~I'm still into you~
beomgyu
Yaklaşık bir saattir kesintisiz yürüyorduk,ne o ne de ben tek kelime etmemiştik bence etmemize de gerek yoktu çünkü bizim sessizliğimizde bile bir anlam yüklüydü.
"çok az kaldı ama istersen sırtıma alabilirim" dedi taehyun kafasını bana çevirerek
"isterim"dedim ve sırtına atladım
"kilo vermişsin"
"önceden kilolu muydum"
"ne öyle bir şey demedim bile"
"kilo vermişsin dedin demek ki önceden kilom vardı"
"öyle demek istemedim beom"
"ne demek istedin"
"önceden de çok zayıftın ama bu kadar değildi en azından normal bir insan kilosundaydın"
"he şimdi insanlıktan mı çıktım"
"öyle bir şey demedim beomgyu"
"sinirlendin mi şimdi de"
"hayır sana asla sinirlenmem"
"buna diyecek bir şey bulamadım"
"ne yani bilerek mi yapıyordun"
"yapamaz mıyım"
"demedim saysak"
"dedin bir kere kaçış yok"
"yokluğumda çok acayip bişi olmuşsun sen"
"acayipten kastın ne"
"bir haşinleşmişsin"
"saygısız mı oldum şimdi de"
"haşinden kastım çekici"
"önceden değildim yani"
"ben susuyorum beom"
"konuşmayı da kesiyorsun benimle bu mudur"
"beom biraz daha konuşursan öperim seni" dediğinde donup kaldım
Ağzımı açıp bir şeyler diyecek gibi oldum fakat hemen toparlanarak dudaklarımı birbirine bastırdım.
"uslu çocuk"diye mırıldandı taehyun
Bir süre daha yürüdükten sonra taehyun durdu ve beni yavaşça sırtından indirdi. Etrafıma baktığımda dağlık,yemyeşil bir alan gördüm. her yer çiçeklerle doluydu ve kararan gökyüzündeki yıldızlar sanki uzansam tutabilecekmişim gibi duruyordu
"TAEHYUN BURASI ÇOK GÜZEL"
"bir şey söyleyeyim mi prensim"dedi kulağıma üflercesine
Ne zaman arkama geçti ve kollarını belime doladı hatırlamıyorum ama halimden çok memnunum.
"söyle asker"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
~TOGETHER~
Random"çiçekler kopartılırsa yaşayamaz fakat bu beş çiçek yaşamak için toprak ya da suya ihtiyaç duymuyor onların tek ihtiyacı bir olmak her biri tek başına sadece birer çiçek iken bir araya gelince bir ormana dönüşüyor onlar çeşitli güzelliklerin olduğu...