8.Bölüm

325 25 1
                                    

İyi okumalar...

Dudaklarım istemsizce kıvrılırken onun da gülümsediğini gördüm. Sandalyesinden kalkıp masanın yanında durdu. Sanırım ikimizde de yürüyecek güç kalmamıştı.

"Defne?" yanımdan Çınar'ın sesi geldiğinde irkilip ona döndüm.

"İyi misin?" dedi çatık kaşlarıyla.

"Evet." deyip tekrar Elvina'ya döndüm.

Ah o kıvırcık saçlar çillerine ne de güzel yakışıyordu. Cesaretimi toplayıp yanına adımladım. Arkamdan da Çınar'ın ayak seslerini duyuyordum.

İlk başta ya şimdi görüştüğümüz için birbirimizi sevmezsek diye düşündüm. Ya sevmezse benden uzaklaşırsa, ya istediğim gibi bir insan değilse...

Sonra aklıma geldi ki Çınar var. Her daim yıkıldığımda kaldıracak Çınar.

Elvina ile aramızda bir adım mesafe kala durdum. Ne olacaktı şimdi? Sarılacak mıydık? Benden önce davranıp kollarını boynuma doladı pek sıkmayarak. Birbirimizi tanısak da yabancıydık...

Ben de kollarımı sırtına doladığımda bir rahatladığını fark ettim. Onu reddetmemden korkmuyordu değil mi?

Ayrıldığımızda gülerek baktığını gördüm.

"Sürpriz oldu değil mi?" dedi bir çırpıda. Nefes nefese kalmıştı sanki.

"Hoşgeldin. Oturalım?"

"Oha eniştemin olduğunu niye söylemedin?! İki gündür konuşmuyoruz ama bu da yapılmaz."

Açıklamama izin vermeden Çınar'a elini uzattı.

"Merhaba ben Elvina, baldızınız olurum." dedi yine gülümsemesiyle.

Çınar da içten bir şekilde gülüyordu şuan. Sinirli bir hali de yoktu. Normal bir şekilde el sıkıştılar. Çınar sen açıkla bari...

"Elvina! Bir dur. Çınar benim psikoloğum, sevgili de evli de değiliz."

"Elbet bir gün o da olur inşallah." diye mırıldanıp sandalyesini çeken Elvina'ya şaşkınlıkla bakakaldım.

Birden birşey fark etmiş gibi yüzü soldu. O oturunca biz de abimi unutarak sandalyeleri çektik.

"Psikoloğun mu?"

Hasta olduğumu söylememiştim. Ya benden uzaklaşırsa? Deli bir arkadaşı olduğunu düşünüp haklı olarak konuşmayı keser...

Elimin üzerinde Çınar'ın elini hissetmemle yine düşüncelerimden çıktım.

"Defne, söyleyebilirsin birşey olmaz. Arkadaşın değil mi?"

Alttan bakan istekli kara gözlere tepkisiz kalamadım. Başımı sallayıp yutkundum.

"Benim anksiyetem varmış. Çınar psikolog, aynı zamanda abimin arkadaşı."

"Abini buldun mu?!" diye bağırınca etrafıma baktım müşteriler rahatsız oldu mu diye.

Önündeki kahvesini gördüğümde güldüm.

"Şu kahveyi sana getiren kişi abimdi."

İki elini de şaşkınlıkla ağzına kapattı. Biraz da korkuyordu sanki...

Yazardan.

En çok önemsediği iki kişi gitmişlerdi. Hazır ettiği şeylere göz gezdirip mutfaktan çıktı. Kasaya geçip müşteri gelmesini bekledi.

Bir iki müşteri geldiğinde yanlarına gidip işini yaptı. Bir kez daha kapı sesi duyduğunda başını kaldırmasıyla içinde birşeyler olmuştu sanki.

ABİSHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin