Bölüm 28: Gerdanlık

11.4K 1.2K 1.9K
                                    

Bu bölüm 27. bölümün devamı niteliğindedir.

Günümüz kısmı için önerilen müzik: 4. The Interrogation | Detroit: Become Human OST (medyada mevcut)

Ufak bir spoiler! Bölümde bahsedilen gerdanlık medyadadır!

Lütfen yorumlarınızı esirgemeyin, Bu bölüm benim için çok önemli >>:( Bu arada 100k olduk!

Yıl 2012, Park Jimin 16 yaşındayken.

Günümüzden 7 yıl öncesi.

Jimin, Katie ile yaptığı konuşmadan sonra oradan hemen tüymüş hizmetlilere odasını sorarak yerini öğrenmişti.

Burası tam olarak bir oda değildi, kaldığı yer malikanenin sağ kanadındaydı ve bir nevi misafir evini andırıyordu. Ana bina ile sağ kanat arasında bir köprü vardı, kapısı elbette kilitliydi. Jimin içeri girdikten sonra oldukça şaşırmıştı çünkü evin zemini camla kaplıydı ve altında kapalı havuz vardı. Ev üç kattan oluşuyordu; zemin katında büyük bir havuz, birinci katında oturma odası ve mutfak üst katında ise küçük bir giyinme odası ile büyük bir yatak odası vardı. Yatak odasının bir duvarı tamamen camla kaplıydı ve manzarası yeşil ormandan oluşuyordu. Yatağı bir kişiye göre oldukça büyüktü, kaz tüyünden yapıldığı açıkça belliydi.

Bedeni ipek çarşafların arasındayken sıkıntılı bir nefes verdi. Belki hayatında yattığı en rahat yatağın içindeydi fakat gözüne bir kez olsun uyku girmemişti.

Katie ile yaptıkları konuşma aklına gelince dudaklarını dişledi. Ettiği laflar boyundan büyüktü ve ne yapacağını bilmiyordu. O daha on altı yaşındaydı, yaşıtları gibi dersleri için endişelenmesi gerekirken burada oturmuş hayatı için savaş vermesini bekliyorlardı. Ergen gibi davranmazdı, mantıklı düşünmeliydi ve adımlarını ona göre atmalıydı.

Gerçi annesi öldükten sonra hep olgun davranmak zorunda kalmıştı Jimin.

Çalan kapıyla düşüncelerinden sıyrıldı. Yataktan doğrulurken bedeni yorgunluktan sızım sızım sızlanıyordu. Yavaş adımlarla merdivenlerden indi ve ısrarla çalan kapıya kaşlarını çatarak baktı. ''Geliyorum!''

Kapıyı açtığında karşılaştığı kalabalık ile şaşırdı. En önde siyah gözlüklü ve gri saçlı bir adam arkasında ise sayamadığı kadar kadın vardı.

''Park Jimin?'' diye soru sorarcasına sordu adam. Jimin başını sallayarak adamı onayladığında adam kapıyı itekledi ve arkasındaki orduyla birlikte içeri girdi. ''Ben Daniel. Bay Kim beni buraya bakımınla ilgilenmem için gönderdi.''

''Ben -ah, nasıl yani?''

Adam gözlüğünü çıkardı . Omzundaki siyah kürkü görevli kıza verirken, ''Tatlım seni güzelleştireceğiz.'' dedi ve Jimin'i baştan aşağı süzdü. ''Tanrım, çok iş var!''

Jimin tereddüt ederek cevap verdi. ''Ben... Bunun gerekli olduğunu düşünmüyorum.''

''Ay, sen körsün o zaman!'' diye yakındı adam ve Jimin'i omuzlarından tutarak ilk sandalyeye oturttu. Jimin'in tırnaklarına bakarken, ''Hih, yedin mi sen bunları?!'' dedi ve kızlara yönelik konuştu. ''Çabuk bir manikür pedikür ayarlayın! Sonrasında takma tırnak takalım bunlar düzelmez! Saçların da kırıklarından alıp aralara ışıltı atalım! Bay Kim detaya girmeyin dedi ama olacak gibi değil! Ya Eun cilt bakımını çabuk ayarla, aletleri yanında getirdin değil mi?! Ay, bu çocuğun siyah noktaları gözümü kanatıyor! Tasarımcılar nerede kaldı?! Tanrım herkes üstüme üstüme geliyor, hadi tembel gibi orada durmayın iş başına!''

Bitches and Riches Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin