Evet. Bugün doğum günümün ertesi günü. Dün annemle babam bana odamı yenileyeceklerini söylemişti ve bugün bütün apartman benim odam için alışverişe gidecektik. Tabii abim, ablam ve arkadaşları gelemeyeceklerdi çünkü bu sabah ilk uçakla yeniden İtalya'ya dönmüşlerdi.
Bugün hep beraber en sevdiğimiz AVM'ye gidecektik. Çok fazla bir şey almayacağız. Tek ihtiyacım olanlar yeni dekorlar, gri ve siyah duvar boyası. Odamı tam bir sanatçı odasına çevireceğim. Kocaman bir kitaplık, el yapımı tahta süs bas gitar, ve güzel tablolar alacaktım. Tahta gitarlardan süs olarak 2-3 tane alıp duvara asacağım. Muhteşem bir oda olacak. Bütün işleri bugün bitirmek için sabah dokuzda annelerimiz beşimizi de zorla kaldırdı. Kahvaltımızı yapıp saat 11:00 gibi evden çıktık. Hayatımda ilk kez bu kadar sıcak gördüğüm için crop giymiştim. Yeşil crop, altıma siyah çoğu yerinden yırtık olan kot -evet siyah kotlara aşığım- yarım toplu dağınık saçlarım ve siyah kotumun kemer bölümüne bağladığım yeşil üzerinde beyaz çizgileri olan bandanam çok güzel duruyordu. Yani annem ve diğer herkes öyle söylemişti. Hemen bizimkilerle alışveriş merkezine daldık. Babalarımıza kendilerine göre gezmelerini, bunları bizim halledeceğimizi söylemiştik ve sözümüzü dinlemişlerdi.
İlk girdiğimiz yer her türlü oda aksesuarını satan bir mağazaydı. Sanırım adı 'Her şey Burada'' gibi bir şeydi. Ama cidden her şey buradaydı. İstediğim süs gitarlardan bile vardı ve daha ucuzdu. Aslında ben internetten almayı düşünmüştüm ama burada olduğu için tabii ki bunlardan 3 tane alıyorum. Gitardan başka olarak Mete'nin seçtiği çok güzel 10'lu tablo, Can'ın bulduğu aylı ayna, benim bulduğum siyah üzerinde beyaz kocaman güneş olan duvar halısı ve üstüne asmak için 10 metrelik sarı led, annemlerin en ucuzunu ve kalitelisini bulduğu koca bir kitaplık, kitaplığın yanına koymak için küçük sadece iki kişiyi alabilecek küçük siyah bir koltuk, koyu renk nevresimler, koyu renk kırlentler ve son olarak duvarım için gri ve siyah boya alıp yaklaşık 1 saat sonra mağazadan elimizde bin tane poşetle çıktık. Aslından işin kahrını erkekler çekiyordu çünkü erkeklik yapıp çoğu poşeti kendileri almıştı.
Bütün poşetleri arabaya yükleyip eve vardığımızda çok heyecanlıydım. Çünkü ailelerimiz hiçbir şeye dokunmayacaktı. Sadece babalarımız kitaplığımı monte etmek için yardım edecekti. Odayı boyama, dekore etme ve süsleme işleri biz fesatlardaydı. İlk iş duvarları boyamaktı. Sadece duvarla tavanı bağlayan asma tavan denilen yer siyah geri kalan duvar ve tavanlar gri olacaktı. Biz boya işini bitirdiğimizde birbirimizin üstünü batırdık ama çok eğlenceliydi. Odaya kitaplığı monte etmek için sadece babalarımızı aldık. Annelerimiz odayı en son görecekti. Babalarımız kocaman kitaplığı zar zor kurup hemen odadan çıktı. Biz Ece'yle bütün kitapları kitaplığa dizerken Mete gitarları ve tabloları, Bora üzerinde kocaman Güneş olan duvar halımı ve sarı ledimi, Can ise annemin ve babamın atmadığı eskiden kalan plakları ve ay şeklindeki aynayı asıyordu. Biz Ece'yle bütün kitapları dizmeyi bitirdiğimizde diğerleri işlerini bitirmiş dinleniyordu.
''Hey! Ne duruyorsunuz orda? Kalkıp kırlent kılıflarını kırlentlere geçirin.'' dedi Ece.
Sanırım biz çalışırken onların oturmasına sinirlenmişti. Bu hali normalde beni güldürürdü ama şuan iç sesim beni 'Sakın gülme. Sonun fena olur.' diye uyarıyordu.
Erkekler bizim sözümüzü dinleyip 5 kılıfı küçük yastıklara geçirdi. Küçük koltuğumu kitaplığımın önüne çapraz şekilde koyup yastıkların 2 tanesini onun üzerine 3 tanesini yatağımın üzerine koymuş ve yatağa geçirmek için 5 kişi savaş verdiğimiz nevresimlere sinir olmuştum. Son olarak küçük bateri setimi ve Mete'nin ailesinin dün hediye ettiği sanat setinden çıkan şovale, tuval ve boya paletini de bir kenara koyarak yeni odamı hazırlamayı bitirdik. Burası müthiş oldu! Tam hayallerimdeki oda. En son anne ve babalarımızı odaya soktuğumuzda şok içindelerdi. Böyle bir şey beklemedikleri kesin ve netti. Doğruyu söylemek gerekirse bende böyle bir şey beklemiyordum. Hayal ettiğimden bile güzel olmuştu yeni odam. Yaklaşık yarım saat sonra yorulduğumuz için herkes kendi dairesine gitti. Ve ben yeni odamda küçük koltuğuma oturup kitap okumaya başladım. Ama odama bakmaktan kitaba bir türlü odaklanamıyorum. Sonunda uykumun geldiğini fark edip yatağıma uzandım ve günün yorgunluğuyla beraber uyumam sadece 10 saniyemi aldı.
![](https://img.wattpad.com/cover/270506616-288-k913066.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Güneş Tutulması (TAMAMLANDI)
RomanceHerkesin hayatında bir dönüm noktası olmuştur. Sakın benim olmadı deme. Belki olmuştur, ama sen farkında değilsindir. Ya da gerçekten de dönüm noktanı yaşamamışsındır. O zaman benim dönüm noktamı görmeye hazır mısın? Hayatıma hoş geldin yeni dostum...