2

4.6K 602 279
                                    

Bir patlama sesi sözlerini kestiğinde suratına sıçrayan kanla donakaldı.

—————————————————

Jisung kocaman açtığı gözlerini yavaşça yere indirdi ve kafası dağılmış bedeni gördü. Elini ağzına atıp mide bulantısına engel olmaya çalıştı. Arkasını dönmeye korkuyordu. Aniden ağzına tutulan bezle bilincini kaybetti.




Jisung gözlerini yavaşça açtığında kafasına geçirilmiş çuval yüzünden hiçbir şey göremiyordu. Elleri bağlanmıştı. Kalbi deli gibi attığı sırada fısıldaşmalar duydu.

"Siz kimsiniz? Neredeyim ben?" Titrek sesiyle sordu.

"Uyandın demek."

Duyduğu yabancı sesle irkildi.

"Ne istiyorsunuz benden?"

"Orada ne işin vardı?"

"Neden bahsediyorsunuz?" Jisung kafasındaki çuval yüzünden hiçbir şey göremiyordu.

"Bir daha sormayacağım. Orada ne işin vardı?"

"Herkes gibi hap satıyordum. O mahallede başka ne yapılıyor sanıyorsunuz?"

"Bizimle dalga mı geçiyor?" Başka bir ses öfkeyle sorunca Jisung korkmadan edemedi.

"Irium'u nereden buldun? Sana onu kim verdi?"

"Neyi?" Jisung neden bahsettiklerini anlamamıştı.

"Sattığın şeyin adını bilmiyor musun?"

"Bilmem gerekiyor mu? Basit bir hap işte. Yasa dışı olduğu için mi beni kaçırdınız? Nesiniz siz hükümet yancısı falan mı?" Jisung korkusunu sesine yansıtmamaya çalıştı. Ancak sözlerinden sonra gelen gülüş sesleri buna yardımcı olmuyordu.

"En azından yasa dışı olduğunu bilmen iyi."

Jisung iç çekti.

"Alkolden hiçbir farkı yok. Aptal hükümetin yasaları umrumda değil. Ben yanlış bir şey yapmadım. Lütfen bırakın beni!"

"Irium sattığının farkında bile değil Minho."

"Siktir. Şimdi ne yapacağız?"

"Bakın neler oluyor bilmiyorum ama beni buradan çıkarsanız iyi olur. Başınız belaya girecek." Diye uyardı Jisung.

Uyarısını umursamayan yabancı gülmeye başladı.

"Başı belaya girecek olan kişi sensin. Ne sattığının farkında bile değilsin."

"Ne sattığımı bilmediğimi söylüyorsun. Öyleyse beni bırakabilirsin değil mi? Polise gitmem. Bugün hiç yaşanmamış gibi yaparım ve bir daha adı her neyse ondan satmam." Jisung rahat bir ses tonuyla konuştu ancak diğerleri bunu umursamadı.

"Hapı kimden teslim aldın?"

"Bilmiyorum. Hiçbir zaman kendilerini göstermezler. Sürekli telefon numarası değiştiriyorum ve hep farklı bir numarayla haberleşiyoruz. Her seferinde farklı birinden alıyorum." Jisung onlarla iş birliği yapması gerektiğinin farkındaydı. Onları kızdırmak istemiyordu.

The Eve | Minsung |Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin