Allah'ın sen büyüksün. Yılbaşının üzerinden altı ay geçti ve sınav günü yaklaştı. TYT ve AYT sınavlarına girip geleceğimizi belirleyecektik. Ben şansımı Guildhall Müzik ve Drama Okulu'ndan yana kullanma kararı aldım. Oraya da büyük bir puanla gitmem gerek ve dünyanın en iyi 10 tiyatro okulu arasında. Londra'da. Ben yapacağım şeyleri düşünürken odamın kapısı aniden açıldı.
''Güneş biz battık mı? Batmadık mı? Öldük mü? Ölmedik mi? Paydos mu? Adios mu?''
''Ece bir dur, sakin ol.''
''İlk önce sen kendini sakinleştir.''
''Kızım öleceksin!''
''Ben öldüm zaten. Gömülüyüm. Okyanusun dibinde balık yemiyim.''
''Bak Ece. Çok gerginsin, ben de öyleyim ama sakin ol.''
Biz konuşurken arkadan annemin sesi geldi.
''Kızlar hadi sınavın yapılacağı yere gitmemiz lazım.''
Eceyle son kez birbirimize telaşlı şekilde 'hapı yuttuk' bakışı attık ve sınav giriş belgelerimizi aldığımız gibi çıktık. Yaklaşık beş dakika sonra sınava gireceğimiz okula vardık ve sınıflarımıza girdik.
Sınıfa benim ardımdan bir öğretmen girdi. ''Çocuklar kitapçıklarınız önünüzde. Bir dakikanız kaldı.'' sonra saate baktı. ''Başlayabilirsiniz. İki saatiniz var.''
Gazamız mübarek olsun.
(Sınav Çıkışı)
İyi. O kadar da kötü değildi. İngilizcede biraz batmış olabilirim. Ama olsun ondan pek puan kırılmaz.
''Nasıldı?'' diyerek yanımıza geldi Can.
''Bir hafta sonra göreceğiz.'' diye cevap verdi Ece.
Ve annem yine hepimizi aldı ve hep beraber eve gittik.
-Can-
Eve geldik on dakika dinlendikten sonra Mete ve ben Bora'nın evine indik. Artık birkaç konu konuşmamız gerek. Eve geçtik, oturduk ve Mete'ye döndük.
''Oğlum söyle artık ya.'' dedi Bora.
''Neyi oğlum?''
''Güneş'e diyorum söyle artık. Bak Amir yüzünden şansını mı bitirmek istiyorsun? Çünkü o her an kızın üzerine atlayabilir.''
''Saçmalama!'' diye sesini yükseltti Mete
''Valla olur mu olur aslanım.'' diye cevap verdim.
''Bence mesaj at derim.'' diyerek öneride bulundu Bora.
Bunun üzerine Mete telefonunu çıkarttı.
''Ne yazayım?''
''Bu gece çatıda buluşalım mı de.'' diye tavsiye verdim.
Dediğimi yazıp telefonu sehpanın üzerine koydu ve hemen telefon çaldı.
Gün Işığım
''Olur. Bekliyor olacağım.''Biraz bekleyip yeniden konuşmaya başladım.
''Hadi kalkın ne giyecek bu çocuk!''
Kalkıp Metelerin dairesine gittik. Nilüfer ablaya bir selam verip Mete'yi ite ite onun odasına götürdük.
Uzun uğraşlar sonucu gri güzel bir kapüşonlu sweat ve kapüşonlu çok kalın olduğu için diz kapaklarına gelen siyah bir şort seçtik. Hem hava gece o kadar soğuk olmaz. Değil mi?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Güneş Tutulması (TAMAMLANDI)
RomantizmHerkesin hayatında bir dönüm noktası olmuştur. Sakın benim olmadı deme. Belki olmuştur, ama sen farkında değilsindir. Ya da gerçekten de dönüm noktanı yaşamamışsındır. O zaman benim dönüm noktamı görmeye hazır mısın? Hayatıma hoş geldin yeni dostum...