12

3.8K 530 286
                                    

"Bunu birine anlatırsan seni öldürürüm."

—————————————————

Sabahın erken saatlerinde Jisung yanağında hissettiği baskıyla gözlerini açtı. Gözlerini açar açmaz yatağında uzanmış yanaklarını parmaklayan Felix'i görmesiyle aniden doğruldu ve küçük bir çığlık attı.

"Tanrım!"

"Özür dilerim! Seni korkuttum." Diyerek dudaklarını büzdü Felix.

Jisung onun sevimli olduğunu düşünüp anında yumuşadı.

"Burada ne yapıyorsun?" Diye mırıldandı yerinde iyice doğrulurken.

"Kahvaltı için çağıracaktım. Uyandırmaya çalıştım ama uyanmadın. Yanakların gerçekten çok yumuşak görünüyordu ve dokunmak istedim. Üzgünüm." Diyerek gülümsedi Felix. Jisung, çilli çocuğun tatlı hallerine kıkırdadı ve onu yataktan itti.

"Peki, özrün kabul edildi. Şimdi git ve kahvaltını yap. Hemen geliyorum."

Felix başını sallayıp hızlıca odadan çıktığında Jisung iç çekti ve banyoya yöneldi.




Jisung kahvaltı için yemek odasına girdiğinde gözleri hemen Hyunjin'e takıldı. Changbin onun boynuna sarılmış komik yüz ifadeleri yapıyordu. Hyunjin ise yüzünü buruşturup onu itmeye çalışıyordu. Onları ilk defa bu halde gören Jisung şaşırmadan edemedi.

"Günaydın Sungie." Diyen Jeongin kocaman gülümsedi.

"Günaydın Jeongin." Jisung onun gülümsemesine karşılık verip hızlıca Minho'nun yanına, Changbin ve Hyunjinin karşısına yerleşti.

"Günaydın." Minho mırıldanarak yemeğini yemeye başladığında Jisung da ona aynı şekilde karşılık verdi.

Ancak bir tuhaflık hissetti. Sanki Minho ona mesafeli davranıyordu.

"Bu gece Rubrigard'a gideceğiz ve herkes seni arıyor Jisung. Bu yüzden sende bir takım değişiklikler yapmalıyız. Seni oraya rahat bir şekilde götüreceğimize eminim ama yine de belli olmaz." Dedi Chan.

"Saç rengini değiştirebiliriz." Diye mırıldandı Seungmin.

Sarı saçlarını değiştirmek istemiyordu.

"Sprey boya işimizi görür. Dün almıştım." Diyen Felix'e rahatlamış bir şekilde baktı.

"Size sormak istediğim bir şey var." Diye mırıldandı Jisung herkes yemeğini yediği sırada.

"Sor." Dedi Changbin neşeli bir sesle.

"Size birilerinin yardım ettiğini söylemiştiniz. Kim onlar? Bu gece de bize onlar mı yardım edecek?"

Changbin çatalını bırakıp arkasına yaslandı ve gözü Chan ile Minho arasında gidip geldi. Sanki anlatmak için onay bekliyor gibiydi.

"Biz yetimhaneden kaçtıktan sonra biri bize ulaştı. Bizi Rubrigard'dan çıkardılar ve buraya getirdiler. Daha sonra bize bu yeri verdiler. Burada güvende olacağımızı söylediler. Görevleri bize onlar verdi. Onlar bilgi veriyordu biz de yapıyorduk. Arkamızı toplayan onlardı. Kim olduklarını henüz bilmiyoruz. Ancak onlara güveniyoruz. Bize hep yardım ettiler."

The Eve | Minsung |Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin