SELAMLAR SELAMLAR BEN GELDİM!
UMARIM FİCİ UNUTMADINIZ AHAHAHAHAHBÖLÜM OY BİRLİĞİ İLE PARTLARA BÖLÜNME KARARI ALINMIŞTIR! ASLINDA BÖYLESİ BENİM DE İŞİME GELDİ EHEHEHEHE
BUGÜNÜN YILDIZI KESİNLİKLE JUNGKOOK, HAZIR SONA DOĞRU UFAK ADIMLARLA YAKLAŞIYORUZ BİRAZ TANIYALIM ŞU JUNGKOOK'UMUZU....
BU BÖLÜMÜ YAZARKEN O KADAR KARIŞIK ŞARKILAR DİNLEDİM Kİ SİZE ŞU ANDA BİR TANE ÖNEREMİYORUM! BÖLÜM SONUNDA "YAZAR BU BÖLÜME ŞU ŞARKI ÇOK YAKIŞIR" DEDİĞİNİZ BİR ŞARKI ÇIKARSA BUYURUN YORUMLARA EFENİMM
BU YAZARINIZIN YİNE GEVEZELİĞİ TUTTU O YÜZDEN BEN UFAKTAN KAÇIYORUM VE SİZİ BÖLÜMLE BAŞ BAŞA BIRAKIYORUMM
Soğuk.
Uzun bir aradan sonra California'da bir mucize gerçekleşti: Kar yağdı. Kıştan ziyade sonbahar havasıyla geçinip kendini ilkbaharın tatlı serinliğine bırakan bu eyalet, şimdi yerini dalgalı rüzgarlara ve iç titreten soğuğa bırakmıştı. Hafif hafif atıştıran kar daha soylular sevinemeden tacını hızla sağanak yağışa bırakmıştı.
Nemesis'te kış çetin geçiyordu.
Soylular yapılan toplantının ardından yorgundu, bir de üstüne lüks camlarına vuran yağmur damlamalarıyla iyice bir tembelleşmiş, kendilerini huzurlu sese bırakarak uyuşuk bir hale geçmişlerdi. Bu huzuru soluyamayan, cadillac arabasının içerisinde bedeni gerginlikle kasılmış birisi vardı.
Min Yoongi.
Bakışları siyah filmle kaplanmış camda dolaşırken kafasındaki tilkiler oradan oraya cirit atıyordu. Kemikli elini çenesinin altına koydu ve sıkıntılı bir nefes vererek siyah camının buğulanmasını sağladı. Bakışları orada takılırken soğuğun etkisiyle buğu, saniyeler içerisinde uçup gitti.
Şöfor, dikiz aynasından kaçamak bakışlarını krala yönlendirdi. İki eliyle sarmış olduğu direksiyonu gerginlikle sıktı, efendisinden yayılan enerji onu da bir hayli etkilemişti. Onu bu kadar sıkıntıya sıkan şeyi içten içe merak etse de daha fazla bakışlarını onun üzerinde tutmadı, yakalanmamak adına bakışlarını yola çevirdi ve yutkundu. Araba, Jeon malikanesine doğru aldığı yolu bitirmek üzereyken Yoongi oturduğu yerde dikleşti, yüzünü ifadesiz tuttu ve kemikli elleriyle yakalarını gelişigüzel düzeltti.
İki range rover önünde, ikisi arkasında Jeon malikanesinin kapısına dayandılar. Güvenlik demir kapının ardından gelenin kim olduğunu görmek için dışarı çıktı, Yağmur damlaları kel başına sicimle inerken gözlerini kıstı ve siyah filmle kaplı camın inmesini bekledi.
''Kral, Bay Jeon'la görüşecek.'' dedi arabayı süren koruma. Güvenlik, Min Yoongi'nin geldiğini duymasıyla şaşkın bakışlarını iki araba ötesindeki cadillac'a çevirdi, korumanın iğneleyici bakışları rahatsız edici bir şekilde üzerinde gezindiğinden cadillac'a çevrili gözlerini yere indirdi ve adımlarını hızla küçük kulübesine doğru attı. Kralın buraya uğrayacağına dair herhangi bir duyum almadığından afallamıştı.
Demir kapı, güvenliğin kırmızı düğmeye basmasıyla ağır ağır açıldı. Kralın burada olduğunu haber vermek adına aceleyle malikaneyi aradı. Telefon tek seferde açıldı. ''Kral burada!''
Güvenlikten aldığı haberle hizmetli şaşkına uğradı, sonrasında eli ayağına dolaştı ve büyük mutfakta gezinen uğultuyu susturmak adına aceleci bir tonda bağırdı. ''Kral buraya geliyor çabuk kahyaya haber verin!''
Mutfağa bomba gibi düşen haberle hizmetliler birkaç dakika duruldu, idrak ettiklerinde tıpkı haberi alan hizmetli gibi bir karmaşa içerisine girdiler, kimisi hızla üstünü başını düzeltirken kimisi de hızla kendini aynanın önüne atmış makyajını tazeliyordu. İşini bitiren mutfaktan çıkıp iki kat üstlerindeki ana kapıya doğru koştururken içlerinden küçük, bahçe işlerine yardım eden bir çocuk haberi vermek için çoktan kahyaya doğru koşturmaya başlamıştı. Kahyayı, ellerini kalçasının arkasında bağlamış, temizliğin iyi yapılıp yapılmadığını kontrol ederken bulduğunda, ''Efendim kral buraya gelmek üzereymiş, tahminen birkaç dakikaya burada olurlar!'' dedi nefes nefese.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bitches and Riches
Fanfictionİnsanoğlu dediğimiz aciz varlık, her şeyden habersiz kadehlerini tokuştururken Sen ve ben, aşkımız için kanlar döküyoruz. Birbirimizi tutkuyla öpüp yangınlar içerisinde sevişirken Veylin karanlığında, yaşadığımız şehvetin günahları yankılanıyor. Bi...