~Seni buldum ya başka ne isterim
Dursun dünya, tozu ben temizlerim~
Kai
Bahiyy'i kale doktorlarına emanet ettikten sonra koridora çıkarak duvara yaslandım, jungwon koridorun başından koşarak yanıma geldi ve bacağıma sarıldı.
"kai abi haruto abi ve soobin abi kayıpmış doğru mu" dedi gözlerini doldurarak
Şaşkınlıkla eğilerek küçük çocuğu kucağıma aldım.
"kimden duydun bakayım bunu"
"beomgyu abiler geldi ama diğerleri yok hem de suzy ne demek kayıplar diye bağırdı" dedi
"elbette kayıp değillerdir sen sakın korkma bahçede oyun oyna ben de muhteşem ikiliyi bulayım tamam mı"
"sana güveniyorum asker" dedi jungwon ve koşarak ortalıktan kayboldu.
Onun ardından ben de koşarak büyük salona girdim, herkes sessiz ve düşünceliydi.
"kayıplar mı" dedim onlara bakarak
"kayıp değiller sadece biz onları bulamadık" dedi yeonjun
Yeonjun kafasını kaldırdığında gözlerinin şiş olduğunu gördüm, işte o an gerçekten ciddi şeyler olduğunu anladım.
"hadi onları aramaya çıkalım" dedim yüksek sesle
"o bölgede kum fırtınası devam ediyor hiçbir şey görünmüyor" dedi taehyun sinirle
"soobin zekidir kum fırtınası varsa bir şekilde ormana sığınmıştır"
"ormana sığınmış olabilirler mi" dedi beomgyu umutla
"kesin ordalardır kalk taehyun gidelim" demem ile beraber taehyun hızla yerinden kalktı
"ben de geleyim ne olur" dedi yeonjun
"yat ve dinlen yeonjun soobin ağladığını görürse öldürür bizi" dedi taehyun şakaya vurarak, ardından da beom'a gülümseyerek büyük salondan çıktı.
Benden onun ardından bahçeye çıkarak bizim için hazırlanan iki attan birine bindim. Sınır taraflarına geldiğimizde kum fırtınası gerçekten yoğundu, son anda yön değiştirerek orman patikasına girdik.
Ormanda sessizce ilerlerken, uzakta bir yerde bir saniyeliğine haruto'yu görür gibi oldum fakat bir daha göremedim. O yöne doğru ilerlemeye karar verdiğimde taehyun da ardımdan geldi, o bölgeye ulaştığımda çiçekler arasında yatan haruto'yu görmemle atımdan inerek ona doğru koştum fakat tam beş cüce önüme geçerek beni durdu.
"SİZ BENİM SEVGİLİME ZARAR MI VERMEYE KALKTINIZ YOKSA" dedim sinirle
"SEN KİMSİN VE GÜZEL PRENSİMİZ NERDEN SENİN SEVGİLİN OLUYOR" deid bir tanesi
"prensimizden uzak dur dev" dedi bir tanesi ve bacağıma tekme atarak uyuyakaldı
"cüceler yedi tane değil miydi" dedi taehyun arkadan yaklaşarak
"iki tanemiz soobin ile ormana gitti" dedi bir diğeri gülümseyerek
"hey konuşma onla" dedi biri arkadan
"kötü insanlar değiliz ne olur izin verin sevgilimin yanına gideyim" dedim yalvarır gibi
"şey...ona zarar vermeyeceksin değil mi" dedi arkada saklanan
"asla ona kendimden bile çok değer veririm" dedim ve bana açtıkları yoldan ilerleyerek sevgilimin yanına yanaştım
"uyuyan güzel" diye fısıldadım gülümseyerek
"hey az önce soobin mi dediniz soobin de iyi dimi" dedi taehyun
"evet haruto'yu da o getirdi zaten böyle kocammmannn bir küre vardı sudan onun içindeydi haruto" dedi neşeli olan zıplayarak
Onlar kendi arasında konuşurken arkada saklanan cüce yanıma geldi ve elini omzuma koydu.
"o çok güzel değil mi" dedi haruto'ya bakarak
"öyle şu dünyadaki en güzel şey" dedim gülümseyerek
"ben çekingen"
"ben de kai memnun oldum" dedim ona doğru dönerek
"ben de memnun oldum yol yormuştur su ister misin"
"yok teşekkür ederim"
"üzülme doktor onu iyileştireceğini söyledi" dedi çekingen bana gülümseyerek
"bence senin adın çekingen değil tatlı olmalıydı" dedim gülümseyerek
Omzumdaki elini çekerek yüzünü kapattı. Bu hareketi onu daha da şirin gösterirken gülümsememe engel olamadım
"TAEHYUN KAİ" soobin'in sesi kulaklarımda yankılandığında kafamı ormanın iç tarafına çevirdim. Soobin elinde sepetlerle bize doğru koşuyordu.
"gel benim koca bebeğim gel" dedi taehyun soobin'e sarılarak
"neler oldu bir bilseniz neler oldu" dedi soobin nefes nefese
"bol bol zamanımız var anlatırsın" dedim
"AY SENİ BİLE ÖZLEDİM BE ÇİRKİN ŞEY" dedi kendini üzerime bırakarak
"aşk olsun pislik herif" dedim somurtarak
"hey bir kere kai çok yakışıklı" dedi çekingen soobin'i ittirerek
"belli ki birileri kai'yi sevmiş" dedi sonradan gelen bir cüce gülümseyerek
"evet çok sevdim" dedi çekingen gülümseyerek
"çekingen birinden utanmıyorsa o kişi harikadır" dedi uyuyan cüce bir süreliğine uyanarak, ardından hemen uyuyakaldı
"ben doktor hadi gelin içeri geçelim de uyuyan güzelimizi uyandırmak için ilacı hazırlayalım" dedi doktor eve girerek
"haruto da gelsin mi" dedim şaşkınlıkla
"uyuyan güzel haruto olduğuna göre salak" dedi taehyun alayla
"sus be terbiyesiz" dedim ve ayağa kalktım
Bir süre uyuyan güzelimi izledikten sonra eğildim ve onu kucağıma aldım. Haruto ile beraber eve girmem biraz zor olsa da çok havalı bir giriş yaptım ve haruto'yu birleştirilmiş yatakların üzerine yatırdım.
"şimdii soobincim anlat bakalım sevgilimin başına ne geldi" dedim sahte bir gülümseme ile soobin' e dönerek.
____________________________________
ARKADAŞIMA KURGU YAZMASINDA YARDIM ETTİĞİM İÇİN KENDİME SADECE BİR BÖLÜM YAZABİLDİM AĞLIYOM AMK NEYSE İDARE EDİN LÜĞTFEN
ŞİMDİ OKUDUĞUN
~TOGETHER~
Random"çiçekler kopartılırsa yaşayamaz fakat bu beş çiçek yaşamak için toprak ya da suya ihtiyaç duymuyor onların tek ihtiyacı bir olmak her biri tek başına sadece birer çiçek iken bir araya gelince bir ormana dönüşüyor onlar çeşitli güzelliklerin olduğu...
