20| KAYIP

1.1K 50 21
                                    

🎶 highly suspect, lydia

🦋

Araba derin bir sessizlik eşliğinde ilerlerken hâlâ daha yağan yağmur arabanın camlarına vuruyordu. Arabanın radyosundan yayılan hoş
müzik ise yağmurun sesine eşlik ediyordu âdeta.

Şu an bu ambiyans o kadar huzur vericiydi ki kendimi müziğin ritmine bırakmaktan kendimi alamıyordum. Ara ara müziğe eşlik ediyor, bazen de vakit geçsin diye telefonuma gelen bildirimlere bakıyordum.

Dün Alex ile birlikte o ahşap evde geceyi geçirmiştik. Bugün de sabah kahvaltımızı yaptıktan sonra yola çıkmıştık. Çünkü onun işiyle ilgili birtakım sorunlar çıkmıştı. En azından bana söylediği kadarıyla bu kadarını biliyordum. Hoş, beni ilgilendirdiği de söylenemezdi orası ayrı mesele.

Alex ile aramız dünden sonra daha bir normal gibiydi. İkimiz de sanki anlaşmış
gibi yaşadığımız şeyin konusunu açmamaya çalışıyorduk ama yine de bir şeylerin farkındaydık. Özellikle de o öpüşmenin...

Aklıma gelen şeyle gözlerimi kaçırıp derin bir nefes aldım. Kabul etmek istemesem de daha fazlasını istemiştim ve kendimi bundan nasıl alıkoyabilirim bilemiyordum. Belki de Alex durmasa öpüşmemiz bambaşka bir yere gidecek, şu an çok farklı durumlarda olacaktık.

Ona karşı duygusal anlamda hiçbir duygu beslemiyordum fakat dün geceyi de bir türlü atlatamıyordum. Ten uyumu denilen bir şey vardı ki ikimiz de buna sahip olduğumuzu dün gece yeterince iyi anlamıştık.

Bu his gerçekten berbattı. Çünkü o Alex'ti ve ben ne yapıp edip onunla arama eski sınırlarımı koymalıydım. Hem de en kısa sürede.

"Lamia, sana diyorum."

Düşüncelerimden Alex'in sesiyle sıyrılırken söylediklerini yeni yeni idrak ederek "Dalmışım. Ne diyordun?" diye sordum. O da dalıp gittiğimi fark ettiğini belirtircesine anında tekrarlamıştı cümlelerini.

"Evde tek başına canın sıkılacaksa seni annenlere bırakabileceğimi söylemiştim. Dün gece uykunda yine onları sayıkladın. Özlemiş olmalısın."

Kafamı hızla sağa sola salladım. Onları özlemiş olabilirdim ama yine de şu an kendimi bu şekilde strese sokmak en son isteyeceğim şeydi. Yanlarında her hareketim gözlerine batacak ve ben de kendi kendime evhama kapılacaktım. Her şeyi geçtim, onların beni istediğini sanmıyordum.

"Teşekkür ederim ama evde kalıp dinlensem daha iyi olacak. Üzerimdeki bu kirli kıyafetlerle de beni hoş karşılayacaklarını sanmam."

"Güzelliğin her şeyi örtbas ediyor zaten buna takılmamanı öneririm."

Söylediğine sıcak bir tebessümle karşılık verdim. Daha önce bu denli iltifatlar almaya alışık olmadığım için nasıl tepki vermem gerektiği konusunda kararsızdım. Neyse ki o da bir şey söylemeden konuyu değiştirmişti.

Yol boyunca garip derecede iki normal insan gibi sohbet etmiştik. Önce lise anılarımızdan girip bir sürü saçma salak konular hakkında konuşmuş, yaşadığımız komik şeyleri birbirimize anlatıp kahkaha dolu anlar yaşamıştık.

En sonunda Alex'in evinin sınırlarına girmemizle de ona veda ederek arabadan çıkmak zorunda kalmıştım. Benim arabadan ayrılmamın ardından hızla bahçeden ayrıldı. Ben de el mahkum eve doğru adımladım. Alex buradan direkt işe geçeceği için gün boyu yine bu eve mahkûm kalacaktım.

Arabanın sesini duyar duymaz çoktan kapıda yerlerini almış olan çalışanlar beni karşılarken onlara gülümseyip içeriye girdim. Şaşırtıcı derecede onlara bile alıştığımı hissediyordum. Bu evdeki hiçbir şey artık yabancı gelmemeye başlamıştı. Fakat bu durum geçiciydi. En azından ben öyle düşünüyordum.

ZEHİR AMBARIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin