26

3.4K 504 281
                                    

Hayatının aslında anlamsız olduğunu, basit bir kukladan ibaret olduğunu öğrenmesine dakikalar kalmıştı..

—————————————————

Jisung uyandığında bembeyaz duvarları olan kutu kadar küçük bir odadaydı. Hemen önündeki cam sayesinde koridoru görebiliyordu. Kapılara yaklaşıp açmaya çalıştı ancak açılmadı. Odayı incelemeye başladığında yukarı köşede bir kamera olduğunu farketti.

"Hyunsoo?" Diye seslendi kameraya bağırarak.

"Bana her şeyi anlatacağını söyledin. Geldim, buradayım. Anlat artık!"

Jisung çatık kaşlarla kameraya bakmaya devam ettiğinde bir süre bekledi. Sonrasında tiz bir ses duyuldu. Jisung tiz ses yüzünden yüzünü buruşturup yatağa oturdu.

"Demek her şeyi öğrenmek için geldin, öyle mi?"

Hyunsoo'nun sesiydi.

"Evet! Sözünü tut ve karşıma çık! Sonra da bana her şeyi anlat!" Diye bağırdı Jisung kameraya bakıp.

Birkaç dakika sonrasında odanın kapısının açılmasıyla yerinden sıçradı.

Hyunsoo siyah takım elbisesiyle karşısında belirince Jisung ayağa kalktı.

"Benimle gel." Diyen Hyunsoo Jisung'a gülümsedi. Sonrasında odadan çıktı. Jisung peşinden gitti. Onu takip ederken uzun koridorda karşılıklı konmuş bir sürü odanın olduğunu gördü. Bütün bu odaların kim için olduğunu merak ettiği sırada bir kapının önünde durdular. Hyunsoo elini ekrana tutup kapının açılmasını sağladığında hızlıca açılan kapıdan içeri girdi. Jisung da onun peşinden girdiğinde büyük bir odayla karşılaştı. Odanın diğer tarafıyla kendi bulundukları kısım büyük bir camla birbirinden ayrılmıştı. Camın arkasındaki kısımda bir makine ve kablolarla kaplı bir kask vardı. Jisung'un meraklı bakışlarla incelediğini gören Hyunsoo güldü.

"Bunun ne olduğunu biliyor musun Jisung?"

Jisung başını olumsuz anlamda salladığında Hyunsoo sırtını duvara yasladı ve kollarını bağladı.

"Bu seni geçmişe götürebilen bir makine."

Jisung şaşkınca Hyunsoo'ya baktığında Hyunsoo kıkırdadı.

"Ancak henüz çalışmıyor. Çünkü bir parçası eksik."

"Bunun benimle ilgisi ne?" Dedi Jisung hızlıca.

Hyunsoo başını eğip uzunca Jisung'u izledi. Jisung ona ters bakışlarla baktığında sırıttı.

"Baştan başlayalım öyleyse." Diye mırıldandı.

Jisung dikkatlice onu dinliyordu.

"Kim olduğumu bilmiyorsun değil mi Jisung?"

"Bilmiyorum." Diye cevapladı Jisung.

"Bundan yıllar önce babanla birlikte kurucuyu görmeye gitmiştin. O günü hatırlıyor musun?"

"Sen bunu nereden-"

"Soru sormak yok Jisung. Sadece bana cevap ver. Bugün her şeyi öğreneceksin zaten." 

The Eve | Minsung |Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin