Şey, Jimin bey Taehyung. değilim.'' diyen sesle yüreğim ferahlarken ettiğim küfürler için de kendime sövmeye başladım. Bu ses Yoongi'den başkası değildi de beni şimdi niye arıyordu ki?

'' Yoongi kusura bakma. Bir şey mi oldu? İyi misin?'' dedim tek solukta.

'' Değilim.'' dedi. Zaten sesinden belliydi. Kesik kesik gelen sesi onu ele veriyodu.

'' Ne oldu?''

'' Jimin bu gece seni üzdüm değil mi?'' demesiyle derin bir nefes aldım. Ben üzüldüğüm için kendisini suçluyordu. Kalbi o kadar temizdi ki bunu dert ediyordu.

'' Yok önemli değil.'' dedim ama önemliydi.

'' Önemli Jimin. Ben özür dilerim.''

'' Neden özür diliyorsun ki? Bir şey yapmadınYoongi.''

'' Sorun da o ya. Hiçbir şey demedim çıkıp gittim. Ama şok olmuştum, anla işte bunu beklemiyordum.'' dedi.

'' Senin suçun yok. Kendini yıpratma.''

'' Jimin....''

'' Hı...'' dedim çocuk gibi.

'' Evin altındaki parktayım da yanıma gelebilir misin?' ' Dediği şeyle vücudum titrerken derin bir nefes aldım.

'' Gelirim Yoongi. Beş dakikaya oradayım.'' dedim ve telefonu kapatarak evde mentollü sakız aramaya koyuldum.

Leş gibi kokuyordum anasını satayım!!!

----------------------------------

BLACK SWAN ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin