🖤18.BÖLÜM💔

1K 40 57
                                    

Herkese selam nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Uzun zamandır yoktum ama şimdi geri döndüm bu bölümü hem 1k oluşumuza hemde Güneş'in artık bazı şeylerin öğrenmeye başlamasının başlangıcına gelsin...

Sizleri çok seviyorum ve bölüme geçiyorum umarım beğenirsiniz...

Sizden küçük bir şey istiyorum lütfen bölüme oy ve satır araları yorum yapar mısınız?

İyi okumalar ❤️🖤🥰


Öyle durduğumuz her dakikanın her saniyenin bitmemesi için diliyordum ama bitiyordu bitecekti. Şimdi bitiyordu ormanın içinden gelen silah sesleriyle kesilmişti bizim mutluluğumuz.

Bora'nın beni arkasına alması benim Ece'nin etrafını sarmam nerden geldiğini bilmediğimiz silah kurşunlarının odanın camını kırmayı başarmıştı.

Doğum günümün sonuna yaklaşırken ben kendimi çok güçlü hissediyordum korkmuyordum dışardaki ateş seslerinden güçlüydüm ağlamıyordum yanımda Bora'nın olması beni güçlü kılıyordu ve ben bu güçle Ece'yi korumaya çalışıyordum.

Nasıl,ne zaman çıktığımızı bilmediğim ev hakkında tek bir şey biliyordum evin tarandığını. Kucağımda Ece korkudan sımsıkı boynuma sarılırken diğer boşta kalan elimin Bora'nın eliyle sımsıkı sarması beni boğuyordu ama sesim çıkarmıyordum.

Bora'nın telefonunun melodisiyle Bora, gökyüzünün karanlığında etrafı kolaçan etmiş ve beni Ece'yle birlikte bir ağacın gövdesine yaslayarak telefonunu açmıştı.

"Nerde kaldınız?"dedi Bora öfkeli ve bir o kadarda kısık çıkan sesiyle, "bilmiyorum Sinan hiçbir şey bilmiyorum şu an kafam allak bullak."

"Tamam sakin,"dedi telefonun ucundaki Sinan ama bunun Bora'ya hiçbir katkısı yoktu, "telefonundaki konumuna ulaştık en fazla 20 dakika içinde oradayız sen sadece güvenli bir yer bul ve orda saklanın sakın bir delilik yapma Bora sakın!" Dediği an Sinan'ın yüzüne telefonu kapattı.

Bora dişlerinin arasından küfür savururken gözlerini yummuştu bu karanlık havaya rağmen onun tüm hareketlerini görebiliyordum.

Ece'nin uykulu esnemesiyle başını saçlarımın arasına gömerek saçlarımı parmaklarının arasına doladığında gülümsemiştim. Bora'nın az önce bıraktığı elimle onun silahsız elini tuttum gözleri ağır bir şekilde benim karanlıkta gördüğüne emin olamadığım gözlerime bakıyordu.

"Sakin ol lütfen bir şey olmayacak kurtulacağız eve evimize gidicez Bora Karaca,"diye fısıldadım. Mavi gözlerinin ayın ışığının vurmasıyla parıldadığını görmem daha fazla gülümsememe neden oldu. Silahlı olan elini yanağıma koymasıyla irkildim ama geri kaçmadım alnını alnıma yaslarken.

Bora'yla aramızda saniyeler süren sessizliği uzaklardan gelen silah sesiyle bozuldu ve Bora'nın o an bir şey yapacağını anladım. Bir bana baktı sonra kucağımda başını saçlarıma gömmüş olan Ece'ye ve tekrar bana.

"Şu anda ben ne dersem onu yapıcaksın itiraz etmek yok anlaşıldı mı?"diye sordu uyarıcı ve bir o kadarda naif çıkan sesiyle, başımı salladım gülümsedi. Cebinden telefonunu çıkartıp üzerimdeki hırkanın cebine koydu. "Telefondan sizin yerinizi adım adım takip edecekler bir an olsun yanından ayırma,"dedi. Yine başımı salladım ama neden vermişti ki onunla birlikte olucaktık sonuçta ondada kalabilirdi.

~KATİLİN AŞKI~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin