İyi okumalar...
"Defne!"
Ağrıyan başımla gözlerimi açtım. Günaymıştı. Annemin sesi geliyordu...
"Hadi, kalk. Saat sekiz daha kahvaltı yapılacak."
Tabii kahvaltıyı ben hazırlayacaktım ya, kaldır. Gözlerimi devirip yorganı üstümden attım. Neyse ki göz devirmemi görmedi, odamdan çıkmıştı. Düğün günümde bile ben hazırlıyordum kahvaltıyı ya.
Düğün günüm... Çınar...
Gülümsedim. Başımı çevirip kapının arkasında asılı olan kılıfa baktım. Onun içinde gelinliğim vardı. Ben...
Lanet okuyarak açtığım gözlerimden sonra mutlulukla yatağımdan kalktım. Elimi yüzümü yıkayıp hemen mutfağa geçtim. Gördüklerimle o kadar mutlu oldum ki gözlerim doldu.
Elvina, Pelin Anne, abim...
"Hoş geldin günün gelini!"
Elvina'nın sevinç dolu sesinden sonra ilerleyip hepsine sarıldım.
"İyi ki gelmişsiniz. Çok mutlu ettiniz beni çok teşekkür ederim."
"Hayırdır kızım yarının gelini de sen mi olacaksın?" dedi babam gülerek.
Herkesten bir kahkaha patlayınca ben de güldüm.
En son dolu gözlerimle abime de sarıldım. Hele onun normalden daha sıkı sarılması gözümden yaş akmasına sebep oldu. Bıraksalar hüngür hüngür ağlardım böyle insanlara sahip olduğum için. Bir de bugün evleneceğim için.
Abimden ayrılır ayrılmaz gözlerimi sildim. Göz ucuyla baktığımda onun da gözlerini sildiğini gördüm.
"Eh hadi başlayalım artık." dedi Elvina.
Durumun farkında olduğunu onun da duygulanan sesinden anladım. Annem, babam, abim, Elvina ve annesi çok keyifli bir kahvaltıya başladık.
"Çınar'lar da şuan Emine Anne'nin evinde kahvaltılarını yapıyorlar. Kahvaltı bittikten sonra şimdiden kuaföre gidilecek sonra fotoğraf çekimine gideceğiz. Sonra yemek yer evlere döneriz zaten." diyen abime başımı salladım.
Programı söylediği iyi olmuştu. Zaten biliyordum fakat üstünden geçmesi rahatlattı. Baya yoğun geçecekti demek bugün...
Huzurlu bir kahvaltıdan sonra Elvina hariç tüm ahali salona gitti. Elvina ile ortalığı toplamaya başladık.
"Kuaförde sen de hazırlanacaksın değil mi?" dedim kahvaltılıkları dolaba koyarken.
"Tabii ki kızım. Fotoğraf çekiminde belki biz de Doğukan bebeğimle çekiliriz. Ah ah..." dedi tezgaha yaslanıp tavana bakarak.
Abime olan sevdasına güldüm. Çok tatlı ve sevimli duruyordu. Abime bazen hak veriyordum.
"Abimin pek hoş bakacağını sanmıyorum ama ben çabalarım merak etme. İlk başlarda kem küm etse de sonra o da çok mutlu olur. İyi düşünmüşsün. Baya anı kalır. Defne ile Çınar'ın düğününde çekildik diye. Ay çok mutluyum."
Elvina ile mutluluktan sımsıkı sarıldık. Şükürler olsun bu mutluluğu bana yaşattığın için Allah'ım. Allah herkese bu mutluluğu nasip etsin.
Ayrılıp ortalığı toplamaya devam ettik. Tezgahı topladıktan sonra herkese güzelce bir Türk kahvesi yaptık. Elvina'nın götürmesi yanlış anlaşılabilir olmasından tepsiyi ben götürdüm.
Salonda güzel ve keyifli bir sohbetten sonra annem ve babamı misafirler gelirse ağırlamaları için evde bırakıp abim, Elvina, annesi ve kıyafetlerimizi alıp kuaföre gittik. Biz üçümüz elbiselerimizi alıp kuaföre girerken abim bizi bırakıp ayrıldı. Çınar'ın yanına gidecekti büyük ihtimal.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ABİS
Short Story"Neden söylemedin?" "Araştırdığıma ve deneyimlerime göre anksiyete bozukluğu olan insanlar psikoloğa gitmek istemiyorlar. Senin gibi normal karşılıyorlar. Sana psikoloğum dersem beni kovardın ve seni gözlemleyemezdim. Öğrenci olarak karşına çıkmamı...